Bugün Hayat Sana Ne Öğretti?

Ne çok yoruyoruz kendimizi...

Eli cimri olanın,yüreği- dili de cimriymiş..

Şenn Arap dahilerinden biridir. Kendisi gibi akıllı bir hanım bulmak için seyahata çıkar. Yolda karşılaştığı bir bedevi ile arkadaş olur. Arkadaşına, ya sen beni taşı, ya ben seni, der. Arkadaşı çıkışır:
-Bey hey cahil, sen de atlısın, ben de. Neden birbirimizi taşıyalım!
Biraz ilerleyip köye yaklaştıklarında, Şenn biçilmiş ekinleri görünce tekrar sorar:
-Bu ekinler yenmiş midir, yenmemiş midir?"
Bu soru karşısında adam iyice sinirlenir:
-Behey cahil! Ekini saplarıyla görürsün de yenip yenmediğini mi sorarsın?
Şenn adama bir şey demez ve köye girerler. Köyde bir cenazeye rastlarlar. Şenn yine duramaz ve sorar:
-Şu tabutun içindeki ölü müdür, diri midir?
Adam öfkeyle yüzünü çevirir ve
 -Ben senin kadar cahil ve tuhaf bir adam görmedim!
diye çıkışır ve Şenn'den ayrılmak ister. Şenn'in ısrarıyla adamın evinde misafir olur.
Adamın "Tabaka" adında bir kızı vardır. Kız babasına misafirinin kim olduğunu sorunca adam onun sorduğu soruları anlatır ve cahil biri olduğunu söyler. Tabaka hemen soruları anlar ve babasına dönerek;
-Baba, o adam tuhaf değil.İlk soruda Ya sen bir hikaye anlat ya ben anlatayım. Böylece yolculuk daha çabuk bitsin demiş. İkinci soruda ekinlerin satılıp satılmadığını sormuş. Üçüncü soruda da mevtanın adını yaşatacak bir eser veya hayırlı evlad bırakıp bırakmadığını sormuş.
Kızından soruların hakikatını öğrenen adam Şenn'in yanına varır ve ona kızından duyduklarını anlatır.Şenn, bunları nereden öğrendiğini sorar. Kızından öğrendiğini söyleyince adama kızıyla evlenmek istediğini söyler. Böylece de Şenn ferasetine uygun eşini bulmuş olur.
Çevre halkı da bu evlilik karşısında, “Vafeka şenn tabaka”, yani “Kap kapağına uygun düştü” der.Çünkü “Şenn” su kabı, “Tabaka” ise kapak anlamındadır.Türkçe’mizde ise bu söz, “Tencere yuvarlanmış, kapağını bulmuş” atasözüne dönüşmüştür.

O hâlde tencere yuvarlandığında, töre gereği mutlaka kapağını bulur!

Birine guvenebilmek ne büyük nimet...

      İş ahlâkı diye bir kavram var ve özünde insan hakları olsa gerek.
      Şimdiki iş tutumunda ise ne kadar kazandığın önem arz ediyor. Nasıl kazandığın değil.
      Sözgelimi inşaat sektöründe parası alınan bir iş aksatılıp, fazla kazanma hırsıyla alınan yeni iş yapılıyor.
       İnsanoğlu yaşadığı hayatın hesabını vermeyecek olsaydı; hayat çok anlamsız olurdu.

Kendi gelişimine zaman ayır .

Biz böyle değildik...

Okul dışında hep beraber  buluşmak müthiş iyi geldiiiii....
Meğer hepimiz de ne eğlenceli insanlarmışız....
Hepimiz yeni insanlarla tanıştık gibi olduk.😉😉

   Size haksızlık yapan birine, bunu söylemenin ve duyduğunuz rahatsızlığı ifade etmenin ne kadar kolay olduğunu.
Önemli olan haklı olmak ve dozajında tepki göstermek.

 

   Size haksızlık yapan birine, bunu söylemenin ve duyduğunuz rahatsızlığı ifade etmenin ne kadar kolay olduğunu.
Önemli olan haklı olmak ve dozajında tepki göstermek.

Ben yapmıyorum artık sayın hocam.Çok denedim,yaptığı haksızlığı dile getirdiğinizde,karşınızdaki insanın tepkisi, üzülmek yerine gözlerinin mutluluktan parlaması oluyor.

İnsanlar değişmeye başlamışlarsa ya çok yorulmuşlardır,ya çok ilgisiz kalmışlardır..

Sen insanlar üzülmesin kırılmasın diye her istediklerine eyvallah dersin.
Ama aynı insanlar, senin defalarca kırmızı çizgim dediğin konularda seni mağdur ederler...
İnsanlar bazen çok acımasız ve ben merkezcil 😔

Sen insanlar üzülmesin kırılmasın diye her istediklerine eyvallah dersin.
Ama aynı insanlar, senin defalarca kırmızı çizgim dediğin konularda seni mağdur ederler...
İnsanlar bazen çok acımasız ve ben merkezcil 😔

    Maalesef sayın hocam. Hayat sınavı dediğimiz olay bu ama yine de dozajında tepki vermek rahatlatır insanı ya da birileriyle paylaşmak.

Pişmanlıklar yüreğimize azap olarak yeter...

İnsan hayatı bir ezan ve bir namaz arası kadar.Doğduğunda kulağına ezan okunur, öldüğünde ardından namazı kılınır.Hepsi bu kadar...

(Alıntı)