4. Sınıf Öğretmenleri Günlüğü 2016-2017

Günaydın arkadaşlar
Tayinim Uşak 'a çıktı ve burada 1.sınıfi aldım. Sizden ayrıldığıma  üzüldüm çünkü 4 yıl sizinle beraberdim. 4.sınıf zümremi  çok seviyordum. Paylaşımlarinizdan çok yararlandım.Hepinize cooook teşekkür ederim.
 Bu günlüğü takip etmeye devam edecegim😊
Hoscakalin. ..

Çok güzel bir haber. Hayırlı olsun öğretmenim.Yeni okulunuzda başarılar dilerim.

arkadaşlar ilçe milli eğitimden artık ev ödevi verilmeyeceği söylendi sadece kitap okuma ve günlük tutma verilecekmiş...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] öğretmenim bu yönetmelik eskiden de vardı. ''ilköğretim 1.devrede sınav yoktur, ev ödevi verilmez''

Değerli öğretmen arkadaşlarım,
  Sizin  katkılarınıza ve yardımınıza ihtiyacım var. Öğretmenin kendi öğrencisiyle yaşadığı bir sorunu tespit edip bu sorunla nasıl başa çıktığını anlatmasına yönelik bir projeden bahsediyorum. Çocuğun ailesi, engeli, düşünme biçimi, maddi durumu gibi unsurların eğitim hayatında oluşturduğu gerçek sorunları konuşacağız. Bu proje tamamlandığında benzer vakalarla karşılaşan öğretmenlere rehber niteliğinde bir kitap ortaya çıkarmış olacağız. Kesinlikle görüş ve önerilerinize açık hala devam eden bir kitap var karşınızda. Sizin katkılarınız sayesinde Türkiye genelinde bir örneklem elde etmiş oluruz. Site yönetimi uygun görmeyebilir diye link yazmak istemedim. Şimdiden teşekkürler.

Örnek hikaye;
Onur ÖZGEN

Genç ve dinamik bir ailede yetişen Onur' un yaşam koşulları gayet iyiydi. Beyaz tenli, güzel yüzlü, tatlı tombik bir çocuktu. Konuşurken kibarlıktan ve beyefendilikten kırılacak gibiydi. Ailesi onu daima bilinçli bir birey olarak yetiştirmeye çalışmıştı. Ama böyle yetiştirilmek Onur'u baskıdan, yanlış yapmaktan ve kaybetmekten korkan bir birey yapmıştı. İstediği bir şey olmadığında daima ağlayan bir çocuk haline gelmişti. Küçükken banyoda kapı üzerine kapandı. Uzun süre banyoda kaldığı için sınıf kapısı kapandığında sürekli ağlıyordu. Her teneffüs zili çaldığında öğretmenine "tekrar derse gelecek misiniz öğretmenim?'' diye sorardı.

Sınıf içerisinde sürekli ağlayan Onur arkadaşlarının alay konusu haline gelmişti. Onur ders esnasında sürekli başka yerlere bakardı. Hayal gücü çok genişti ve dalıp giderdi. Ama bir kere duyduğunu hemen anlardı. Çünkü çok zeki bir çocuktu. Ders başından sonuna kadar başka yere donuk bakan Onur ders sonuna doğru sorulan tüm soruları eksiksiz cevaplardı. Onur'un resim yeteneği arkadaşlarına göre çok üst seviyedeydi. Arkadaşları ev araba çizerken o okul bahçesindeki çocuk parkının nasıl çalıştığını çizerdi. Makaraları, vidaları, dengeyi sağlayan ayakları ve aletleri kusursuz bir biçimde çizerdi. Resim çizmeyi çok sevdiği kadar sağdan soldan topladığı nesnelerle çeşitli şekiller yapardı. Meyve suyu pipetlerinden uçak, alüminyum folyodan örümcek yapardı. Robot resimlerini en ince ayrıntısına kadar çizerdi. Onur genel olarak unutkan, dağınık ama çok zeki ve başarılı bir çocuktu.

Öğretmenin Onur'a Yaklaşımı:

Öğretmeni öncelikle Onur'daki kapalı kapı korkusunu ortadan kaldırmak için uğraştı. Onur'un sınıf kapısını açıp kapatmasını istedi. Bunu defalarca tekrarladıktan sonra kapıyı kapatıp dışarı çıkmasını istedi. Onur ağlamaya başladı. Öğretmeni onunla beraber dışarı çıkıp kapıyı açmasını istedi. Kapıyı açan Onur yavaş yavaş kapının kapanmasına alışmaya başladı. Öğretmen sınıfa girdi ve Onur'un kapıyı açmasını istedi. Kapıyı açıp içeri giren Onur'un yüzü gülmeye başladı. Artık kapıdan korkmuyordu. Öğretmeni tekrar dışarı çıkmasını ve aynı şekilde sınıfa girmesini istedi. İçeriden de kapı kolunu tuttu. Onur kapıyı açamayınca ağlamaya başladı. Bunun üzerine öğretmen kapıyı açıp Onur'un kapıyı yavaşça tıklamasını istedi. Kapıyı tıklayınca öğretmen kapı kolunu bıraktı ve Onur rahatça açtı kapıyı. Kapı kapalıyken tıklayıp içeri girmeye başlamıştı. Artık kapının kapanmasından korkmuyordu.

Onur ağladığı için arkadaşları sürekli onunla dalga geçiyordu. Bunu gören öğretmen sınıfta bu davranışın yanlış olduğunu anlatmaya başladı. Aynı davranışı tekrarlayan öğrencileri sevdikleri şeylerden mahrum bırakan öğretmen bu davranışı ortadan kaldırmayı başardı. Çizdiği resimleri göz ardı etmeyen öğretmeni ailesine Onur'un resim kursuna gitmesini ve kendisini geliştirmesi gerektiğini tembihledi. Ders içerisinde dalıp dersten kopan Onur artık ön sırada oturuyordu. Öğretmeni sürekli "değil mi Onur, sen de buna katılıyor musun, sen ne düşünüyorsun?'' gibi sorularla Onur'un dikkatini canlı tutmaya çalıştı.

Onur artık kaybedince ağlamamayı, kapı kapanınca korkmamayı öğrendi. Dalgınlığında da gözle görülür bir azalma oldu ve ders başarısı artmaya başladı. Arkadaşlarından geri kalmamak için ders aralarında da çalışıyor ve eksikliklerini öğretmenine soruyordu. Zaman geçtikçe daha iyi olacağını düşündüğüm Onur'u gelecekte makinelerle uğraşan, mühendislik vb. mesleklere yönelen, tamir işlerini çok seven bir insan olarak görüyorum. Umarım zamanla tüm olumsuzlukları aşar ve çok mutlu olduğun işlerle uğraşırsın Onur.

"Yer altında duran cevher çok değerlidir ama en çok istenen cevher açığa çıkarılıp işlenmiş olandır.''

Melisa GÖKÇE

     İkizlerden biri olarak dünyaya gelen Melisa anne karnında gözlerini bıraktı ve hayata bir adım geride başladı. Zor şartlarda yaşayan bir ailenin çocuğu olan Melisa, annesinin ona şefkatle bakan gözlerini, babasının düşünce dolu yüzünü, gözleri gibi onu her yere götüren ikizini hiç görmedi. Okuldaki arkadaşlarını ve öğretmenini hiç tanıyamadı. Sadece kendi karanlığında havada uçuşan sesleri tek tek toplayarak oluşturduğu bir dünyada yaşadı.

    Okula ilk defa gelen öğretmenini, sınıf kapısının önünde bir kadın bekliyordu. Orta yaşlarda olan kadın öğretmeni durdurdu ve çekimser bir şekilde söze başladı:

-Hocam merhaba. Ben sınıfınızda olan Melisa'nın annesiyim. Kızım doğuştan görme engelli bundan sizi haberdar etmek istedim. Bireysel olarak okuyup yazabiliyor ve kendisine ait kitapları var.

Kadın öğretmenin tepkisini ve duyacağı ilk sözleri merakla bekliyordu.

Öğretmen:
    - Gözünüz arkada kalmasın elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışırım. Eksik kaldığım noktalarda da sizden yardım isterim, dedi.

Bu sözleri duyan kadının içi rahatladı ve yüzünde bir gülümseme beliriverdi.

Yaşadığı zorluklardan dolayı karamsar bir hayat yaşayacağını düşündüğüm Melisa tam aksine umut dolu, sürekli gülen ve arkadaşı Firdevs ile çok eğlenen bir çocuktu. Mecidiyeköy'de gittiği rehabilitasyon merkezinde Braille alfabesini öğrenen Melisa'nın hayatı bambaşka bir hal aldı. Eğitim hayatındaki başarısı ve azmi onu engeli olmayan akranlarıyla beraber girdiği deneme sınavında Türkiye birincisi yaptı. Başarısından dolayı sınıfta daima saygı gördü ve herkes tarafından sevildi. Kız arkadaşları Melisa'yla olmanın verdiği ağır yükü kaldıramadığı için onu hep sınıfta bırakıp teneffüse çıkardı. Bu boşlukta kaybolan Melisa'ya ihtiyaç duyduğu eli Firdevs uzattı ve bu boşluğu doldurarak farkında olmadan bir insanın hayata sımsıkı tutunmasını sağladı.

Umutsuzluk ve çaresizliğin üstesinden gelinebileceğinin en büyük örneği olan Melisa'nın gelecekte yapbozun hangi parçası olacağını kestirmek çok zor. Tüm güzellikler seninle olsun Melisa.

Öğretmenin Melisa'ya Yaklaşımı:

Görme engelli olan Melisa'yı öğretmeni eğitim yılının başında sınıftan okul bahçesine, okul bahçesinden sınıfa doğru gezdirdi. Kapıdan çıkarken ileriye sonra sağa gibi yönergeler kullanarak okulu ve sınıfını tanımasına yardımcı oldu. Sınıf içerisinde yanında ve önünde oturan kişiyi tanıttı. Kapının, pencerenin, sınıf tahtasının yerini hissetmesini adı geçen nesnelere dokunmasını sağladı.

Melisa diğer arkadaşları gibi sorulan tüm sorulara cevap vermek istedi. Tahtaya çizilen görsel soruları da çözmek için parmak kaldırırdı ama çözemeyeceğinin farkında değildi. Öğretmeni onu görsellik gerektirmeyen sorularda kaldırarak üzülmemesi için uğraştı. Her dersin sonuna doğru Melisa'nın yanına oturup ona birebir konuyu anlatan öğretmeni bazen yorulduğunu hissederdi ve bu yükün altından kalkamayacağını düşünüp Melisa'nın yanından kalkardı. Vicdanı rahat etmediği için  tekrar oturup devam ederdi. Melisa'nın bu başarısının asıl sırrı ALLAH' ın hediyesi olan aklı ve kıvrak zekasıydı. Öğretmeni sadece yol gösterdi.

". Evet bir adım geride başlamıştı ama hep bir adım ileriden gidiyordu''

Bu arada isimler değiştirilmiştir sayın öğretmenlerim. Projenin kapağı da şimdilik bu şekilde.

Merhaba arkadaşlar , ben hiç kazanım tablosu yapmadım . Nasıl yapabilirim ? Yardımcı olursanız sevinirim teşekkür ederim

arkadaşlar. 2. dönem kitap sınavı yapmak istiyorum. 4. sınıf için kitap okuma seti önerebilir misiniz?

Merabalar hocam.bende yeni 4.sınıf aldım. Norm fazlası olunca ordan oraya top gibi geziyoruz. Zumrelerim gizemli bahçe Anadolu'ya can verenler serisi almışlar ben çok beğendim. Halime cavus nene hatun gibi tarihi anlatıyor. Tavsiye ederim

Merhaba Arkadaşlar ,
4.sınıf günlüğü dökümanlarında günlük plan paylaşımını bekliyorum.Yardımcı olumusunuz ?

Arkadaşlar görsel sanatlar dersinde neler yapıyorsunuz?Planda olan etkinlikleri mi yapıyorsunuz yoksa herhangi bir konu verip resim yapmalarını mı istiyorsunuz.Bir de konuyla alakasız olarak müdüre selam vermemek  makama amire saygısızlık olarak değerlendirilip savunma vermeyi gerektirir mi teşekkürler hayırlı geceler

İyi bir gün geçirmeniz dileğiyle günaydın arkadaşlar. Nöbet görevi olan arkadaşlara sorunsuz bir nöbet dilerim.

Türkçe Eskici metni
Sosyal Bilgiler Teknolojik Ürünler
Matematik kesirler

   Günaydın arkadaşlar,
   Derste olanlara iyi dersler, nöbeti olanlara Allah kolaylık versin.
   Matematik: Kesirler
   Türkçe: Eskici
   İnsan Hakları Yurttaşlık ve Demokrasi: Hak ve Özgürlüklerin demokratik bir ortamda gerçekleşebileceğini fark etmesi
haydi Bismillah....

Hem ders hem  nöbet hiç çekilmiyor. Buna bir çare bulunmalı.Yaş elliyi geçince hiç çekilmiyor.

Hayırlı akşamlar değerli zümrem. Ben de bugün kat nöbetçisiydim. Kat ama 1.sınıfların olduğu kat, bunun altını çizmeliyim.

Matematikten yıllık planıma uygun gitmeye çalışsam da dört işlem ve problem çözmeyle boğuşuyoruz. Her jenerasyon bir tık geriye mi gidiyor anlamıyorum. Bir önceki sınıfımla takır takır çözdüğümüz problemlerde bu sınıfım çok zorlanıyor.

Türkçeden "Eskici" metnindeyiz. Kitabın genelini düşününce iyi bir metin olduğu söylenebilir. Bu metin yıllar öncesi kitaplarda da vardı. Demek ne varsa eskilerde var. Belki de nostalji yaptığımdan hoşuma gitmiştir.

Sosyalden açtım projeksiyonu, teknolojik ürünlerin eski ve yeni hallerine bakıp eğlendik. İşe yaradı mı bilemiyorum şimdilik.