3. Sınıf Öğretmenlerinin Günlüğü (2009-2010)

gerçekten Türkiyede çok panik yapıldı bu konuda

AKSA23 öğretmenim ben derse ilgilerini çekmek için karagöz ve hacivat kuklalarını, dramayı örnek olayları çok kullanıyorum. Çok hoşlarına gidiyor. Kuklaları kağıttan yapabilirsiniz çubuklara yapıştırdım onlar da oynatıyorlar. Başarılarını artırmak için de renkli yapıştırıcılar kullanıyorum. Yazıları çok bozulmuştu yaz tatilinde her gün kısa bir yazı ya da şiir yazdırıyorum. sınıf 1.si seçiyoruz onun defterine yapıştırıcı yapıştırıyorum onu alabilmek için en kötü çocukların bile yazısı düzeldi. Defterine yıldız atmak bile işe yarıyor. Kağıttan taç yapıyorum o günün en çalışkanı günün kralı oluyor. Matematikte de diyelim ki problem yapıyoruz ilk yapan parmağını kaldırıyor onun defterine yıldızın yanında bi de 1. yazıyorum bunlar çok etkili oluyor yarışmayı da çok seviyolar. Arada bazı dersleri yarışma havasına sokuyorum ilgileri anında artıyor. Drama yapmayı da çok seviyorlar. İnşallah faydalı bilgiler vermişimdir. Hasta olan herkese de geçmiş olsun bu arada.

nilay35 öğretmenim bizim okulumuzdaki rehber öğretmenimiz kullandığın yöntemi açıklayarak yazacaksın demişti.Mesela ben 1. etkinlik için drama yaptırldı.Öğrenciler sınıf eşalarının yerine geçerek konuşturuldu. Soru cevap yöntemiyle konu tartışıldı. ders etkili bir şekilde işlendi gibi bişeyler yazmıştım:))))

Bu arada zaten grafikler sınıfta asılı olduğu için dosyada olmasına gerek yok diye biliyorum. Ben koymuyorum şimdiye kadar da hiç bir müfettişten öyle bir istek gelmesi sınıfta asılı olup olmadığına bakıyorlar.

Grafikler konusu müfettiş görüşüne göre değişiyor.Şunu söyleyeyim kimisi sene başında asılacak dedi, kimi konusu işlenince öğrencilerle birlikte yapılacak dedi. Ben yapmadım şimdilik.
Ancak okul idaresi, sene sonunda istenecek belgelere 1.ve 2.dönem boy -kilo ölçümlerini istiyor. Ben de hazırladım, dosyaya koydum.

Zeynomer öğretmenim dediklerinizi yapıyorum dosyanız yüklenemiyor  izin verilen dosyalar doc,gif,mpg,pdf,png,txt,zip,rar diye yazı çıkıyor.

Öğretmenim siz yaptırmayın fakat başkalarını da hayati önem taşıyan bir konuda etkilemeyin.

nurten hocam katılıyorum.burada (sarmal hocanın)bilimsel geçerliliği kesin olmayan yazılar paylaşıp insanları etkilemeye kimsenin hakkı yok..

Benim Sınıfta 40 Kişi.aşı Ölacaklar İse 3 Kişi.8 Aylık Kızım Var Ondan Çok Korkuyorum Aynı Zamanda Kararsızım.allah Yardımcımız Olsun

Merhaba öğretmenim,yazınıza canı gönülden katıldığımı belirtmek için yazıyorum.Eleştiriler tabii ki olacaktır.Biz burada fikirlerimizi paylaşıyoruz.Kimsenin kimseyi etkilemeye çalıştığı falan yok.Kabul etmek istediğimiz fikirlerin bizi kolayca etkilemesine izin verirken,panik olduğumuz bir konuda neden hep savunma mekanizmamızı çalıştırırız anlamış değilim.Hem de koca ilaç firmalarında hissemiz bile yokken!!!Bir ek gönderiyorum.İlgilenenler okuyabilir.Belki biraz düşünmemizi sağlar

Arkadaşlar önemli bir husus yüzünden aranıza yine katılmak istedim. Tam bir ay önceki mesajıma karşılık veren değerli öğretmenlerimize cevap yazmak için geciktim ayrıca da. Hayırlı olsun dileklerini bildiren başta Eğitimci 35 öğretmenim,1. sınıf, znaz, suzan aydemir, SAKİŞ, N. HÜLYA, emircik öğretmenlerimize; özelden ulaşan sakill ve gelecek yıl için zengin kaynak arşivini paylaşıma açan saraydan gelme öğretmenime ayrıca en sonki mesajıma teşekkür ederek vefalarını gösteren lale-gül, papatya 21, DECAPOD, ertugdogan, Ayilikçi, kardelen 06 öğretmenlerime tekrar saygılarımı iletirim.

Gelelim asıl konuya. Vicdanım size bazı gerçekleri, doğruları hatırlatmaya yöneltti.  Domuz gribi furyası hakkında halkın, biz öğretmenlerin ve öğrencilerin bilinçlendirilmeye ihtiyacı var. Medya kasıtlı ve panik yayıcı haberlerle doğruların üzerini örtmekte gördüğüm kadarıyla. Bu olay gündemimize olağan dışı bir şekilde sokuldu zaten ve hiçte güven uyandırmayan çevrelerce aşının tek korunma yöntemi olduğu yaygarası kopartıldı. Kirli hesaplar gereği birilerinin cepleri doluyor ve halka, insanlığa yazık ediliyor. Toplumsal mühendislik, kitle kontrol(özellikle zihin kontrol), gıda ve sağlık teknolojileri ülkem insanı üzerinde birileri aracılığıyla deneniyor. Sizinle domuz gribi hakkında hiçbir saptırıcı amacı olmayan bilgilendirici, yazılmayan, gösterilmeyen gerçekleri sunan ekteki araştırma yazısını paylaşmak istedim. Aşılarla genler tahrip edilebilir, kısırlık ve kanser yapıcı maddeler enjekte edilebilir. Lütfen bu yazıyı okuyarak tekrar tekrar düşünün. Kendimize, yakın çevremize, insanlığa yazık etmeyelim ne olursunuz.

Merhaba arkadaşlar, uzun zamandır giremiyordum çünkü öğrencilerim sağolsun laptopun adaptör girişini kırdı. Bekliyorum bakalım yeni parça (iç adaptör) takılması gerekiyor.

Aşı meselesinde benim sınıfımda da aşı olmak isteyen yok gibi. Ağır ya da hafif hepimiz bu gribi geçirecekmişiz. Aşı semptomları hafifletiyor. Benim eşim sağlıkçı ve aşı oldu. Kronik hastalığı olanların(kalp, tansiyon, diyaliz, kanser vb.) olması gerekiyor. Ben olmayı düşünmüyorum. Kuzenim Amerika'da yaşıyor. Eşi ve kendisi hastalığı geçirdiler. 1. hafta 30-40 derece düşmeyen ateş ve arkasından öksürük, 2. hafta orta kulak iltihabı olup atlatmışlar.
Amerika bile bu konuda ikiye ayrılmış. Gerisini siz düşünün!

Sınıfım aşıya karşı oldukça isteksiz.Ben de öyleyim.Ama kalablık bir ortamda bulunduğumuz içine kararsızım.Allah yardımcımız olsun.Kimse çıkıpta tatmin edici bir açıklama yapamıyor.

Bu konuda çok haklısınız hocam, gerçekten bizleri tatmin edici hiç bir açıklama yok.

Aşağıda okuyacağınız önlemler Dr.Vinay Goyal tarafından herkesin yararlanabilmesi için yayınlanmıştır.

Dr.Vinay Goyal: Yoğun bakım ve Tiroit uzmanıdır. MBBS, DRM, DNB 20 yıldan fazla klinik tecrübesi  vardır.           

 Mikrobun vücuda giriş noktaları yalnızca burun delikleri, ağız ve boğaz yoluyla olmaktadır. Çok bulaşıcı bir yapıya sahip olmasından dolayı her türlü önleme karşı H1N1 virüsüyle temas etmekten kaçınmak veya korunmak imkânsızdır.

H1N1 virüsüyle temas etmek virüsün vücutta çoğalması kadar önemli değildir.

Sağlığınız yerinde ve H1N1 hastalık belirtileri göstermiyorken virüsün vücutta üremesini, belirtilerin daha da şiddetlenmesini ve ikincil enfeksiyonları n gelişmesini önlemek için dikkatimizi N95 veya tamiflu gibi ilaçları stoklamaya vermek yerine çoğu bildirgelerde bahsedilmeyen bazı çok basit önlemleri uygulayabiliriz.

 1. Ellerin sıklıkla yıkanması ( Bütün bildirgelerde bahsedilmiştir)

 2. "Hands-off-the- face"  "Ellerinizle yüzünüze dokunmayın" yaklaşımı. Yemek, banyo ve yara bakımı gibi zorunluluklar dışında yüzünüzün
herhangi bir yerine dokunmaktan kaçınınız.

  3. Ilık tuzlu suyla günde iki kere gargara yapınız ( tuza güvenmiyorsanız listerin kullanınız). H1N1 'in boğaz ve burun boşluklarında çoğalıp

Enfeksiyona sebep olarak karakteristik belirtileri göstermesi için 2 -3 güne ihtiyacı vardır.  Sağlıklı bir kişinin ılık, tuzlu suyla gargara yapmasının etkisi hastalığa yakalanmış olan bir kişinin tamiflu kullanması ile aynıdır. Bu basit ucuz fakat güçlü önleyici yöntemi küçümsemeyiniz.

  4. Yukarıdaki 3. önleme benzer olarak; Burnunuzun içini en az günde bir kere ılık tuzlu suyla temizleyiniz. *Günde bir kere burnunuzu sümkürün ve sonra ılık tuzlu suya batırılmış pamuk tamponlarla silerek temizleyiniz. Bu yolla burnunuzda bulunak virüs sayısını etkili bir şekilde azaltmış olursunuz.

 5. Narenciye suları gibi C vitamin bakımından zengin olan yiyecekler kullanarak doğal bağışıklığınızı güçlendiriniz. Eğer ilave olarak C vitamin kullanmak zorunda iseniz emilimi artırmak için mutlaka Çinko ile birlikte alınız.

 6. Bitkisel çaylar, çay, kahve gibi sıcak veya ılık içeceklerden içebildiğiniz kadar çok içiniz. * Sıcak içecekler içmek gargara yapmakla aynı etkiye sahiptir fakat ters yöne doğru. Sıcak içecekler virüsleri yaşamaları mümkün olmayan ortama sahip olan mideye doğru yıkayarak götürürler. H1 N1 virüsü mide'de çoğalamaz, herhangi bir zarar veremez ve hayatiyetını devam ettiremez.

 
Sağlıklı günler dileğiyle.

Dr.Vinay Goyal

Benim sınıfımda aşı olacak 8 öğrenci var. 37 öğrenci olmak istemiyor. Ben iki kızım için aşı olmalarını uygun bulduğumu imzalayarak yolladım kendimde olmayı düşünüyorum.

Arkadaşlar Tekrar Rica Ediyorum Elinde Yayın-iletişim Kulübü Toplum Hizmeti Oaln Varsa Paylaşır Mı? Teşekkürler