Boşanmış Aile Ve Çocuk !

Çevrimdışı sevil_dilovası

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 671
  • 1.098
  • 671
  • 1.098
19 Ara 2012 00:46:54
merhaba.2 öğrencimin aileleri boşanmış ve anne baba ayrı. erkek olanı çok saldırgan.kız olanı da çok konuşkan.bir de babası vefat etmiş olan öğrencim var.bu 3ü özel ilgi istiyor yani.tecrübesizim bu konuda ve fikirlerinize ihtiyacım var.ne yapmam lazım?

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.795
  • 227.345
  • 28.795
  • 227.345
# 19 Ara 2012 22:56:08
Gerçekten büyük sıkıntı.
Öğretmen, anne babanın yerini ne kadar doldurabilir?
Benim sınıfta da vardı.hep bir tarafı eksik ve problemli.
üstelik anne hep babaya karşı dolduruyor.Bu sene mahkemede kiminle olacakları sorulacakmış.bakalım hayırlısı.
Rehber öğretmenle iletişime geçmek gerek.Bizim de sınıfta ayrıcalık göstermemiz gerekir ki arkadaşları tarafından dışlanmasın.Daha fazla sorumluluk ve güven verecek  işler vermemiz gerek.kafaları olumlu  işlerle meşgul olsun.

Çevrimdışı BEKİR_FİKRET

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 183
  • 266
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 183
  • 266
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 19 Ara 2012 22:59:53
en önemlisi onları sevin bu sevgiyi hissetsinler çünkü koşulsuz sevginin açamayacağı kapı yoktur. pek çok sorunlu öğrenciyle karşılaştım bazen tek istedikleri başlarını okşayacak sevgi dolu bir el oluyor. gözlem yapın çocuğun neye özlem duyduğunu keşfedin ve o eksiği giderin. kişisel tecrübelerime dayanak genelde istedikleri sevgi oluyor, bir parça değer görmek istiyorlar. bu yolla pek çok öğrencimi kazandım..
naçizane fikirlerim bunlar.. saygılarımla...

Çevrimdışı perter65

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 725
  • 1.800
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 725
  • 1.800
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 19 Ara 2012 23:04:28
Hocam yapacağınızın en iyisi arada sırada yanınıza alıp onları dinlemeniz.en çok ihtiyaçları olan şey bu.çünkü aile bölününce çocuklar hangi aile üyesinde kalırsa kalsın anne babanın birbirine olan nefretinden paylarını alıyorlar.kendilerini değersiz hissediyorlar.
siz onlara değerli olduklarını hissttirirseniz size o kadar çok bağlanacaklardır ki siz bile şaşıracaksınız.
peki değerli hisettirme nasıl olur...açıkçası bu yapmacık hareketlerle olacak birşey değil.siz ruhunuzda çocuğa bir değer verirseniz zaten o da hisseder.
ayrıca sınıfta onlara özel ayrı uygulamalar kesinlikle yapmayın.bu önları küçük düşürür.tüm sınıfa nasıl davranıyorsanız aynı şekilde davranmalısınız.acıma duygusu ile kesinlikle yaklaşmayın.
ayrıca bu çocukların, artık hangi aile bireyi varsa yanında, sıkı ilişkiler içinde olmanız olumlu etki yaratacaktır çocukta.mümkünse ev ziyareti vb.
ayrıca bu durumu bir sorun olarak görmezseniz olayları lehinize çevirebilirsiniz.

Çevrimdışı aşk-ı şehir

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 2.764
  • 5.041
  • Müdür Yetkili
  • 2.764
  • 5.041
  • Müdür Yetkili
# 20 Ara 2012 00:02:49
Bende de babası yeni ölmüş bir öğrenci var.Maddi yönden yanındayım devamlı ama hepsi bir yere kadar tabi.Mutluluğu yapıp veremiyoruz.

Çevrimdışı ayşehanım

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 96
  • 131
  • 96
  • 131
# 20 Ara 2012 00:18:57
benimde var bir öğrencimin annenesi yok bir öğrencimin babası... anneniz yardım etsin diyemiyorum. babanız yardım etsin diyemiyorum. hep veli lafını kullanmaya gayret gösteriyorum

Çevrimdışı çalıkuşu-ksk

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 457
  • 1.574
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 457
  • 1.574
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 20 Ara 2012 00:57:18
aynı dert bende de var üstelik 1.sınıfız öğrencimde öyle akıllı ki bunca sorunun içinde zehir gibi çalışıyor kafası ve annesi babasını kötülüyor sürekli sınıfta hiç baba kelimesini kullanmıyorum ama çocuklar çok küçük tabi engelleyemiyorum bazı şeyleri geçen gün arkadaşlarına babam hırsızlık yapmış hapiste şimdi demiş annesi öyle söylemiş ne diyeceğimi ne yapacağımı kestiremiyorum çok zor bir durum :(

Çevrimdışı z.taskulak

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 142
  • 366
  • Türkçe Öğretmeni
  • 142
  • 366
  • Türkçe Öğretmeni
# 20 Ara 2012 00:57:47
Değerli arkadaşlar,
benim de geçen yıl sınıfımda risk grubunda iki çocuk (dağılmış aile) vardı. ikisi de çok başarılı öğrencilerdi. Ancak biri sınıftaki her olayda olumsuz tutum takınır diğeri ise normal karşılardı. aileleri ile yaptığım görüşmelerimde birinin sürekli babayı suçladığını, bunu her fırsatta dile getirdiğini  diğer annenin ise çocuğu ile konuşmalarında yetişkinlerin de hata yapabileceğini dile getiriyordu. Dolayısıyla  çocuklarda her olaya karşı takınacakları tutumda aile bireylerin yaklaşımının çok önemli olduğuna inanıyorum.
Tam da bu düşünceler bende olgunlaşmışken Psikolog Mehtap Kayaoğlu'nun bu konu ile ilgili köşe yazısını okudum. Bir eğitimci veya bir yetişkin gözüyle yazıyı son derece faydalı bulduğum için istifadenize sunuyorum. İnşallah faydalı olur.
...
...
Gece elektronik postalarımı kontrol ederken dikkatimi çekti.

"Mehtap Hanım, eşimle ayrılıyoruz. 5 ve 12 yaşında iki kızımız var. Ayrılma kararını nasıl açıklayalım?" sorusuyla karşılaştım. Oturdum cevap yazıyordum ki... "Dur, kişiye özel cevap olmasın, herkes istifade etsin." dedim kendime ve sizlere de gönderiyorum aynı cevabı...
Maddeler halinde yazıyorum her zaman olduğu gibi. Aklıma gelenleri sıralamanın en kolay yolu bu çünkü...
1. Öncelikle mümkünse ayrılmayın! Evliliğinizde yürümeyen/yürütemediğinize inandığınız konularda mutlaka aile danışmanlarından/aile terapistlerinden yardım alın. Belki son derece saçma ve aslında üzerinde durulsa kolaylıkla çözümlenebilecek nedenlerle ayrılıyorsunuzdur. Kim bilir?
2. Ayrılma kararı kaçınılmaz bir hal almışsa, bu ayrılık kararını önce zihninizde sağlam bir zemine oturtun. Günlük pratiğinizde "Yok yok ayrılmam lazım benim kesin...!" söylemiyle yaşayıp, içinizde bir yerlerde aslında ayrılmak istemediğinizi düşünüyorsanız, önce kendi iç dünyanızda boşanmaya hazır olup olmadığınızı gözden geçirin. Kendinizi ikna edemediğiniz ayrılma kararını, çocuğunuza iletmeyin.
3. Ayrılmak istediğinize eşler olarak birlikte karar verin. Biriniz ayrılmayı düşünürken, diğeri hala eşini sevdiğini ve bu evliliğe devam etmek istediğini düşünüyorsa, çocuğun kafası karışır. Oturun! Konuşun! İyisiyle kötüsüyle bir süreç paylaştığınızı, zaman içinde birbirinizden farklı olduğunuzu gördüğünüzü, bu farklılıkların günlük pratiğinizde ikinizi de yorduğunu, her insanın mutlu olmayı hakettiğini, mutluluğun şimdiden sonra farklı hayatlar yaşamakta gizli olduğunu söyleyin birbirinize. Ayrılmaya birlikte karar verin. Başkalarının lafıyla sözüyle ayrılmayın. Başkalarının gereksiz ısrarlarıyla da iyi gitmeyen bir evliliği sürdürüp kendinize zulmetmeyin! İkiniz karar verin...!
4. Ayrılma kararını çocuklarınızın yaşına uygun olacak şekilde yapın.
Örneğin çocuklarınız iki yaş altındaysa karşınıza alıp konuşmanız gerekmeyecek. Fakat "Babam nerde?" diye sorarsa "Baba şimdi çok uzağa gitti, artık her zaman eve gelemeyecek. Ama seni çok seviyor, hafta sonları gelip seninle oyun oynayacak." Deyin.
5-6--7 yaş civarı çocuğunuza dolambaçlı olmayan, anlayabileceği düz ifadelerle "Baba artık bizimle yaşamayacak. Biz birlikte burada yaşayacağız. Seni çok seviyor baban. Elinden geldiğince sık sık seni görmeye, seninle oynamaya gelecek. Ne zaman istersen telefonla arayıp konuşabilirsin." Diyebilirsiniz.
9-12 yaş civarı çocuğunuz biraz daha iyi anlayacağı için "Annenle ben anlaşamıyoruz yavrucuğum. Evde tartışmalar, sorunlar yaşıyoruz. Sizler bu anlaşmazlıktan olumsuz etkileniyorsunuz. Hiçbirimiz mutlu değiliz. Ayrılır, ayrı evlerde yaşarsak hepimiz daha mutlu olacağız gibi görünüyor. Anneniz de ben de sizi çok seviyoruz. Her zaman birlikte olacağız, sadece yeni hayatımızda farklı evlerde yaşayacağız." şeklinde söyleyebilirsiniz.
13-17 yaş civarı gençler zaten biz söylemesek de ne olduğunu gayet iyi biliyorlar. Onlara da "Oğlum, bir süredir aramızdaki ilişkinin iyi gitmediğini biliyorsun. Ayrılmaya karar verdik. Ama bundan sonraki hayatımızda kim kiminle nerede kalacak, nerede kiminle yaşayacak gibi konularda karar vermemiz lazım. Ve senin de bu kararları alırken yapacağımız konuşmalara katılmanı istiyoruz. Seni çok seviyoruz. Senin için en uygun yaşam koşullarını oluşturmak istiyoruz." Şeklinde izah edebilirsiniz.
5. Ayrılma kararını açıklarken ilişkide yaralanmış kişi olarak konuşma yapmayın. "Ahh yavrum, baban başka birine aşık olmuş, bu durumda onunla daha fazla evli kalamam." veya buna benzer yorumlara girmeyin. Çocuk için gerekçe değil, netice önemlidir. Karşı tarafa olan öfkenizi yansıtmadan, sadece ayrılık kararı açıklayın. Aksi halde çocuğunuzu taraf tutmaya itersiniz ki, çocuk hangi tarafı tutarsa tutsun, diğer tarafa haksızlık yaptığını zannetmeye başlar ve zaman içinde depresyona girebilir. Ne yapın edin ama çocuğunuzu ayrılma kararınızın tarafı haline getirmeyin!
6. Ayrılma kararını söylerken onun duygusal konforunun bozulmayacağını dile getirin.
Çocuklar hep emniyette olmak isterler. Şartlar ne olursa olsun anne/babalarının onları koruyacağını hissetmek isterler.
Duygusal konfor = "Çocuğun sevildiğiniz +özlendiğini +terk edilmediğini +şartlar ne olursa olsun anne babası tarafından hep korunacağını" bilmesidir.
"Annen seni çok seviyor, baban da seni çok seviyor, biz hayattayken seni kimse üzemez!" mesajını vermelisiniz.
7. Ayrılma kararınızın açıklanmasından sonra gelecek sorulara hazırlıklı olun. Çocuklar ayrılma kararını duyunca kendi yaş ve ihtiyaçlarına göre ters gideceğinden korktukları durumlar için sorular sıralayabilirler. Örneğin her gece çocuğa kitap okuyan kişi babaysa ve boşandıktan sonra çocuk anneyle kalacaksa "Ama ben annemle kalınca, bana gece uyurken kim kitap okuyacak?" diye kendince endişeli bir soru sorabilir. Bu durumda anne; "Tatlı kızım benim, ben okuyacağım, hem de aynen babanın okuduğu gibi çok tatlı okuyacağım hiç merak etme. İstersen babanla buluştuğunuz zamanlarda baban da sana kitap okuyabilir." diyebilirsiniz.
Veya "Ee hafta sonu antrenman çıkışlarında beni kim alacak?" diye soran ergene "Tabii ki baban seni almaya devam edecek, hem antrenman çıkışında birlikte takılır gezersiniz..." diyebilirsiniz.
...
Gönül ister ki kimse ayrılmasın... insanlar mutlu evliliklerinde, huzur dolu ortamlarında gül gibi yaşayıp gitsin... ama olmuyor işte!
Bazen iki kişi aynı evdeyse mutlu oluyor, bazen ayrıldıklarında mutlu oluyor.
İlk aklıma gelenleri yazdım. Eksik kalanlar için soru sormaya devam edebilirsiniz...
Sevgiler...
Mehtap KAYAOĞLU - Haber 7

Çevrimdışı bombom12

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 384
  • 1.128
  • 384
  • 1.128
# 23 Ara 2012 21:45:15
Boşanmış aieleye çocuğunu da Allah merhamet etsin, zor bir durum.

Çevrimdışı eylulada1

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.164
  • 47.317
  • 4.164
  • 47.317
# 23 Ara 2012 22:08:11
Sınıfımda 5 tane resmi,2 tane gayri resmi parçalanmış aile çocuğu var.7 öğrencimden 3 tanesi ilaç destekli psikolojik tedavi görüyor.
Daha önce mezun ettiğim 44 öğrencimin 20 tanesinin anne babası ya boşanmış ya da ayrı yaşıyordu.Eski sınıfımla kıyaslayınca şükür diyorum.
Bu çocukların her zaman bir yönü ağır basıyor,Ya çok yaramaz,ya hırçın,ya da çok duygusal.Kimisi içine çok kapanık,dalgın.Bir sınıfta bu sayı fazlalaştıkça,sınıfın düzeninin oturtabilmek de bir o kadar zor oluyor...Başarı kısmı ise sürekli değişiyor.
 Sınıf genelinde bir duyuru yapacağımda;ailelerinize söyleyin,anne ya da babanızla konuşun şeklinde söylüyorum.Gerekli gördüğüm zaman rehber öğretmene yönlendiriyorum..Zor ama hayatın gerçekleri...

Çevrimdışı HASAN YİĞİT

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 24 Ara 2012 09:46:46
Hele,hele çocuklar olduktan sonraki boşanmalar içimi acıyıtor.İnsanlar çocuklardan sonra zorda olsa bazı şeylere katlanmaya çalışmalı.

Çevrimdışı nailcan

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 44
  • 85
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 44
  • 85
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 24 Ara 2012 09:50:50
Yıllar önce benim başımda da aynı durum vardı. 45 kişilik sınıfın çoğu sıkıntılıydı. Resmi anlamda 2 boşanmış aile çocuğu, 1 tanede babası vefat etmiş bir öğrencim vardı.

İlk yaptığım şey velilerle ayrı ayrı görüşmek oldu. Ailesi boşanmış olan çocuklar anneleri ile kalıyorlardı. Ve ben daha çok onlarla iletişime geçiyordum. Annelerden aldığım bilgiler doğrultusunda anladımki o çocuklar baba eksikliğini hissetmesinler diye ne istedilerse yapılmış. 2 annede bunu açık açık söylüyordu. Hal böyle olunca çocuklarda ciddi anlamda bir davranış sorunu boy gösteriyordu.
Çocuk zaten duygusal anlamda yoksun babadan. Birde eksiklik yaşamasın diye vay efendim ne istediyse yap. Ben uğraştım durdum yıllarca o  çocuklarla. Erkek olan çok ciddi boyutta terbiyesizlikler yapmaya başlamıştı. Kız ise yaşıtlarından çok çok önce ergenliğe girecek pozisyona gelmişti.
Benim bu öğrencilerimde hiçbir zaman içe kapanıklık durumu olmadı. Haddinden fazla dışa dönüktüler bu yüzden durumlarını kullanmaya başlamışlardı. Ben hiçbir zaman özel ilgi göstermedim. Ama normal bir çocuk gibi de değerlendirmedim. En nihayetinde bir çocuk ve duygusal hezeyan yaşamakta.
Öğrencilerinizin durumuna bakın öğretmenim. Ve sakın onlara acıyan gözlerle bakmayın. Bunu çok çabuk hissediyorlar. Ben bunu onların ağzından çok duydum. Ben yapmadım ama başkalarının yaptığını duydum.

Siz açık olarak durumlarını buraya yazın öğretmenim. Biz size destek verelim elimizden geldiğince.

Çevrimdışı A_Lev2007

  • Uzman Üye
  • *****
  • 815
  • 1.122
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 815
  • 1.122
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 24 Ara 2012 10:29:00
34 kişilik sınıfımda 2 tane öğrencimin annesi vefat etti.4 tanesinin anne babaları resmi olarak boşanmış durumdalar.4 öğrencimin de anne-babaları evi terkeden,çocuğu alıp başkalarının yanına sığınan aileler.Bazen nasıl hitap edeceğimi,nasıl kelimeler kullanacağımı şaşırıyorum.

Çevrimdışı mahmutkara2142

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.472
  • 5.286
  • Müdür Yetkili
  • 1.472
  • 5.286
  • Müdür Yetkili
# 16 Oca 2013 07:20:12
zor bir durum.

Çevrimdışı saraY0655

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 226
  • 255
  • 226
  • 255
# 16 Oca 2013 08:55:37
ben de eşimle sancılı bi dönem geçiryorum kızıma da yansıtmadığımı düşünüyordum  ta ki 8'e giden akıllı hanım hanımcık kızımın  dün bi arkadaşıyla saç saça gimesinden sonra bu boşanma fkrimi bi süre açığa aldım...

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK