Bizi kim yönetiyor? (Inside Out)Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.
Soru çok geniş kapsamlı olduğu için, sorunun aklıma takılmasına sebep olan animasyon filmin içeriğiyle sınırlı tutmayı tercih ediyorum.
Özgün adı Inside Out olup, Türkçe karşılığı olarak
"Ters Yüz" kelime grubu kullanılan filmin konusu şu şekilde :
Kırsal kesimde ailesiyle beraber yaşayan Riley hayatından çok mutludur.
Fakat bir gün babasının işi nedeniyle San Francisco'ya taşınmak zorunda kalırlar.
Şehirdeki hayatına alışmak zorunda olan Riley'in
beynindeki duygu merkezinde yaşayan Neşe, Öfke, Korku, Tiksinti ve Üzüntü Riley'in duygu ve davranışlarında büyük pay sahibidir. Özellikle her şeyin mükemmel olmasını isteyen
Neşe çoğunlukla her işe önderlik eder ve Üzüntü'nün Riley'in duygularını etkilemesine izin vermez. Riley bir türlü yeni hayatına alışamamıştır ve üstelik Üzüntü ve Neşe Üzüntü'nün yaptığı
bir hata nedeniyle Riley'in beyninin arka taraflarında kaybolmuşlardır.
Artık Riley'i
sadece Öfke, Korku ve Tiksinti yönlendirmektedir. Üzüntü ve Neşe kayboldukları yerden tekrar görev yaptıkları yere dönmeye çalışırken
sadece Öfke, Korku ve Tiksinti duygularıyla baş başa kalan Riley'in hayatı gittikçe mutsuz bir hal almaya başlamaktadır. Batı dünyası
eğitim ve öğretimde 5 temel duyguyu esas almaktadır. Bunlar : Neşe, Korku, Öfke, Tiksinti ve Üzüntü
Film, insanları yöneten (veya kararların verilmesinde) temel etkenin, bu beş duygu olduğu tezini işliyor.
Olaylar 11 yaşındaki bir kız çocuğunun bakış açısından aktarıldığı için, (yaş dönemi göz önünde bulundurularak) bu tezin kuvvetli (geçerli) olduğunu söylemek mümkündür.
BUNUNLA BİRLİKTE filmin tamamında
"irade" olarak tanımladığımız güç yok varsayılmış.
Batı dünyasının "inanç" duygusunun önemini kavramamış olması en büyük eksikliklerinden biridir.
Bu nedenle, kişilik problemlerinin çözümü noktasında neşe ve üzüntü dışında bir çözüm üretemiyorlar.
(Filmde kişilik problemlerinin çözümü bu iki duygu ile anlatılıyor. Diğer duygular neşeyi taklit temeye çalışsalarda başarılı olamıyorlar.)
İslam prensiplerine uygun eğitim sisteminde, çocuğa küçük yaşlardan itibaren peygamberi (Sallallahu aleyhi ve sellem) rol model olarak anlatılır.Burada amaç çocuğun, karşılaştığı her problemde otomatik olarak "
Peygamberimiz bu durumda nasıl davranırdı?" sorusunun cevabını aramaya başlamasını sağlamaktır.
Bu şekilde problemleri için
en sağlıklı çözümü üretebilir.Filmde dikkatimi çeken bazı cümleler :
- Hokey Adası, Şaklabanlık Adası, Arkadaşlık Adası, Dürüstlük adası, Aile Adası...
Kısacası, Riley'yi Riley yapan şey kişilik adaları...- Niteliksiz başarı
- Programlamadan sorumlu kim acaba? (Hayatınızda sorunlar başladığında aklınıza bu soru geliyor mu?)
- Düşünceler Treni (Düşünceler sürekli hareket halindedir. Filmde uykuda düşüncelerin durduğu tezi işlenmiş. Düşüncenin merkezi kalptir ve kalp uyurkende çalışır.)
- Bu, üzüntü halkası. Senin görevin de, tüm üzüntünün buranın içinde kalmasını sağlamak. (Üzüntü duygusunun -sanki zararlı bir varlıkmış gibi- hareket alanı sınırlandırılıyor.)
- Çekirdek hatıralar! (Çekirdek hatıraların çok önemli olduğu vurgulanıyor. )
- Zihin işçileri! (Unutma kavramını anlatmak için üretilmiş bir tanımlama.)
- Riley'nin hayalî arkadaşı. (Çocukluğumuzda o kadar çok arkadaşımız vardı ki, hayali arkadaşa ihtiyaç duyduğumuzu sanmıyorum.)
- Mutlu çekirdek hatıra geliştirme programı. (Hatıra geliştirme programı yapmak güzel bir düşünce
)
- Düşünce Treni uykudayken gitmez. (Kalp uyurken çalışır.)
- Burası da neresi? - Bilinçaltı. Tüm sorun çıkaranları götürdükleri yer. (Biliçaltının ne olduğunu izah etmek için UYDURULMUŞ bir tanımlama)
- Riley'ye çekirdek hatıra lazım. (Çekirdek hatıralar önemli....)
- Arkadaşlık Adası genişledi. Şu dostça tartışma bölümünü açmaları iyi oldu. Trajik Vampir Aşkı Adası'nı çok sevdim. Moda Adası mı? Erkek Pop Grubu mu? Geçici bir dönem. Genişletilmiş konsolunuz düzgün ve sorunsuz çalışıyor.
- Millet, "ergenlik" de ne? Bilmem, çok önemli değildir. (Çok haklı önemsiz bir dönem
)
- Tüm ayıp kelimeler kütüphanesine erişimim var.
- Sonuçta Riley 12 yaşında artık.
Sizce bizi kim yönetiyor?