"Allah" İsminin Sırları

richard dawkins tanrı sevgisi kitabı sayfa 65

İlk olarak bir bilginin bilimsel bilgi olması için bilimin birikimi olmalı,bilimsel araştırma yöntemleri ile elde edilen verilerden bilimsel ölçütler ile yorumlanarak ile bilimsel bilgi edilir.

Bu bahsettiğiniz kitap ise bu bilimsellikten uzak,yazarın kendi hayal aleminde iç dünyasında yaşadığı çatışmalrın dışa vurumu.Elinizdeki veri hayal ise sonuçta bilimsel bilgi oluşmaz...Ek-te kitap ile ilgili bir yazı ekliyorum..

Okuyup,tahlil edersiniz.Hem haberi olmayanlarda kitabı öğrenmiş olurlar..kabul edersiniz veya etmezsiniz artık sizin bileceğiniz bir iş..

şimdi bu egomuzu ve inancımızı tatmin ettiği için bize hoş geliyor bide adam gavur!! olunca deyme keyfimize...
bırakın bu mantıksız işleri ilme bakın...
ha bide bende bi deneyden bahsedeyim.amerikada duanın insan sağlıyı üzerinde etkisi incelenmiş binlerce insan üzerinde.ve şu sonuç çıkmış
dua edilmeyen insanlar daha çabuk iyileştiği yada ölmediği gözlemlenmiş...
 insanların nereden baktığı önemlidir

Amacında sadece paylaşım olan bir konudan hareketle egoların tatmin olduğu yargısını ve bir adım ötesinde karşısındaki meslektaşlarını yani eğitimci insanları ''bırakın bu mantıksız işleri ilme bakın...'' gibi talihsiz ve bir o kadar emrivaki bir cümleyle uyarmayı, ilme davet edilenlerin ilimle ilgili bir paylaşım yaptıklarını unutmayı doğrusu oldukça yadırgadım.

Bize paylaşılan bir konu yanlış, mantıksız hatta saçma bile gelse ; sanırım bu durum bizi böyle bir hakkın sahibi kılmaz.

Bu güzel ortamın oluşmasının en büyük payı hoşgörü olsa gerek. Öyleyse biraz daha hoşgörü fedakarlığında yarar olabilir bence.

Tavsiye niyetindeki bu sözlerimin, dostane bir duyguyla yazıldığını saygılarımla ifade ediyorum...

okudunuz mu kitabı hocam.başkalarının yorumunu niye ekte gönderiyorsunuz.İşte bizim meselemiz bu.alın bi önce kitabı okuyun yorumunuzu gönderin.

okudunuz mu kitabı hocam.başkalarının yorumunu niye ekte gönderiyorsunuz.İşte bizim meselemiz bu.alın bi önce kitabı okuyun yorumunuzu gönderin.

Ben daha önce kitap hakkında bir fikir platformunda bulunmuştum ama okumadım.Kitap hakkında  daha önce çeşitli makalelerde okumuştum..Ama okuyacağımdan emin olabilirsiniz.

Ama okumuş olsam da olmasam da bu benim yaratılış hakkındaki görüşlerimi değiştirmez.Kainatta her bir varlık yaratıcısını tanıtıyor,anlatıyor ve varlığını ispat ediyor..

Amacında sadece paylaşım olan bir konudan hareketle egoların tatmin olduğu yargısını ve bir adım ötesinde karşısındaki meslektaşlarını yani eğitimci insanları ''bırakın bu mantıksız işleri ilme bakın...'' gibi talihsiz ve bir o kadar emrivaki bir cümleyle uyarmayı, ilme davet edilenlerin ilimle ilgili bir paylaşım yaptıklarını unutmayı doğrusu oldukça yadırgadım.

Bize paylaşılan bir konu yanlış, mantıksız hatta saçma bile gelse ; sanırım bu durum bizi böyle bir hakkın sahibi kılmaz.

Bu güzel ortamın oluşmasının en büyük payı hoşgörü olsa gerek. Öyleyse biraz daha hoşgörü fedakarlığında yarar olabilir bence.

Tavsiye niyetindeki bu sözlerimin, dostane bir duyguyla yazıldığını saygılarımla ifade ediyorum...

haklısınız hocam.bu tip konularda fazla hassasım.pardon mesajım biraz yanlıştı..

Bana çok mantıksız geldi.
Günlük konuşmalarımızda bu harfleri sık sık kullanıyoruz zaten.
O zaman çok konuşan daha sağlıklı da az konuşan bu nimetlerden yararlanamıyor mu?
"Allah" kelimesi bana zaten yeterince huzur veriyor.
Bir yerlerden bişeyler çıkararak bunu daha da yüceltmeye çalışmak çok gereksiz...

son cümlenizi anlamayamadım öğretmenim.kim kimi yücelterek gereksiz davranıyor?

haklısınız hocam.bu tip konularda fazla hassasım.pardon mesajım biraz yanlıştı..

Göstermiş olduğunuz şimdiki duyarlılıktan ötürü öğretmenlerim ve şahsım adına teşekkür ederim.

Her türlü fikrin makul çizgiler çerçevesinde tartışılıp;
hoşgörü hassasiyetiyle birbirimize hitap etmemiz sanırım bize en yakışanıdır.

Yüreğinizi dinleyip bu küçük üslup yanlışlığından dönmeniz bizleri mutlu etti öğretmenim. Saygılarımla...

irish konuya bilimsel açıdan bakmış,haklı da olabilir.kızmaya ve yanlış anlamaya gerek yok.

“Allah samettir.(Her şey ona muhtaçtır; o, hiçbir şeye muhtaç değildir)

Hiç Allah diyenle demeyen aynı olurmu.Rabbim Allah demeyi nasip etmezse kişi neyapsın Rabbim cümlemiz Allah diyenlerden eylesin.Nasipsizlerden eylemesin.

Bir düşünürün şu anlamdaki tanımlanmasını doğru buluyorum :

Bilim, her an yanlışlığı ispatlanabilen değerler topluluğudur.

Ali Ünal beyin
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
linkinde yer alan
Dua ve Bilim(sel Çalışmalar) başlıklı yazısında konu ayrıntılı olarak incelenmiş.

Yazıdan bazı bölümler :

Batı`da bu konuda yapılan ve bazen birbirine zıt sonuçlar veren o kadar çok "bilimsel" araştırma ve yayın var ki -2000-2002 yılları arasında konuyla ilgili Psyc Lit veri tabanına dahil 1.100 makale yayınlanmış- bu araştırmalardan sadece birinin sonucuna göre "duaların hastalıkları iyileştirmede bir gücü(nün) olmadığının kanıtlandığını" iddia etmek, tamamen sübjektif ve şahsî inancı ortaya koyan bir tercih ve "bilim"i şahsî tercihe alet etmekten başka bir manâ taşımaz.

Dua isimli kitabında "Dua, kanseri bile iyi eder" diyen iki Nobel ödülü sahibi Fransız doktor Alexis Carrel, Yarınlara Doğru isimli eserinde şunu aktarır: Bir rahip, Don Alexis`e "Öğrencilerinize dua etmeyi öğretiyor musunuz?" demiş. Don Alexis, şu cevabı vermiş: "Ben, onlara bütün hayatlarını bir dua haline getirmelerini öğretiyorum."

Bütün hayatınızın bir dua haline gelmesi dileğiyle...

yer gök dua üstüne

Konu başlığını son derece gereksiz buldum.

         ALLAH= Allahın ilk kısmı el takısıdır. geriye kalan kısımları ise leh dir. le: için anlamına gelir. geriye ise hu kalır.
        ALLAH= HU.
         ZİKİR YAPANLAR HU HU HU diyerek zikir yaparlar.kuranı okumakta zikirdir.
         HU= Her canlı nefes alıp verirken hu hu hu hu hu diyerek nefes alıp verir. inanan ve inanmayan(ateist) herkes istesede ve istemesede nefes alıp verirken ALLAH ı zikir eder. gökteki gök cisimleri şekil olarak yuvarlaktır. arapcadaki hu harfi de yuvarlaktır. gökteki cisimler şekil olarak hu ya benzer. bizim kafamız da hu ya benzer. aslın da allahın yarattığı çok şey gerek şekil olarak ve gerekse yapı-ses vb. allahı zikreder.
        insanın aslı kafasıdır. o yüzden hep kafa resmi çekilir. vucut, kollar ve bacaklar kafayı besler, hareket ettirir. kafanın isteklerini yapan yardımcı organlardır. kafamız da hu ya şekil olarak benzediği için bu bilgileri yazdım. gözlerimizde de hu vardır. daha da bunu genişletebiliriz.

Hani beğenmediğimiz Leylekler, başlarını kumun içine koydukları için dalga geçeriz birde aciz emroviç derki leyleğin günü "lak lakla" geçiyor. Orda "hak hak" derde anlamaz insanoğlu. Alimlerden kedi sesini dinlemiş biraz kulak vermiş "mır mır" deyişte "ya rahim, ya rahim" dermiş. talebelerini çağırdığında onlarda dinlemiş aynı. Şimdi havaniyat böyle derse yaratılmışların en şeriflisi ne demeli ve nice faydaları vardır. Eğer bir kişi zor anında 6 defa yetiş ya gavsı geylani dese ona yardım gelir. Bu yardım eden gücün kimden alıyor. Yaratılanın bu fadası varsa yaratıcının ne fadası vardır. Allah cc. derki ben ne kadar dilerseniz dileyin,tabiri caizse okyanustan bir damla eksilmesi gibi. Belki çoğumuz nicel bir sonuç bekliyor olabiliriz. Her lafız telafuz edildiğinde bir çok sevap alıyoruz. Sözler ahirette bize fada sağlamaz mı?belkide(inşallah) köprüden jet hızıyla gitmemize nasip olur?

 Allah 'ın  99 adında 99 sır olduğuna  her isimde binlerce mucize olduğuna inanıyorum.