İki haftadır anlatılan masallarda ortak iki konu var;
1) çok zengin, (ultra süper öyle böyle değil) padişah ve onun güzel bir kızı olması
2) padişahın kızıyla evlenmeye çalışanlar
bence artık masallara da demokrasi gelmeli. yani nasıl padişahlık bittiyse masallarda da bu konuyu bitirmeliyiz.
çocuk masallarında sürekli evlilik konusu işlenmesi de saçma. aynı Türk dizilerinde hep zengin oğlan fakir kız edebiyatının devam etmesi gibi kafayı yormadan aynı konunu tekrar tekrar işlenmesi saçma.
bak ben size bir masal yazayım:
fakir bir saçlıoğlan varmış. çok fakirlermiş. anası bunu pazara tuz almaya yollamış. pazarda, tellallardan padişahın kızını evlendirmek için yarışma yapacağını duymuş.(Eskiden survivor olmayınca padişahlar böyle eğleniyormuş çünkü) hemen yarışmaya katılmış. padişah kim bana yıldızlar arası seyehati mümkün kılacak kuantum reaktörlü yıldız gemisi motoru getirirse kızımı ona vereceğim demiş. süper zengin ve ultra kötü vezirin oğlu hemen amerikaya motor almaya koşmuş. müthiş akıllı sadrazamın oğlu motoru kendi yapma çalışmalarına başlamış. saçlıoğlan da kaf dağının arkasındaki görünmez dilek kuyusuna dilek dilemeye gitmiş. yolda ağladığını gören sihirli anka kuşu saçlıoğlanın derdini anlayınca ona bir kuantum motoru hediye etmiş. saçlıoğlan ve padişahın kızı evlenip saraya yerleşmiş. padişah da uzay gemisini tamamlayıp uzayda maceralara atılmış