az önce bir bal arısı okuldan içeri girdi. gitti afişleri incelemeye başladı. afişlerdeki kırmızı renklere konup kalkıyordu. sonra açılmayan bir pencerede kaldı. çıkış yolunu bulamıyor. plastik bir kap ve kartonla yakaladım ama nasıl sinirlendi anlatamam. "bak sana iyilik yapmaya çalışyorum" dedim anlamadı. korkumdan kabı bahçeye fırlattım uçtu gitti.
Bal arısı meğer velisini çağırmaya gitmiş. Ana arı (Kraliçe) sülalesini toplayıp geldi. Hoca hocaa, sen benim çocuğu okuldan nasıl atarsın dedi. Bimer'i arayıp vızlayacağım, dedi.
Dur anası dedim. Bak bende Bingöl'den getirdiğim binbir çiçek balı var. İkram edeyim, tatlı yiyip tatlı konuşalım dedim. Konuştuk barıştık, 2 tanede kırmızı afiş hediye ettim. Barıştık.
Onları gönderdim. Açık bütün pencereleri kapattım. Okulun kapısını içerden kilitledim. Gözüm acil tahliye planlarına takıldı...