Hocam sormayın aynı durum bizim başımızda da var.Bizim yukarıda polis oturuyor.2 tane çocuğu var.Gece gündüz gürültüleri bitmiyor.Kahkaha sesleri,tokat sesleri,bağırışlar,pat pat koşturmalar ne ararsanız var.Birinde akşamın 11'inde ben gittim.Kocası işteymiş.Dedim böyle böyle.En son eşim gitti.Karısı kimse karışamaz demiş .Ev benim ne istersem yaparım.(Ki eşimle sürekli görüşüyorlar)İnanın yazın gecenin birinde ikisinde bile uykumuzdan uyandık.
Hangimizinki daha beter bilmiyorum ama biz gece 2'den önce uyuyamıyoruz desem...Önce onların patırtılarının, gitar-saz resitallerinin, düğün varmışçasına ağırlanan misafir tantanalarının ve daha bilimum gürültü çeşitlerinin(eziyetlerinin) bitmesini bekliyoruz. Kemal Sunal'ın filmindeki gibi gecenin bir yarısı aniden yukarıdan halter bırakılmışçasına şiddetli sesler...İnsanın sinir sistemi harap oluyor. Nasıl cinnet getiriliyormuş anlıyorum. Neyse ki öğlenciyiz yoksa 3-4 saat uykuyla okul hayatımız da rezil olacaktı.
İnsanın tek rahat edeceği, huzur bulacağı yer evidir derler ama ben okulda daha huzurluyum arkadaş.