Kardelen öğretmenim öncelikle yeni görev yeriniz hayırlı uğurlu olsun. Umarım sorunsuz, huzurlu, gönlünüzce çalışabileceğiniz bir okul olur.
Kitapları henüz incelemedim, ama sanırım bütün okullarda aynı uygulama geçerlidir. Kitapların 1. ve 2. dönem olarak ayrılması ilk etapta aklıma şöyle bir sorunu getirdi: Geçmiş yıllarda bir çoğumuz bunu uyguladık. Örneğin Çanakkale şehitlerini Anma Günü 18 martta biliyorsunuz. Ama bununla ilgili metin kitabın ilk sayfalarında yer alabiliyor ve biz anlamına uygun olması için metinlerin işleniş sırasını değiştirebiliyoruz. Acaba kitapların ikisi de sene başında öğrencilere verilecek mi? Verilmiş bile olsa 2. dönemin kitaplarını dolaplarında tutmak çok mantıklı olmayacak. Zira kaybolma sorunları ortaya çıkacak. Ayrıca herkesin sınıfında çocuklara özel dolaplar her okulda olmayabilir. Açıkçası bu şekilde olması sorun yaratacak gibi geldi bana. Yine de kendimizce bir çözüm üretmeye çalışacağız artık.
En çok fen dersinin içeriğini merak ediyorum ve bu dersin sayısının azaltılmasına çok üzüldüğümü de ifade etmeliyim. Bizler ilim, irfan sahibi bireyler yetiştimek adına bunca emek harcarken, alt yapısı tam oluşturulmamış yeni sistemler ve değişikliklerle bu nesilleri farkında olmadan maalesef telef etmeye zorlanıyoruz.
Etkinlik olarak düşünülen dersler nelerdir bilemiyorum. Ama seçilecek bu dersler konusunda epey seçici davranmak gerekiyor sanırım. En azından ana derslere destek verebileceğimiz dersler varsa bunları lehimize çevirmeliyiz diye düşünüyorum.
Sizin kaçıncı sınıf belli oldu mu Kardelen öğretmenim? Daha önce arkadaşlarımızın bu konudaki görüşlerini okudum. Sizinle zümreliğimizin sürmesi elbette hepimizi sevindirir. Fakat şahsi fikrim böylesi konumlarda en baştan yani 1. sınıftan başlayıp kendi düzenimi kurmak olurdu. Ara sınıflar oldukça yıpratıcı oluyor, çünkü hangi konumda olursa olsun insanın kendi kurduğu düzene uymuyor. Hep bir şeyler eksik kalıyor. Son karar yine de sizin takdirinizidir tabi ki. Hakkınızda hayırlısı olsun diyelim...