eskiden eylül ayında bir kırmızı mürekkep , bir siyah mürekkep alırdık , iki dolma kalem kullanırdık...
sonraları pilot kalemler çıktı.. eskiden kalma alışkanlık dedik.. bir kırmızı bir de siyah pilot akalem almaya başladık.. bir de enjektör.. içindek,i mürekkep bitince mürekkep enjekte ederdik.... şimi ise, toner dolduruyoruz.. yaz ıyoruz, yazmayı da beceremiyoruz... çünkü düz yazı ile el yazısı karışmış durumda...1. sınıfta tahtaya çok güzel yazıyordum.. ama bu yıl genellikle ne yaptım... tahtaya word sayfası yansıttım.... çünkü bilgisayar benden güzel yazıyordu....
Fehaş Hocam eskileri hatırlatan bu güzel mesaj için teşekkürler.
O zaman ne kadar çok yazı varmış. Sabah, akşam, her vakit; günlük plan, çarşaf yıllık planlar, gelen giden evrakl, yazı...
Yazılı sorularını yaz, düzelt, temize çek, vs.vs.
Hepsi kaleme ve ele dayalı.Parmaklarımızın arasında nasırlar oluştuğunu çoğu kez yorgunlukla günlük planları yazarken uykusuzluktan dolayı yazdığım yazının üzerinden bir kez daha aynı yazıyı yazdığımı hatırlıyorum.
Özellikle sene başında ve sene sonunda yazıların çokluğu yüzünden kendimi eve hapsettiğimi, hatta misafirlikleri bile iptal ettiğimi hatırlıyorum.
Şimdi Allah'ıma şükürler olsun, her şey çok kolay. Kopyala, yapıştır.Her şey hazır.Dergiler, kaynak kitaplar, projeksiyon, bilgisayar, üçyüze yakın tv. kanalları...
Eskiyi özlüyor muyuz? Zorlukları olsa da evet.
Ama gitmek ister mizsiniz deseler ona da hayır diyorum.
Saygılar.