süreki eğitimhaneyi takip ediyorum, zümrelerim şunu anlatım, şöyle yaptılar falan yazdıça hep ben geride kalmışım, çocuklar hiçbişey öğrenememiş gibi geliyor, bu kadar uğraşa bir adım ilerlemeyen öğrencilerim var, sürekli beynim ne yapsam nasıl yapsam sorularıyla meşgul
Hocam kendini öyle yıpratmayın. Her sınıfın yapısı farklı daha önce bende dahil bir çok arkadaşım bunu yazdılar sizde zaten biliyorsunuz. Şöyle örnek vereyim daha önceden kenar mahllede velilerin ilsiz olduğu bir okulda görev yapıyorum. Şu andaki sınıfımda inanın anlattıklarımın ancak %25 ii verebiliyordum. Anlamıyorlardı.Anlatamıyorum desem şimdiki öğrenciler nasıl anlıyor daha fazlasını. Üstelikte bir başka arkadaşın sınıfınıda almadım malum brinci sınıftan beri bende.Başarı seviyesi gittikçe yükseliyor. Bu başarıda benim payım vardır az yada çok ama iş öğrencide bitiyor. Hocam bize gelen öğrenci ben en iyi öğretmende en iyi sınıfta en iyi okulda okuyorum. İyi bir öğrenci olmak içinde çok çalışmam lazım diyor. Velide bu şekilde gönderiyor. Ayrıca lafla değil bazı velilerim gerçek desteği veriyor. Maddi ve manevi olarak. Toplantıda eksik noktaları söyleyin çalıştıralım diyen bir sürü velim çıkıyor. 45 soruluk denemede toplamda 2-5 arası yanlışı bile beğendiremiyorum velilerime.Eski sınıfmıda idi 3. sınıf okuturken bir gün çocuk toplamda 2 yanlış yapmış okulda sıralamada 73. olmuş. Geldi bana bunu sitem ediyor. Çocuğun durumu iyi diyorum. Yok nasıl iyi hocam. Önünde sadece bu okulda 72 kişi varmış. Sözün özü; her yerin, her sınıfın kendisine göre zorluğu var.
.............................
.............................
....
"Eserinin altına imzasını atmayan tek sanatkar öğretmendir."