Arkadaşlar, bu yazıyı bütün sendikalara Faxla yolladım. Bilmem beğendiniz mı?
DİPLOMAYA-MEZUNİYETE GÖRE ALAN DEĞİŞİKLİĞİ BİR HAKTIR, ENGELLENEMEZ.(Bütün Sendikalara)
Geçmişte rutin ve düzenli olarak yapılan Diplomaya(Mezuniyete) göre Alan değişikliği, 2013 yılından sonra hiç yapılmadı. Diplomaya dayalı Alan Değişikliği bir haktır, bu hakkın engellenmesi her açıdan kabul edilebilir bir gerekçesi olamaz. Çünkü öğretmen mezun olduğu, sevdiği, isteyerek ders anlatacağı, öğrencilere yaklaşımı daha sıcak olacağı, performansın, istenilen başarının olacağı hevesle yapılan çalışma ile mümkün olabileceği kuşkusuzdur. Diplomaya dayalı Alan değişikliği bekleyen sınırlı sayıdaki öğretmenlerin feryadını Meb yetkilileri mutlaka duymalıdır. Eğer kulak tıkıyorsa, gerçek ve çok önemli bir şeyi görmüyor demektir. Yeri geldiğinde daha mutlu ve başarılı bir nesilden söz ediliyor. Eğer böyle bir özlem varsa, sınırlı sayıda Alanı dışında çalışan öğretmenlerin kendi alanına dönmesine fırsat tanımalıdır.
Sınırlı sayıdaki Diplomaya dayalı Alan değişikliği; Meb’in söz ettiği, ya da kendine gerekçe olarak kabul gördüğü “İlk Atamayı olumsuz etkiler, haklarını gaspı anlamına gelir” düşüncesinin tersi , şu anda bölgelere göre norm dağılım sıkıntısından da kurtaracaktır. Meb, elbette kendine göre Diplomaya dayalı Alan değişikliği yapmamak için bir gerekçe görmüştür. Ama inanın Diplomaya dayalı Alan değiştirmek isteyen öğretmenlerin talebi yabana atılacak ve göz ardı edilecek bir durum olmadığı gibi söz konusu olan norm sıkıntısını da giderecektir. Bakan yardımcısı, Müsteşar, genel Müdür; eğitim-öğretim hususundaki toplumun bütün beklentilerine bir şekilde cevap verdiklerini, ülkemizin muasır medeniyet seviyesine çıkması için eğitim anlamında “ne gerekiyorsa yapacağız” deniliyorsa, 3 yıldır bu kadar öğretmenin istediği, aşılması veya çözülmesi bakanlık nezdinde hiç de zor olmayan Diplomaya dayalı Alan değişikliğini yapmamak ne kadar doğrudur?
Alan değişikliğine genelleme gözlüğü ile lütfen bakmayalım. Diplomaya dayalı Alan değişikliğini, 2012’deki değişiklikle karıştırmak doğru olmadığı gibi, hem bakanlık hem toplum üzerinde farklı ve esas meselenin özünü yansıtmayan algı ortaya çıkardığından değişikliğe sıcak bakılmamaktadır. Oysa tablo hiç de öyle değildir. İşin içinde olan esas dert edinen öğretmenler bunu bilmekte, ehemmiyetine inanmaktadır. Bakanlık yetkililerinin bu konuya kulak tıkayıp hiç ilgilenmemesi çok büyük talihsizliktir. Kamuda sıradan bir problemin çözümü için ortaya konulan haklı bazı tepkiler, yetkilileri hemen harekete geçirdiğini görmekle birlikte, çözüm mercii kısa sürede çıkıp üstüne açıklama da yaparak büyük bir işi başardığına ilişkin demeç te verirler. Ama ne talihsiz ki, 2013 Yılından beri bir milletvekili, STK, hatta sözü geçen Sendikalar Diplomaya dayalı Alan değişikliği konusunda sayın İsmail KONCUK dışında bakanlık nezdinde ciddi girişimlerde bulunmamışlardır. Gönül ister ki, bütün sendikalar bu hususta bir defaya mahsus hemfikir olarak Diplomaya dayalı Alan değişikliği bakanlık nezdinde girişim yapmaları Diplomaya dayalı Alan değişikliği isteyen öğretmenlerin en büyük beklentisine cevap vermeleridir. Eğer bu sendikalar bu mağdur öğretmenlerin diline, meramına tercüman olup müspet bir sonuç alırlarsa; sendikal anlamda en büyük hizmeti gerçekleştirmiş olacaklar ve sendikacılık tarihinde temiz sayfaya kalıcı tescilleneceklerdir. Diplomaya dayalı Alan Değişikliğini isteyen öğretmenlerin beklentisi son kez bile olsa söz konusu sendikalar birlikte hazırlayacakları Diplomaya dayalı Alan değişikliği talep yazısının Meb’e iletmeleridir. Teşekkürler…