Bugün Emekli Ol Deseler...

o hocamın ellerinden öperim.ver öğretmene 2 bin tl emekli olsun.ben kafami çalıştırdım daha bekar iken 200 bin tl değerinde evim de var 25 bin tl değerinde arabam da var tatile de çıkarım.şu an istediğim reklam ajansında calisabilirim ek iş yapmasaydım bunlar olmazdi.
o hocam ne yapsin

bence zamanıı gelince emekli olunmalı tamam ücret yarı yarıya azalıyor ama yenilere de yol vermek lazım bence hepimiz biliyoruz ki genç bir vücut ve sağlam bir kafa gerektiriyor mesleğimiz bir örnek vermek istiyorum ben ilkokuldan mezun olalı tam 23 yıl oldu ilkokuldayken bi öğretmenim vardı o zaman da aynı duruyordu 23 yıl sonra da aynı duruyor hiç mi yaşlanmaz bi insan ve 23 yıldır aynı okulda çalışıyor gerisini siz düşünün artık bunları görünce de insan isyan etmeden duramıyr

hocam teyzemle eniştem emekli olmadı çocukları Boğaziçin'de  okuyor diye çocukları bu sene mezun olunca direk emekli olmak için dilekçelerini vermişler.kuzenime aylık 2 buçuk milyar gönderiyorlarmış emekli olsak nasıl okutacaktık diyorlar.emekli olduğunda maaş çok düşmese bir sürü insan emekli olur ama maalesef ülkemiz için bu durum söz konusu değil.

34 yıl 7 ay hizmetim var.23haziranda emekli dilekçemi verdim.15 temmuzda milli eğitimden ilişiğimi kestim.O gündür bu gündür emekli sandığından ses çıkmadı ben Ankara'yım.İşlemlerim bu kadar uzadı.Emeklilik dilekçesini geri almam için çok ısrarlı olundu ama ben mesleğimin zirvesinde iken bırakmayı tercih ettim.Bu yıl birinci sınıfları okuttum.Velilerin tercihinden oluşan bir sınıfım vardı.Bilmiş cahil bir veli beni 147 'e şikayet etti. Hem de benim çocuğum yaşında bir kişi tarafından şikayet edilmeyi kabullenemedim.Günlerce ricacılar kapımı aşındırdı.Benimde bir gururum var dedim ve ayrıldım.Şimdi yerime bir öğretmen atamışlar bakalım onunla ne yapacaklar.Kısacası öğretmenlik mesleği artık o kadar zorlaştı ki,velilerin cirit attığı bir eğitim sistemi olamaz.

çok haklisiniz hocam.ben de 15 sene köylerde çalıştıktan sonra hedefimi Kanadaya yönelttim.

34 yıl 7 ay hizmetim var.23haziranda emekli dilekçemi verdim.15 temmuzda milli eğitimden ilişiğimi kestim.O gündür bu gündür emekli sandığından ses çıkmadı ben Ankara'yım.İşlemlerim bu kadar uzadı.Emeklilik dilekçesini geri almam için çok ısrarlı olundu ama ben mesleğimin zirvesinde iken bırakmayı tercih ettim.Bu yıl birinci sınıfları okuttum.Velilerin tercihinden oluşan bir sınıfım vardı.Bilmiş cahil bir veli beni 147 'e şikayet etti. Hem de benim çocuğum yaşında bir kişi tarafından şikayet edilmeyi kabullenemedim.Günlerce ricacılar kapımı aşındırdı.Benimde bir gururum var dedim ve ayrıldım.Şimdi yerime bir öğretmen atamışlar bakalım onunla ne yapacaklar.Kısacası öğretmenlik mesleği artık o kadar zorlaştı ki,velilerin cirit attığı bir eğitim sistemi olamaz.

Sizin gibi öğretmenlerimizin değerini bilmiyoruz.Yeni nesil ise herseyi kolay harcıyor..Sizlerden öğreneceğimiz çok şey var...ama herbiriniz teker teker gidiyorsunuz...Ben 18 yıllık öğretmenim ama 25 yıllık çalışma hayatım var.Öğretmenlikte tümü öğrendiklerimi sizin gibi başöğretmenlerimden öğrendim.Sizi saygıyla selamlıyorum..Yeni yaşamınızda herşeyin gönlünüzde olmasını diliyorum

Bugün deseler ayrılırım..okullar olmuş dönmedoplap...

anca müfredat değiştir, yönetmelik değiştir öğretmene mutluluk ve yatırım yok. ya sabır...

bence zamanıı gelince emekli olunmalı tamam ücret yarı yarıya azalıyor ama yenilere de yol vermek lazım bence hepimiz biliyoruz ki genç bir vücut ve sağlam bir kafa gerektiriyor mesleğimiz bir örnek vermek istiyorum ben ilkokuldan mezun olalı tam 23 yıl oldu ilkokuldayken bi öğretmenim vardı o zaman da aynı duruyordu 23 yıl sonra da aynı duruyor hiç mi yaşlanmaz bi insan ve 23 yıldır aynı okulda çalışıyor gerisini siz düşünün artık bunları görünce de insan isyan etmeden duramıyr

Kaç yıllık öğretmensiniz bilmiyorum ama tabir yerinde ise biraz "Büyük konuşmuşsunuz" gibi geldi bana. Evli olduğunuzu, çoluk çocuk sahibi olup olmadığınızı bilmiyorum ama biraz durun bakalım ..
Hayatta neler oluyor, neler olacak, nelerle karşılaşacağız, nelerle karşılaşacaksınız? Hayatta hiçbir şeyin  garantisi yok biliyorsunuz. Gün ola harman ola sayın hocam..
Bakarsınız sizin söyledikleriniz bir gün gelir size de söylenir.Onu bile garantisi yok.
Bir de ayrıca herkesi kendi hayatınız gibi değerlendirmeyin. İnsanlar farklı, farklı. Hayatları yaşadıkları her şey farklı. Bakın ne güzel söylemişler "Gençliğini bilmediğiniz adamın yaşlılığına gülmeyin." Keyfi emekli olmayanları söylemiyorum ama olamayanları biraz araştırın isterim.Çocuğunun atanamamasının sebeplerinden birininde kendi babası olduğunu bilmesi hem o babayı hem o babanın çocuğunu  mutlu mu eder zannediyorsunuz?

Saygılar.

anladığım kadarıyla yanlış  annlaşılmışım verdiğim örneğe dikkat edin lütfen yıllardır bu meslekte olmasına rağmen hiç değişmediğini yaşlanmadığını ve yıpranmadığını söylüyorum bu meslekte biz öğretmenler tabiri caizse mum gibi eriyoruz bence bu işi layıkıyla yapanlar bi şeyler öğretebilmek için kendini tüketiyor ve 20 sene sonra baktığında yüzündeki çizgiler nasıl emek ve çaba harcadığını gösteriyor yaşam şartları çoluk çocuk bunlar ayrı konular diğer mesleklerde çalışanlar için de geçerli bunlar ama biz öğretmenlikten bahsediyoruz biz masa başı iş yapıp kağıtla evrakla uğraşmıyoruz biz insan yetiştiriyoruz geleceği inşa ediyoruz ve tek bir çürük tuğla bile koymaya hakkımızın olmadığını düşünüyorum daha 4 yıllık öğretmenim 2 çocuğum var ve onların geleceği için sağlam duvarlar örmeye çalışıyorum eğitim sistemi kötü hayat şartları zor ama ben ÖĞRETMENİM ve bir sürü dikilmiş fidanlarım var
benden de saygılar...

Öğretmenin hiç yıpranmadığını söylemek haksızlık olur.O öğrencilere öyle kucak açıyoruz ki kendi evlatlarımıza yapmadığımızı yapıyoruz.Kendi adıma söylüyorum.Büyük oğlum bana mesleğe başladığında  başkalarının çocuğuna  gösterdiğin ilgi,sevgi ve şefkati en önemlisi de sabrı bizden esirgedin demişti.Çok zoruma gitmişti şu an haklı olduğunu biliyorum ve diğer oğlumla ilgilenebilmek için emekli oluyorum.Bulunduğunuz yer dışında bir çocuğu üniversitede okutmak kolay mı?Bu nedenle bir öğretmen zamanı geldiği için emekli olmuyorsa olamıyorsa mutlaka bir nedeni vardır.

Daha yapacaklarım,ideallerim,paylaşacak çok sevgim var.Çok erken daha çok.....

meslekte on yılı doldurmadan ayrılmak istenir de sonrası zor..

Mesleğimin ilk birinci yılımda 4 yıllık öğretmeni gördüğümde vayyy beee dedim öğretmenevinde.Sonra ben 9 senelik öğretmen oldum köyden köye çalış çabala kendin tükeniyorsun memlekete bir gidiyorsun ilkokul mezunu ev de almış araba da almış çoluk çocuğa karışmış.Şu anda 15 senelik öğretmenim memleketimdeyim artık mebin değil kendi hayallerimin peşinden gidiyorum çok mutluyum.
Bence çok da hayal kurmayın.Öğretmenliğin politikası yanlış temellerin üzerinde kurulmuş biz de sıradan piyonlarız.Siz hayaller kurarken bir bakacaksınız günün birinde 20 senelik öğretmen olmuşsunuz devlet okula mektup yollayacak resen emekliliğe sevk edildiniz diye.Siz diyeceksiniz ki:durum daha ben ev alacağım doktora yapacağım arabamı yenileyeceğim çocuğum atanamadı işe girmedi.

Ankara iliçinde puanları gördünüz mü her yer merkez ve 39,59,70, 112 puanlarla yeniler yer değiştiriyor.Benim 250 puanım var her sene hacettepede yüksek  lisansı kazanıyorum akşamları derse gitmem lazım ama ben Ankarada çalışamıyorum niye Ankara dolu.Adalet mi bu?15 sene Ankarada çalışsaydım çoktan bakanlıkta odam olurdu.

Anca öğretmeni rahatsız et.Ver adam gibi emekli maaşı.
ğretmenlere uygulanacak rotasyonun kanuni alt yapısını düzenleyen, torba kanunun 98. maddesi, Meclis Genel Kurulunda dün kabul edildi.

Kabul edilen madde şu şekildedir:

"Öğretmenlerin hizmet sürelerine ve/veya isteğe bağlı il içi veya il dışı yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir."

Bu madde, torba kanunun Resmi Gazetede yayımlanması ile birlikte yürürlüğe girecek. Kanun yürürlüğe girdikten sonra uygulamanın nasıl olacağı yönetmelik ile belirlenecek.