Barbar Türkler Diyen Fransız Spikerine Barış Manço'dan Unutamayacağı Ders....

bence almayacaklar biz niçin çabalıyoruz ki.

gazete haberi16 Haziran 2010 - 05:00
Fıkra gibi!
1.65 boyundaki Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy, 1.72’lik eski manken Carla Bruni ile evlendikten sonra yüksek ökçeli ayakkabı giymeye başlamıştı. Buna rağmen boy takıntısı süren Sarkozy uzun boylu korumalarını işten çıkarmıştı.
Bu konudaki son haber ise şu: Sarkozy’nin 22 Haziran’da Fransa’nın Toulouse kentinde ziyaret edeceği fabrikada, boyu  1.70'in üzerinde olan çalışanlar karşılamaya katılmayacak!

tek sorunun bu olsun be Sarkozy ...............

Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur hocam. Ayrıca medeniyet doğudan başladı ve yine mdeniyet doğuda devam edecektir. sonradan görme avrupa bizi beğenmiyor, biz de avrupa birliğine girecez diye yapmadığımız kalmadı. bence avrupa birliğine girmek bir yana üzerinden uçakla bile geçmeyeceksin mazallah düşürüverirler.

Avrupa Birliğine alınmayı ve bu birliğe girmek için yapılan çabalara hayret ediyorum.Bize ne verecek bu bu birlik?  medeniyet bizde,hoşgörü bizde,insanlık bizde,yardımlaşma bizde,örf ve adet bizde,dahada eksik düşündüklerim varsa tamamlayın.BEN BUNLARI KAYBETMEK İÇİN HRİSTİYAN ALEMİNE GİRMEK İSTEMİYORUM.
  İNANIN ARKADAŞLAR GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ,İNANIN YETERKİİİİ.

Avrupalı aslında Türkler'in (bizim) ne kadar naif bir millet olduğunu çok iyi biliyor. Çanakkale savaşlarındaki generallerin günlüklerinde hep milletimizden övgüyle bahsedilmiştir. Bu sadece bir örnek. Fakat asıl amaç kendi halkına ve bize bu sözümona barbar yaftasını kabul ettirmektir. Bizi etiketlemektir. Çok da başarısız değiller hani. En azından bazı sözümona aydınlarımız (?) kendi tarihimiz konuşulurken pek bir kaba buluyor ceddimizi. Haçlı ordularını çiçekle mi karşılasaydık?
Yoksa Çanakkaleyi ikrammı etseydik?
İşte diyene değil dinleyip de utanmadan dillendirenlere bakmalı! Tarihimizle ne kadar övünsek azdır!!!

Avrupalıların bilinç altına yerleştirilmiş Türk düşmanlığı.. Belkide bizi vahşice katletmelerine izin versek -Endülüsteki gibi- bize sevgiyle bakabilirlerdi!  Bizde kendimizi sevdirmek için kırk takla atmazdık..

Avrupalılar  Osmanlının kapılarını  çaldığı zamanları hiç unutmamışlardır. Daha  doğrusu hiç unutamamışlardır.Kuyruk acıları bundandır.

FIKRA
Ab ye girmek !
Yıl 2050. AB komisyon başkanı odasında otururken, yardımcısı içeriye heyecanla girer..
- Efendim, Türkiye tüm isteklerimizi yerine getirdi. Onları AB'ye alacak mıyız?
Başkan..
- Yok canım, henüz olmaz. Git, duyur, tüm Türkiye, İngilizce konuşacak, Türkçe'yi yasaklıyorum.
- Efendim, onu 5 sene önce yaptılar.
Hatırlamıyor musunuz?
- O zaman söyle Kıbrıs'ı versinler..
- Efendim onu da 40 sene önce verdiler zaten...
- O zaman söyle Güneydoğu'ya özerklik versinler.
- Aman efendim, Türkiye'de Güneydoğu mu kaldı, 20 yıl önce bağımsız devlet oldu ya orası zaten.
- O zaman söyle Ermeni soykırımını tanısınlar.
- Efendim, sadece Ermeni soykırımı değil, Pontus, Yunan, Bulgar, Rus, Ukrayna, Moldova soykırımını bile tanıdılar. Hatta Çanakkale Savaşı'ndan dolayı İngiliz, Avustralya, Yeni Zelanda ve Gurka soykırımını bile tanıdılar ya..
- Hmm.. O zaman söyle kokoreç yasaklansın
- Aman efendim, onu yemeyi 2008'de bıraktılar - İsa aşkına, ya ne bileyim? Kınayı yasaklayın, yakamasınlar.
- Ooooo beyefendi, hatırlayacaksınız.. Cumhuriyeti el birliğiyle yıkınca toplu kına yaktılar. Kına bu sarfiyata dayanamayıp bitince de kına yakmayı bıraktılar yıllar önce.
AB başkanı düşünüp taşınır ve kafasını kaşır..
- Eeee... Almamak için bir sebebimiz kalmadıysa, dağıtın o zaman Avrupa Birliği'ni...