ülkenin birinde bir padişah varmış.Öyle vergiler toplatır,öylesine halkına zulüm edermişki,her yeni vergi koyduğunda,halk sokaklara dökülürmüş ve halk sokağa döküldüğünde vezir padişahım yine bağırıp çağırıyorlar,ne yapacağız diye sorarmış.Padişahta bırak bağırsınlar zarar gelmez dermiş ve aynende öyle olurmuş.
Yalnız yine bir gün çok ağır bir vergi daha koymuş.Öylesine ağırmışki,artık kimsenin yiyecek bir lokma ekmeği kalmıyormuş.
Bu sefer vezir gelmiş,padişahım sesleri solukları kesildi,artık yürüyüş falan yapmıyorlar,bağırmıyorlar,iyi oldu demiş.
Padişah ise tam tersine,işte bu sefer durumlar tehlikeli,hemen koyduğumuz vergileri geri alalım.
Vatndaş susmaya başladımı iş tehlikeye bindi demektir demiş.
Vel hasıl,yıllardır bağırıyoruz.Şehitler ölmez vatan bölünmez diye ve o şerefsizlerde bundan zevk alıyorlar.Zaten amaçlarıda o.
Ne kadar çok ses getirirse,amaçlarına o kadar hizmet olacak.
Hatta birde bu tür gösterilerde millete bir provakasyon yapıp,birbirlerine kırdırabilirlerse,o zaman amaçlarının doruğuna ulaşacaklar.İşte bakanda bunu engellemeye çalışıyor.
Eğer yıllardır bağırmak,gösteri yapmak yerine ,zamanında,kemikleşmeden,sertelmeden tepelerine binseydik,girdiğimiz kamplardan çekilmeyip orada kalmaya devam etseydik,şimdi işler bu noktaya gelmezdi.
Kısacası artık bağırmak çağırmak zamanı değil.Artık iş yapmak zamanı.Asker savaşa neden gider.Öldürmek,yeri geldiğinde vatanı için şereflice ölmek için.
Kaç tane avrupa ülkesini içine alabilecek büyüklükteki bir ülkede yaşıyoruz.Sadece fıratın suyu bile savaş çıkartmaya yeter.Adamlar büyük ortadoğuyu kurmaya çalışıyorlar.
Sırf yahudiler mutlu olsun diye.
Böyle maşalarıda kullanacaklar.Bizde o maşaları ateşimizle yakıp,çeliklerini kaçırıp,küflenmelerine ve paslanmalarına sebep olacağız.
Böyle bir ülkede yaşamanın bedelinin olmayacağını kim sanıyor.
Bedeli ya haraç ödemek olacak.Ya belirli noktaları vermek olacak.yada kan olacak.
Maalesef dünyanın kuralı bu artık.
Bilinçli olmalıyızki adamlara fırsat vermemliyiz.
Geçende bir şehidimizin eşi,ağlamayacağım ve onlara bu zevki tattırmayacağım dedi,ağlamadı.
Dimdik ayaktaydı.
İşte bakan çeliğinde yapmak istediği o.