3. Sınıf Öğretmenlerinin Günlüğü 2

Çevrimdışı ışık46

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:04:51
 Bu Memleket Bizim

Dört nala gelip uzak Asyadan
 Akdenize bir kisrak basi gibi uzanan
 Bu memleket bizim

Bilekler kan içinde
 Disler kenetli
 Ayaklar çiplak
 Ve ipek bir haliya benzeyen toprak
 Bu cehennem, bu cennet bizim

Kapansin el kapilari
 Bir daha açilmasin
 Yok edin insanin insana kullugunu
 Bu davet bizim

Yasamak bir agaç gibi tek ve hür
 Ve bir orman gibi kardesçesine
 Bu hasret bizim

Nazım Hikmet

Çevrimdışı travis

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 304
  • 675
  • 304
  • 675
# 27 May 2013 21:05:23
payçiçek öğretmenim de gelse, şiirli değnek akşamı olsa yine, ne güzel olur.

Çevrimdışı travis

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 304
  • 675
  • 304
  • 675
# 27 May 2013 21:07:08
eliniz dert görmesin ışık öğretmenim. 3 hazirana az kaldı değil mi? ustanın yıldönümünde de analım buradan.

Çevrimdışı ışık46

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:09:29
SERENAD

 Yeşil pencerenden bir gül at bana
 Işıklarla dolsun kalbimin içi.
 Geldim işte mevsim gibi kapına,
 Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.

Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak
 Ben aşkımla bahar getirdim sana.
 Tozlu yollardan geçtiğim uzak
 iklimden şarkılar getirdim sana.

Şeffaf damlalarla titreyen ağır
 Goncanın altında bükülmüş her sak;
 Seninçin dallardan süzülen ıtır,
 Seninçin yasemin, karanfil, zambak…

Bir kuş sesi gelir dudaklarından
 Gözlerin gönlümde açar nergisler,
 Düşen bin öpüştür yanaklarından
 Mor akasyalarla ürperen seher.

Pencerenden bir gül attığın zaman
 Işıklarla dolacak kalbimin içi..
 Geçiyorum mevsim gibi kapından,
 Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.

Ahmet Muhip DIRANAS                      bu da benim için özel olan şiirlerden.

Çevrimdışı DERYA72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.045
  • 9.520
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 2.045
  • 9.520
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:09:59
İyi akşamlar zümrelerim.Şiirler de iyi geldi doğrusu.

Çevrimdışı ışık46

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:10:32
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
eliniz dert görmesin ışık öğretmenim. 3 hazirana az kaldı değil mi? ustanın yıldönümünde de analım buradan.
ne demek öğretmenim nazım usta  olmadan şiirin tadı olmaz.

Çevrimdışı svcn-85

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:13:50
Sustu Another Life gazinosu
Sustu şarkılar,
Paletimde renk sustu, fırçamda şekil
Ve bu gece ilk defa şimal körfezinde
Sustu Peramos'un mazgallarından
Şehre pancur pancur dökülen arya,
Artık ne tayfalar mevcut, ne komondoslar,
Ne o kor tenli, kızıl saçlı kanarya.
Bu medar ikliminin tenha gecesinde
Sardı bambu kamışlarını pişman bir sükut
Sardı bu sızı
Hani birdenbire bazen bütün etrafımızı
Sapsarı bir şüphe sarar ya işte öylesine berbat bir hal var.
Hiç bir şey düşünmek istemiyorum, hiç bir şey
Ama dördüncü tarassut kulesinde
Bir şüpheli sinyal var
Hayır hayır yalan bütün bunlar
Artık ne kadere inanıyorum ne fala
Yalan söylüyor o falcı kadın
O hintli parya.
Ben yalnız sana inanıyorum
Yalnız sana, MARYA...
Beni kahrediyor böyle geçen her gece
Bu hoyrat yıldızlar, bu su, bu okyanus, bu yer
Ve gökyüzünde emanet duran şu asma fener.
İnan ki sevgili MARYA
Ne varsa hepsi yalan, hepsi keder
Ve hepsi omuzumun üstünde çaresiz bir yük
Ve hepsi angarya.
Biliyorum bu sabah güneşle beraber biliyorum
Bir vapur demirleyecek bu nankör limanda
Pol'un ebedi matemine rağmen
Virjini olabilirdi bu vapurda
Ama sen yoksun biliyorum sen yoksun.
Baharda geleceğim diyordun hani
Haydi gel daha ne bekliyorsun işte mevsim bahar ya.
Fırçam neden böyle titrer bilir misin?
Ve neden resimlerimde fon sapsarı
Anlıyorsun değil mi yavrum
Bütün kağıtlara sinmiş anlıyorsun
Bu tropikal zehir, Bu müzmin malarya,
Sensiz nasıl da boş iskele, sensiz nasıl da tenha şehir
Müfreze nöbetçilerinin gözü önünde
Koydan yıldızları çalmışlar bir bir,
Yine de birkaç çımacı, birkaç palikarya.
Ama kim düşünür yıldızları,
Yüzbaşı Arnold'u vurmuş yerliler
Matemler içinde tekmil batarya.
Bu insanlar, bu gök, bu deniz, bu yer
Birer birer kaybolmaya mahkum, birer birer
Biz ki çoktan bu sapsarı hasret içinde susuz
Biz ki çoktan beri kaybolmuşuz.
Nasıl, ağlıyor musun MARİA? ..
Sil gözlerini, sil yavrum
Bizim yokluğumuzdan ne çıkar
Aşkımız var ya.

Bekir Sıtkı ERDOĞAN - Marıa

Bu da benden olsun sevrseniz eğer...

Çevrimdışı ışık46

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:14:33
Sabaha karşı mıydı bilmiyorum
 yoksa akşamüstü müydü
 belkide gece yarısı
bilmiyorum
 girdi odama pencereler
 perdeli perdesiz
 ben basma perdeleri severim
 ama tül perdeler de vardı
kara ustorlar da
 ustorları çekip çekip bırakıyordum
 bir daha inmez oldu kimisi
 kimisi bir daha çıkamadı yukarı
ve camları kırık pencereler
 elimi kestim
 kimi camsızdı büsbütün
 camsız pencereler içime dokunur
 camsız gözlükler gibi

 Pencereler
 yağmur yağıyordu camlarınıza
 kızıl saçları kederli uzun
 ben alt dudağımda cıgaram
 türkü söylüyordum içimden
 yağmur sesini kendi sesimden çok severim

 Pencereler
 beşinci katta güneşli boşluğunuzda bir deniz
 bir deniz mavi yüzük taşından
 serçe parmağıma geçirdim usulcacık
 üç kere öptüm ağlayarak
 öpüp alnıma koydum üç kere

 Pencereler
 çıktım kırmızı velenseli yataktan
 çocuk burnumu dayadım terli camına pencerenin
 oda sıcaktı ve genç anamın kokusu vardı odada
 dışarda kar yağıyordu
 ben kızamık çıkarıyordum

 Pencereler
 sabaha karşı mıydı bilmiyorum
 belki de gece yarısı
bilmiyorum
 odamın içindeydi yıldızlar
 ve gece kelebekleri gibi
 çırpınıyorlardı camlarınızda
 ben onlara dokunmaktan çekinerek
 açtım sizi pencereler
 salıverdim yıldızları geceye
 aydınlık sınırsız hür geceye
 yapma ayların geçtiği geceye

 kurtlar duruyor ayın altında
 hasta aç kurtlar
 kurtlar duruyor önünde pencerenin
 kadife perdeleri kapasam da sımsıkı
ordadırlar bilirim
 gözetliyorlar beni

 Pencereler
 düştüm bir pencereden
 bir güzele bakarken
 dünya halime güldü
 güzel dönüp bakmadı
belki farkında değildi

 Pencereler
 pencereler
 kırk evin penceresi odama girdi
 ben oturdum birinin içine
 sarkıttım ayaklarımı bulutlara
 bahtiyarım
 diyebilirdim belki

Çevrimdışı svcn-85

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:15:58
"Ah bu nisan yağmurları
hüznünü kaybetmiş çocuklar
gibi şaşkın
yağıp bitiyor,
Bitsin.''

Edip Cansever

Çevrimdışı ademnesil

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 636
  • 1.419
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 636
  • 1.419
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:16:02
  Konuları anlamamakta direnen öğrencileri olan öğretmenler için şiir:


Anlamak

Anlamak yok çocugum, anlar gibi olmak var;
Akıl için son tavır, saçlarını yolmak var..
 
Necip Fazıl Kısakürek

Çevrimdışı travis

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 304
  • 675
  • 304
  • 675
# 27 May 2013 21:16:21
Beyaz Ev

Gözlerimin önünde hep aynı beyaz ev.
Her dağ yamacına kurduğum,
Beliren her su kenarında,
Pembe damlı, yeşil pancurlu, balkonlu,
Balkonuna tırmanan sarmaşık.
Gece, pencerelerinden sızacak ışık,
Kışın tütecek bacası.

Kapıyı ittiğinde çalacak bir çıngırak.
-Duyuyorum o sesi şimdiden, berrak-
Geçecegim yol, çıkacağım üç basamak,
Ellerinden sıyırıp atacağım eldiven,
Her halin, gülüşün, kokun, bütün ruhunla sen!
Ah, bütün bir ömür bırakmayacağım el,
Okşayacağım saç, dinleyeceğim ses,
Bakmakla doymayacağım yüz...
Açık pancurlardan o gün dolacak gündüz,
O günkü hava,
Bir kapıyı açman, dolaşman sofada.
Şaşıracağım: Böyle gezinen kim?
-Evim! Evim!.. Ellerimle asacağım
Camlarına perdelerini.
Yatak odasında düsüneceğiz bir an
İki kişilik karyolanın yerini...
Yatak odamız, yemek odaşi, kiler
Raflarında ellerinle yapılmış reçeller.
Karşı karşıya oturacağımız sofra,
Sürahide ışıldayan su,
Yazın, rüzgâra koyacağımız testi;
Senin yatacağın öğle uykusu...
Sararacak bir yandan çardaktaki üzümler,
Kâh esecek rüzgâr, kâh dinleyeceğiz yağmuru,
Kâh karlarla bembeyaz kesilecek çimenler.
Hep geçireceğiz içimizden:
Hayat beraber, ölüm beraber...

Çevrimdışı svcn-85

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:17:57
Ellerin, ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi.
Ellerinden belli olur bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi.

Sezai Karakoç

Çevrimdışı svcn-85

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 4.127
  • 8.951
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:18:41
 Yaşamaktan öte özür bulamayınca aşka
sonuçları bir bir gözden geçiriyorum
pulluklarla devrilen toprağın ıslaklığındaki can
madenlerin buharından elde edilen büyü
bazı yasak kitapların verdiği dinç duygular
nelerse ki yaşamak sözünü âsi kılan
nelerse ki lekesiz, umutlu ve budala.

İsmet Özel

Çevrimdışı travis

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 304
  • 675
  • 304
  • 675
# 27 May 2013 21:19:52
ne kadar olağanüstü şiirler seçiyorsunuz zümrelerim. hepinizi alkışlıyorum.

Çevrimdışı ışık46

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2013 21:21:35
Geceleyin bir ses böler uykumu,
İçim ürpermeyle dolar: -Nerdesin?
 Arıyorum yıllar var ki ben onu,
 Aşıkıyım beni çağıran bu sesin.

 Gün olur sürüyüp beni derbeder,
 Bu ses rüzgarlara karışır gider.
 Gün olur peşimden yürür beraber,
 Ansızın haykırır bana: -Nerdesin?

 Bütün sevgileri atıp içimden,
 Varlığımı yalnız ona verdim ben,
 Elverir ki bir gün bana derinden,                Ahmet Kutsi TECER
 Ta derinden bir gün bana "GEL"desin.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK