çook sinir bozucu bir gündü!
öğlen sınıfıma girmişim derse başlamak üzereyim.pek ilgili olduğunu düşündüğüm iyi niyetinden şüphe duymadığım bir velim geldi ve aynen şöyle dedi:kurs mevcudunuz çok fazla değil mi?-25-nerdeyse sınıf kadar.sınıf-47-tek tek ilgilenebiliyor musunuz çocuklarla?diğer arkadaşların kursları 30 civarı en az benimki bu arada.bir de üstüne normal ödevleri zaten zor bitiriyorlar;kurs ödevi veriyorsunuz!
kızın 1 sayfayı 2 saatte yaptığı için kursta bitiremediği kağıt onlar ödev değil.zaten adam başı 20 tl kalıyor bana.1ayına 30 tl verdiğin kurstan acaba ne bekliyorsun?çocuğunun einstein olmasını mı >:(10kişi gelsin kursa ben de aldığım parayı yola bir de yemeğe veriyim.olsun bitsin!demedim diyemedim
tam bu esnada sınıfa zırıl zırıl ağlayan yaka paça dağılmış bir çocuk geldi.zar zor türkçe konuşan annesi 'bu çocuk senin sınıfındadır hoca' dedi.ben şok!çünkü 3.sınıfların en kalabalık sınıfı benim sınıfım.arada 4-5 kişilik fark mevcut diğer sınıflarla.bir yanlışlık olduğunu düşünerek m.yardımcısına gittim.beni bir dövmediği kaldı
kurduğu cümleler aynen şöyle:'istediğimi istediğim sınıfa koyarım.sen misin yönetici ben mi?canının istediğini alıp istemediğini alma.çok uyanıksın.istersen 60 kişi ol.benim verdiğim karara sen karşı çıkamazsın!'
bu nasıl bir idareciliktir?neyin idareciliğidir bu?başımdan aşağı kaynar sular döküldü duyduklarım karşısında.böyle bir muameleyi hakedecek hiçbir şey yapmadım üstelik.kendisini allaha havale ediyorum