Defter kullanımı konusunda izlenecek yol şu olmalı.
Eğer çocuklar bitişik eğik el yazısını,tam anlamıyla kavramışlarsa,çizgili ya da metod tipi deftere birinci sınıfın son aylarına doğru geçerler.
Ancak,burada dikkat edilecek bir ayrıntı var.Sürekli güzel yazmalarını sağlamak ve kontrol altında bulundurmak.Çok aşırı yazma ödevi vermemek.Yazılarını bozmamak.Defterin şekli pek önemli değil.Haa bir de defterin sıraya çantaya sığması sorunu var.Bir sırada üç öğrenci oturuyorsa,bu suç öğrencinin değildir elbette.O defter iki ay içinde paçavraya döner.
Ama şu özentimizi de bir kenara koyalım.Nerden çıktı bu el yazısı.
Bakanlık müsteşarının yeğeni Belçika'da 1.sınıfa gitmektedir,çocuk ailesiyle amcasının yanına yaz tatiline gelir.Amca yeğenine iki satır bir şeyler yazmasını ister.Çocuk,yazar,döker.Amcası bir bakar ki.Matbaa gibi yazı.
Hemen,bunu bürokratlarına emreder:En kısa zamanda bizde de böyle güzel yazı isterim.
Ol vakitten bu yana güzel yazı devam eder,ve fakat,biz de bir çok öğretmen,halen bu yazıyı ne yazabilir,ne öğretebilir.Yazan,yazdıranlara sözüm yoktur.
Saraydangelme öğretmenim öncelikle başınız sağolsun.
Mesajınızla ilgili olaraksa,yapmayın öğretmenim derim...Evet eleştirdiğimiz bir sürü şey var ülkede, özellikle milli eğitimde...ama bu kadar da
kara düzen işlemiyor hiç birşey.Bunun aksini söylemek en başta sizler gibi canını dişine takarak araştıran inceleyen öğretmenlere, "en hafifinden" haksızlık olmaz mı...
