sayın hocam, yukarıdaki yazıda inanılmaz mantık hataları var ÖNCELİKLE:
1) açık liseye yönlendirilmiş, gönderilmiş bir öğrenci sistemden çıkarılmış, uzaklara gönderilmiş, eğitim öğretimden kopmuş değildir. şu anki sisteme göre hala öğrencidir ve hala sistemin içindedir ve hala eğitim almaktadır.
2) açık liseye gitti diye kimse intihar bombacısı olmaz. açık lise intihar bombacılarının yetiştirildiği bir lise değildir.
3) diğer ülkelerde okuldan uzaklaştırma cezası vardır. okuldan uzaklaştırılan intihar bombacısı olmaz. hatta kimlerin intihar bombacısı olduğuna bir göz atalım... bir insanın intihar bombacısı olması için çok sıkı bir tedrisattan geçmesi gereklidir.
4) şu anda öğrenciler at koştururken öğretmenlerin eli kolu bağlı. yoksa her öğretmen bilir o çocuğu yola sokmasını ama artık o günler geçti. siz çocuğa karışamıyorsunuz, sigara içtiğini görseniz kafanızı eğip görmezden geliyorsunuz, her türlü ahlaksızlığı yaparken karışamıyorsunuz, hakkınızda aşağılayıcı instagram sayfası açıyor, polise bildirseniz bile bir şey elde edemiyorsunuz, gariban öğrenciye zorbalık yapıyor engel olamıyorsunuz... bu ortamda o çocuğun okulda durmasının kime ve neye hayrı var?
5) o BİR çocuk, diğer öğrencileri uyuşturucuya alıştırabilir, sigaraya alıştırabilir, o BİR çocuk başka bir öğrenciye zarar verebilir hatta öğretmene zarar verebilir, o BİR çocuk dersin işlenmesine engel olabilir, ders öğrenme hakkından diğer çocukları mahrum bırakabilir, siz o BİR çocuğu kazanayım derken BİN çocuğu kaybedebilirsiniz. (Düşünün, sınıfta öğretmen sürekli o BİR çocukla uğraşıyor. çalışkan disiplinli öğrencisi bakar; benim çalışmamın kurallara uymamın faydası yok, ben de disiplinsiz olacağım diyebilir.)
6) o BİR çocuk katil olabilir demişsiniz bunu da sanki açık liseye transfer olmasının bir neticesi olarak (çok efendi bir öğrenciyken!!) huyu bozulacak, kötü birisi olacak ve bunun sebebi de açık liseye! gitmesi olarak belirtmişsiniz. çooook üzgünüm ama o çocuğun katil olmasında en büyük pay arkadaşlarıdır. ister okula olsun, ister açık lisede olsun, siz o çocuğun arkadaşlarını değiştiremeyeceğiniz için elinizden pek bir şey gelmez. velev ki insan hiç okula gitmemiş olsun. katil olacak diye bir şart yok.
7) insanoğlunun kan bağına karşı duyarlılığı vardır. herkes için geçerlidir. o nedenle bir insanın kızını, o BİR çocuk ile kıyaslamak mantıksız olmuş. eğer tüm dünyadaki insanlara aynı değeri verecek olsaydık yaşamamız imkansız hale gelirdi. Kİ eğer o öğretmenininizin kızı (tüm okulu ve öğretmenleri kendinden nefret ettirecek) kötü davranışlar içinde bulunsaydı, öğretmen kendi kızı için de tedbir alırdı. eğer davranışlarının önüne geçemiyor ve gerekiyorsa kızını açık liseye de alırdı.
8 ) son söz olarak; kim bilir öğretmenler o BİR çocuğu yola getirmek, davranışlarını düzeltmek için ne kadar çabaladılar. yoksa öyle uzaktan bakıp, bu çocuğu açık liseye alalım (Ni hahahaha ! Türk filmi kötü adam gülüşü) diye açık liseye göndermez.
Westbrook Lisesi'ni Kurtarmak” filminde zenci drama öğretmeni, okulu kapatmak için görevlendirilen okul müdürüne şöyle der:
Öğrencilerden birinin okulu bıraktığını biliyor musunuz? 16 yaşında ve eğitimini bitiriyor. Tehlikeli bir yola giriyor, ben bunu hissedebiliyorum. Onu kurtarmak için her şeyi yapıyorum ama kaybedilmiş bir savaşın içindeyim… Nasıl hissettirdiğini biliyor musunuz? Ben kaç öğrenci kurtarmış olsam da kaybettiklerimi hatırlıyorum…
...
Kıymetli hocam,
Emek harcayarak verdiğiniz uzun cevap için teşekkür ederim. Ancak yazdığım yazının her satırının arkasındayım. Kolaylıklar diliyorum...