Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.
Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :
HEAD START'ın,
dünyanın demokratik yöntemle seçilmiş son başkanı olarak bilinen John F.Kennedy'nin hayatına mal olduğunu düşünüyordu.
HEAD START : Aslı “Head Epub Ebook-Reader,” müteveffa Başkan'in pek tartışmalı bir uygulamasının adıydı;
“avans” anlamına geliyordu. Bir işin ya da yarışın başlangıcında taraflardan birisinin geri durarak diğerine “avans” sağlaması olarak algılanıyordu. Kennedy, bu uygulamayla ülkesinin zenci çocuklarına, beyaz çocuklara yetişebilmeleri için gerekli “avans”ı sağlamayı düşünmüştü.
Vah, vah, vah demokrasi 1961 yılında vefat etmiş. Benim daha yeni haberim oldu
Her ne kadar demokrasinin hiç bir zaman var olmadığına inanmış olsam da...
Evangelista,
eski Türkiye'de çocukların temel büyüme ortamının “kadınlar topluluğu” olduğunu hatırlattı. Türk çocuk eğitim modelini, anne, anneanne, babaanne, teyze, hala, komşu abla, komşu teyze ve benzeri, kadınlardan oluşan bir anneler topluluğu, anne kolektifi, oluşturmaktaydı.
Babaların çocuklarla dolaysız bağlantıları yoktu. Hiçbir baba çocuğunu kendisi yetiştirmez, kendisi doğrudan tanımazdı.
Baba-çocuk ilişkileri annenin aracılığından geçerdi.
Ülkenin, 'Kalkınmada Öncelikli Yöreler' diye nitelendirilen bölgelerinde daha da belirgin olan bu durum,
ana-baba imgelerinin bütünleştirilmesine izin vermeyen durumdu. Dîşî kökenin egemenliğinde büyüyen kız ve erkek çocuklar, biz toplumu oluştururlardı.
Biz toplumu, ben'in sürüden ayrılmasına, “uçmasına” izin vermeyen toplumdu.
Eski Türkiyelilerin “yaratıcı” olamamalarının nedeni de buydu.
İnternet'in yaygın olarak kullanılmasıyla birlikte "süper bireysel" bireyler haline geldik.
Biz kavramı ortadan kalktı (mı?).
Bununla birlikte "yaratıcı düşünce" kavramı ile ifade edilen alanda belirgin bir gelişme gözlemleyemiyorum.
İnternet'in yaygın olarak kullanılmasıyla birlikte "süper bireysel" bireyler haline geldiğimizi kabul edersek, 15 Temmuz 2016 tarihinde nasıl "BİZ" olabildiğimizi açıklamamız mümkün olmaz.
En iyisi hem "süper bireysel" bireyler, hem de "BİZ" olduğumuz GERÇEĞİNİ kabul etmek.