Aşure Günü Kutlamaları

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.795
  • 227.350
  • 28.795
  • 227.350
# 24 Kas 2012 19:50:12
On peygambere on ikram

Bu güne aşure denmesinin
sebebi, Arapça “aşûra”
kelimesinin onuncu gün anlamına
gelmesi. Allah (cc) bu günde, on
peygamberine on değişik ikram
ve ihsanda bulunuyor:

1. Hz. Musa’nın denizi yarması
üzerine Firavun ile ordusu sulara
gömüldü.

2. Cudi Dağı’nın üzerine Hz. Nuh
gemisini demirledi.

3. Balığın karnından Hz. Yunus, bu
günde kurtuldu.

4. Hz. Âdem’in tövbesi kabul edildi.

5. Hz. İsa, aşure günü dünyaya
geldi ve o gün semaya yükseldi.

6. Kardeşlerinin attığı kuyudan Hz.
Yusuf bu günde çıkarıldı.

7. Hz. Davud’un tövbesi kabul
edildi.

8. Hz. İbrahim’in oğlu Hz. İsmail
doğdu.

9. Hz. Yusuf’un hasretinden dolayı
gözleri kapanan Hz. Yakub
görmeye başladı.

10. Hz. Eyyûb, hastalığından o gün
şifaya kavuştu.

Çevrimdışı turgay-dilek

  • Uzman Üye
  • *****
  • 999
  • 617
  • Müdür Yardımcısı
  • 999
  • 617
  • Müdür Yardımcısı
# 24 Kas 2012 23:05:15
Ben bir Caferiyim arkadaşlar.
Peygamber Efendimizin torunu Hz. Hüseyin ve 71 kişinin Kerbela'da şehit edilmesinin 1373. yıldönümü nedeniyle Halkalı'da matem töreni düzenledik.Her 10 Muharrem günü yüreğimiz keder, gözlerimiz yaş ile  dolar.Çölün ortasında biat etmesi için susuz birakılmış o mübarek insanlara reva görülenlerin, Hz Peygamber Efendimizin öpmeye doyamadığı İmam Hüseyinin o boynunun acımadan bedeninden ayrılışının acısı ile tam 1373 yıldır 10 Muharrem günü tutulan bu matem gününde kutlama kelimesi vicdanlarımızı rahatsız etmektedir.Yüce Mevlam herkesin niyetini kabul etsin İnşallah.Fakat bizi de mazur görün dostlar...

Çevrimdışı s.kahya

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 8.773
  • 33.610
  • Müdür Yardımcısı
  • 8.773
  • 33.610
  • Müdür Yardımcısı
# 24 Kas 2012 23:19:20
Aşure gününüz mübarek olsun...

Çevrimdışı zalim09

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
# 25 Kas 2012 08:40:31


‎1. ALLAH, Hz. Musa'ya (a.s.) Âşura Gününde bir mucize ihsan etmiş, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür.
2. Hz. Nuh (a.s.) gemisini Cûdi Dağının üzerine Âşura Gününde demirlemiştir.
3. Hz. Yunus (a.s.) balığın karnından Âşura Günü kurtulmuştur.
4. Hz. Âdem'in (a.s.) tevbesi Âşura Günü kabul edilmiştir.
 5. Hz. Yusuf kardeşlerinin atmış olduğu kuyudan Âşura Günü çıkarılmıştır.


6. Hz. İsa (a.s.) o gün dünyaya gelmiş ve o gün semâya yükseltilmiştir.
7. Hz. Davud'un (a.s.) tevbesi o gün kabul edilmiştir.
 8. Hz. İbrahim'in (a.s.) oğlu Hz. İsmail o gün doğmuştur.
 9. Hz. Yakub'un (a.s.), oğlu Hz.Yusuf'un hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır.
10. Hz. Eyyûb (a.s.) hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur.

Kaynak: Sahih-i Müslim Şerhi, 6:140



 Kim bir bardak tatlı su içerse Karbelayı hatırlasın. Ruhunuz şad olsun Reyhan çiçekleri...
  Gününüz mubarek ve bereketli olsun inşAllah...  Yaşasın kafirler için Yezidler için  Cehennem...

Çevrimdışı nazifegbze

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 29
  • 184
  • 29
  • 184
# 25 Kas 2012 14:46:42
Tüm islam aleminin muharrem ayı ve aşure günü mübarek olsun.hayırlara vesile olur inşallah

Çevrimdışı TAYLANSALİH

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
  • 1.336
  • 3.247
  • Beden Eğitimi Öğrt.
# 27 Kas 2012 16:25:02
Aşure günü,Arapçada “aşere” on, "âşir" onuncu demektir. Halkımız onuncu gün mânasına gelen “âşir”i, aşure şeklinde telâffuz ederek Muharrem’in onuncu gününe aşure günü ismi vermiş, böylece tarihe de aşure günü olarak geçmiştir.

Aşure gününün içinde bulunduğu ayın adı Muharrem'dir. Bu ay hicri takvimin başı olmakla önem kazanmıştır. Bunun yanında, bazı tarihî olaylara mazhar olmakla da ayrı bir özellik kazanmıştır. Dört haram/muhtereme aylardan biri olarak da eskiden beri bir ayrıcalığa sahiptir. Hz. Aişe’nin bildirdiğine göre, Hz. Peygamber (asv)'in Ramazan'dan sonra en çok oruç tuttuğu bir ay olarak da bilinir.

Müslim’in rivayetine göre Hz peygamber (a.s.m) “Ramazan ayından sonra oruç için en faziletli ay Muharrem ayıdır.” (Müslim, Sıyam, 202-203) diye buyurmuştur.

Aşure gününün orucu, kendisinden önceki bir yılın günahlarına kefaret olacağına dair rivayetler de vardır.

Aşure ile ilgili bir ayet yoktur. Ancak Tevbe Suresi'nin 36. ayetinde, ayrıcalıklı olarak söz konusu edilen haram/muhterem dört aylardan biri de Muharrem ayıdır.

Şu anda takvimlerimizde iki tarih vardır. İkisi de peygamberlerle alâkalıdır. Biri İsa Aleyhisselâm’ın doğumunu temel kabûl eder, biri de Muhammed Aleyhisselâm’ın hicretini...

İsâ Aleyhisselâm’ın doğumundan başlayan tarihe, “Milâdî Tarih” adı verilmiştir. Âhir zaman Nebîsi (asv)’in hicretini temel kabûl eden tarihe de “Hicrî Tarih” adı verilmiştir. Demek her iki takvim de peygambere dayanmaktadır.

Milâdî takvimde sene, nasıl Ocak ayı ile başlarsa, hicrî takvimde de Muharrem ayı ile başlar; ilk hicret kafilesinin yola çıktığı bu ay, hicrî senenin ilk ayı olarak bilinir.

Muharrem ayının, senenin ilk ayı oluşuna sadece hicret kafilesinin bu ayda harekete geçmesi sebep olmamıştır. Bu ay, ayrıca tarih boyunca fevkalâde hâdiselere menşe’ ve mebde’ olmuştur. Bu hâdiselerle de Muharrem ayı hicrî takvimin birinci ayı olmaya lâyık görülmüştür.

Hele bu ayda bir de aşure günü vardır ki, geçmiş bütün peygamberlerce farklı bir gün olarak kabûl edilmiş, birçok hayırlı ve hattâ hüzünlü hâdiseler bu Muharrem ayının onuncu günü içinde kaderin çizgisine aksetmiştir.

Kaynaklarda geçtiğine göre ise bu güne bu ismin verilmesinin hikmeti, o günde Cenâb-ı Hak on peygamberine on değişik ikram ve ihsanda bulunduğu içindir. Bu ikramlar şöyle belirtilmektedir:

1. Allah Hz. Musa'ya (a.s.) aşura gününde bir mucize ihsan etmiş denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüştür.

2. Hz. Nuh (a.s.) gemisini Cûdi Dağı'nın üzerine aşure gününde demirlemiştir.

3. Hz. Yunus (a.s.) balığın karnından aşure günü kurtulmuştur.

4. Hz. Âdem'in (a.s.) tövbesi aşura günü kabul edilmiştir.

5. Hz. Yusuf (as) kardeşlerinin atmış olduğu kuyudan aşura günü çıkarılmıştır.

6. Hz. İsa (as) o gün dünyaya gelmiş ve o gün semâya yükseltilmiştir.

7. Hz. Davud'un (a.s) tevbesi o gün kabul edilmiştir.

8. Hz. İbrahim'in (a.s.) oğlu Hz. İsmail (as) doğmuştur.

9. Hz. Yakub'un (a.s.) oğlu Hz.Yusuf (as)'ın hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır.

10. Hz. Eyyûb (a.s.) hastalığından o gün şifaya kavuşmuştur. (bk. Diyarbekri, Tarihu'l-hamis, 1/360; Sahih-i Müslim Şerhi 6/140)

Bu yüzdendir ki, hemen bütün İslâm ülkelerinde 10 Muharrem’de çeşitli tahılların bir araya getirilerek yapıldığı aşure tatlısı yapılır, bu tarihî hâdiselerin hatırlanması mânasında sevinçli ve neş’eli günler yaşanır, eş dosta aşure yedirme âdeti devam eder.

Aslında böyle bir tatlı İslâmî bakımdan ne emredilir, ne de nehiy... Yâni, ne yapana yapma denir, ne yapmayana yap... Anlayış ve âdet mes’elesi...

Nûh Aleyhisselâm’ın gemisinden karaya çıktığı günü, geride kalan çeşitli tahılları bir araya getirip de pişirdiği şükür tatlısının hatırlanması mânasında yapılan aşureler, herhalde gönüllerde bir canlanma, çoraklaşan maddî hayatımızda bir tebessüme imkân vermektedir. Kendi gibi, mânası da tatlıdır.

Hz. Peygamber (asv) Medîne`ye geldiği zaman Yahudilerin aşûre günü oruç tuttuklarını gördü ve bunun ne orucu olduğunu sordu; cevap olarak şöyle dediler:

"Bugün, iyi bir gündür. Allah, İsrailoğulları`nı Firavun`un zulmünden bugün kurtarmıştır. Musa (a.s.) Allah`a şükür için bugünde oruç tutmuştur. Biz de tutarız dediler. Hz. Peygamber; "Biz Musa`nın sünnetine sizden daha yakınız." dedi ve o gün oruç tuttu ve ashabına da tutmalarını emir buyurdu. (Buhârî, Savm, 69; Tecrîd-i Sarih, VI, 308, 309)

Hz. Âişe`den nakledilen şu hadiste, Allah Resulu (asv)`ın Mekke döneminde de aşûre orucu tuttuğu anlaşılır.

"Cahiliye devrinde Kureyş, aşûre gününde oruç tutardı. Hicretten önce Hz. Peygamber (asv) de aşûre orucu tutardı. Medine`ye hicret ettikten sonra bu oruca devam etti; ashabına da tutmalarını emretti. Ertesi yıl, Ramazan orucu farz kılınınca, aşûre günü orucunu bıraktı, isteyen bu orucu tuttu, dileyen de bıraktı." (Buhârî, Savm, 69; Tecrîd-i Sarîh, VI, 307, 308).

İslâm bilginleri aşûre orucunun vacip değil, sünnet olduğunda görüş birliği etmişlerdir. Yalnız İslâm`ın başlangıcındaki hükmü konusunda, Ebû Hanîfe vacip derken, İmam Şâfiî müekked bir sünnet olduğunu söylemiştir. Ramazan orucu farz kılındıktan sonra, bu oruç müstehap olmuştur. Ayrıca Yahudilere benzememek için Muharrem`in 9 ve 10 veya 10 ve 11`nci günlerinde oruç tutmak güzel görülmüştür.

Bu günde, oruçtan başka hayır hasenat ve sadaka gibi güzel âdetlerin de yaşatılması isabetli ve yerinde olacaktır. Herkes imkânı nisbetinde ailesine, akraba ve komşularına ikramda bulunur; bugünlerin faziletini bildiren hâdiseleri hatırlayarak ihsanda bulunursa şüphesiz sevabını kat kat alacaktır. Bilhassa Peygamberimiz (asv) mü'minin aile efradına aşura gününde her zamankinden daha çok ikramda bulunmasını tavsiye etmiştir.

Bir hadiste şöyle buyurular:

"Her kim aşura gününde ailesine ve ev halkına ikramda bulunursa Cenab-ı Hak da senenin tamamında onun rızkına bereket ve genişlik ihsan eder."(et-Tergîb ve'l-Terhİb 2/116)

Bu aile mefhumunun içine akrabalar, yetimler, kimsesizler, konu komşular da girmektedir. Fakat bunun İçin fazla külfete girmeye, aile bütçesini zorlamaya lüzum yoktur. Herkes imkânı ölçüsünde ikram eder.

Âşura gününün manevi ve berraklığı üzerinde Kerbela karanlığının kesafeti de görülmektedir. 61. hicret yılının Muharrem'ine ait 10. gününde Hazret-i İmam Hüseyin (r.a.) 55 yaşında iken Sinan bin Enes isimli bir hain tarafından Kerbelâ'da hunharca şehit edilmiştir. Bu gadr ve zulmün arkasında Emevi Halifesi Yezid, onun Küfe valisi İbni Ziyad vardır. Yarım asır öncesinden Peygamberimiz (asv)'in bizzat haber verildiği bu ciğerleri yakan olay, Hazret-i Hüseyin (ra)'i Cennet gençlerinin efendisi olma şanına yüceltmiştir.

Şehitler mükâfatını almış, en yüce mertebelere ulaşmıştır. Yüce Allah'ın da zalimlere hak ettikleri cezayı en âdil bir şekilde vereceğinden şüphemiz yoktur. Kaderin verdiği hükme boyun eğen her mü'min, bu olaya üzülür, ancak itidalini ve soğukkanlılığını kaybetmez. Duyguları, yanlışlara ve taşkınlıklara götürmez. Çünkü meydana gelen bütün olaylar, ezelî takdirin bir hükmüdür. Bu açıdan bunu bir "yas merasimi" haline dönüştürmek ehlisünnetin itikat ve inancına aykırıdır.

Çevrimdışı eslemnurum

  • Uzman Üye
  • *****
  • 10.560
  • 26.279
  • 10.560
  • 26.279
# 19 Eki 2013 18:34:44
Daha bir ay var ya, çok da seviyorum. Oooh sıcak sıcak mis gibi oluyor.

Çevrimdışı hayat1sahne

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 343
  • 1.279
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 343
  • 1.279
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 19 Eki 2013 18:53:18
Üzgünüm, bir müddet beklemeden aynı üyeye tekrar teşekkür edemezsiniz. 6 saat.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Daha bir ay var ya, çok da seviyorum. Oooh sıcak sıcak mis gibi oluyor.
Olsa da yesek :(

Çevrimdışı ılgın01

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.100
  • 6.273
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.100
  • 6.273
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 19 Eki 2013 18:57:04
Bende çok severim aşureyi.Sabırsızlıkla bekliyorum...

Çevrimdışı eslemnurum

  • Uzman Üye
  • *****
  • 10.560
  • 26.279
  • 10.560
  • 26.279
# 19 Eki 2013 20:07:31
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Üzgünüm, bir müddet beklemeden aynı üyeye tekrar teşekkür edemezsiniz. 6 saat. Olsa da yesek :(
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Bende çok severim aşureyi.Sabırsızlıkla bekliyorum...
Rabbim o günlere de kavuşmamızı nasip etsin inşaallah, hem yeriz, hem dağıtırız. :D

Çevrimdışı zeynepgulsu

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 23.288
  • 42.288
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 23.288
  • 42.288
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 02 Kas 2014 14:21:24
Aşure yapmayı düşunuyorum.sizler nasil yapiyorsunuz?inciri sonra ekleyip portakal kabuğu rendelicem farklı olarak.

Çevrimdışı mungan_679

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 671
  • 1.767
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 671
  • 1.767
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Kas 2014 14:39:02
Bu sayfanın başlığı içimi buz kesti açıkçası İslam'da kutlama kelimesi olmaz arkadaşlar. Kutsiyet, kutlama, bir şeylere kutsallık atfetmek doğru değil bunlar olmaz.. İslam'da Mübarek olunanlar olur. Bunu site yönetimine eleştiri olarak alabilirsiniz.

Çevrimdışı asumanöz

  • Bilge Üye
  • *****
  • 9.159
  • 20.157
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 9.159
  • 20.157
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Kas 2014 17:28:01
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Aşure yapmayı düşunuyorum.sizler nasil yapiyorsunuz?inciri sonra ekleyip portakal kabuğu rendelicem farklı olarak.

Çok doğru olur, incir önceden konulunca karartiyor bence. Portakal kabuğu da aroma verir, yapınca yollar mısın arkadaşım?  :)

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.795
  • 227.350
  • 28.795
  • 227.350
# 02 Kas 2014 17:29:05
Aşûre Günü'nde tutulan orucun Allah katında, o günden önceki bir senenin günahlarına keffaret olacağını kuvvetle ümit ediyorum."
(Tirmizi) Hadisi Şerif

“Aşure günü orucunu tutun, fakat -Aşure gününden bir gün önce veya bir gün sonra da (9-10, veya 10-11. günü/yarın yani>>Pazartesi ve Salı) oruç tutmak suretiyle- Yahudilere muhalefet edin”...

Çevrimdışı mışmış

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 182
  • 1.720
  • 182
  • 1.720
# 02 Kas 2014 17:34:06
canım çekti :)

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK