Bayram;adın “yalnızlık” olsun
Çok eskiden bayramlarım vardı benim,uzak bir dağ köyünde, sevincini,coşkusunu dünyaya sığdıramadığım yapayalnız bir köyün müthiş kalabalıkları içinde..
Küçükken bayram şekerlerim vardı benim,rengarenk,yırtık cebime bir türlü sığdıramadığım…Lastik ayakkabılarım vardı,okul çantamdaki sulu boyayla bayram akşamlarında bin bir emekle parlattığım simsiyah,yırtık ayakkabılar..
Dargınların bir daha küs kalmayacaklarını kanıtlarcasına bir biriline sımsıkı sarıldıktan sonra yenilen bayram yemekleri vardı herkese açık,herkesin kendine yer bulduğu,bereketi dolup taşan zengin sofralarda.. Mezar ziyaretlerinde okunan duaların bir an önce bitmesini beklediğim ve gökyüzüne bakakalan ellerin yüzleri okşamasıyla,ağzımda bayramdan bayrama tadına doyamadığım anlar bırakan lokum şekerlerim vardı benim/unutamadığım…..
Yoksul bir köyün çamur deryasına dönen daracık sokaklarında çocuk şakırdamalarıyla cıvıldaşan bayram sabahları vardı,belliğimde iz bırakan…Çocuk çocuk arkadaşlarım vardı benim her bayram sokak sokak,ev ev, el ele, omuz omuza dolaşıp sevgiyi paylaştığımız. Köyümüz uzak ve yalnızdı ama dışarıda gürül gürül akan bir hayat ve istediğimde yanı başımda bulabildiğim dünya kadar arkadaşlarım vardı benim.Bir de her bayram sabahında koşup koşup tüm masumiyetimle kapısını çaldığım ve açılan o kapı aralığından tıpkı bir şelale gibi fışkıran sevgi seliyle öğretmenimin gözlerinden akıp yüreğimin vadisinde göl olan anlarım vardı benim,hep hasret kaldığım…
Şimdi de “bayramdır” şu köhne,şu kasvetli,şu nefti akşamlarda belli belirsiz gelip geçen günlere koyduğumuz ad..Burası da bir köy yeri,burası da uzak ve yalnız ama ne yana baksam bayramdan eser yok şimdi.Ne yana baksam ne bayram akşamlarında evlerdeki o heyecanlı bekleyişler, ne de köyün sokaklarında şeker toplayan çocuk şakırdamaları…Ne dargınların barıştığı o yüreğimize işleyen barış yüklü resimler,ne de kokusunun tüm köyü kapladığı bereketli bayram sofraları.
Bayramın adı yalnızlık olmuş nicedir.Nicedir bayram,dört bir yana nefessizce koşmak olmuş artık.Sevdiklerinden,öğrencilerinden uzağa kaçmak ve bir şeker tadında paylaşılan o tadına doyum olmayan zamanlardan uzağa düşmek olmuş, bayramın adı.
Evlerin kilitli,caddelerin kimsesiz ve çocukların şekersiz kaldıkları bu günlere bayram demek, büyük bir kandırmaca olmuş nicedir.Zira çocukluğumdaki bayramları hatırlayıp bu günlere baktığımda buna olsa olsa yalnızlık günleri demek geliyor içimden .Ondandır bayram; adın yalnızlık olsun diyorum,bu ıssız ,bu yalancı kalabalıklar içinde…
27/11/2009
İbrahim KAYA