Bugün Yeni Bir Şey Öğrendim

Çevrimdışı özlemin

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.437
  • 3.969
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.437
  • 3.969
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 12 Eki 2011 18:18:54
Belli bir yaşa ve yere gelseler de ,öğretmen olsalar da çocukça davranan arkadaşlar olduğunu öğrendim.Onlar da eğitimhaneye üye olup paylaşım ne demekmiş görsünler bence.İyi ki eğitimhane de böyle çocukça şeyler yok.Gerçekten aile eğitimhane.

Çevrimdışı mavimavi31

  • Uzman Üye
  • *****
  • 694
  • 1.487
  • 694
  • 1.487
# 15 Eki 2011 17:23:16
dinazor-> yanlış ----  dinozor-> doğru  yazımmış yeni öğrendim ::)

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.264
  • 16.905
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.264
  • 16.905
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 15 Eki 2011 17:47:08
 Toplantıya gideceğim. Baktım geç kalma ihtimalim var, bindim bir taksiye, muh...abbetçi bir arkadaş. O anlatıyor ben dinliyorum. Tam işyerinin önüne geldik. Ankara'da Bakanlıklar. Diyelim ki, taksi parası 9.75 TL tuttu, ben 10 TL uzattım. Hani hepimizin yaşadığı sahne vardır ya,... taksici üstünü arıyormuş gibi yapar, siz de para üstünü alabilmek için bir ayak dışarıda, inmemek için debelenirsiniz. Tam o sahne olacak. Şoför, para üstü varmı diye aranmaya başladı...

- "Üstü kalsın kardeşim" dedim.

Döndü bana doğru:

... - "Vaktin varmı ağabey ?" dedi.

- "Evet" dedim (tek ayağım hala dışarıda)

Dörtlülere bastı, trafik dört şerit akıyor, indi araçtan. Önde bir büfe var. Gitti oraya, bir şeyler konuşup geldi. Bana 25 krş uzattı. Belli ki para bozdurmuş.

- "Birader" dedim,"9.75 değil,10.50 yazsa ister miydin 50 krş. benden?"

- "Ne alacağım ağabey 50 krş.u!"

- "Peki, niye gittin 25 krş. için o kadar uğraştın. Üstü kalsın demiştim."

Döndü bana, attı kolunu arkaya:

- "Vaktin varmı ağabey?"

- "Var."

- "Çek kapıyı o zaman."

Muhabbetçi bir taksici ile karşı karşıyayız...

5 dk. konuştuk. İngiltere'de profösüründen, bilmem kiminden eğitimler aldım. O taksicinin 5 dk.da öğrettiklerini, İngiliz hocalar haftalarca verdikleri derslerde öğretemediler:

- "Ağabey biz Keçiören'de 5 kardeşiz. Babam rençberdi, günlük yevmiyeye giderdi; artık inşaat falan bulursa çalışır gelir, o gün iş bulamamışsa, biz eve gelişinden, yüzünden anlardık."

"Durumumuz hiç iyi olmadı. Akşam yer sofrasında yemek yerdik. Yemek bitince babam bize" Durun kalkmayın" derdi. Önce dua ederdik sonra babam bize sofrada konuşma yapardı."

"Aha" dedim, "Bizim meslekten", seminerci...

- "Ne anlatırdı baban?"

- "Hayatta nasıl başarılı olunur?"

" O gün inşaata çağırmazlarsa eve para getiremiyor, sonra çocuklara hayatta başarı teknikleri anlatıyor."

- "Babam işe gidince büyük ağabeyimiz onu taklit ederdi, delik bir çorapla pantolonun ceplerini çıkarır, dört kardeşi karşısına alıp "Dürüst olun, evinize haram lokma sokmayın" diye anlatırken, biz de gülerdik. Annem kızardı,"Babanızla alay etmeyin. O, hem dürüst hem de çalışkandır" derdi. Yan evde iki kardeş var, onların babası zengin. Babaları birahane işletiyor, ama adamda her numara vardı, kumar falan oynatırdı. Bizim yeni hiç bir şeyimiz olmadı, hep o ikisinin eskilerini kullandık. O amca mahalleden geçerken biz 5 kardeş ayağa kalkardık, çünkü bize bahşiş verirdi. Babam eve gelince ayağa kalkmazdık. Çünkü hediye, para falan hak getire. Ağabey biz babamı kaybettik. Altı ay içinde yandaki baba da öldü. Yandaki baba iki çocuğa 5 katlı bir apartman, işleyen birahane, dövizler ve araziler bıraktı. Bizim baba ne bıraktı biliyor musunuz?"

- "Ne bıraktı?"

- "Bakkal veresiyesi ve konuşmalarını bıraktı : "Evladım işinizi dürüst yapın, hakkınız olmayan parayı almayın..." Falan filan...

"Ağabey, aradan 15 yıl geçti…"

"Diğer babanın 2 oğlu şu anda cezaevindeler, ne ev kaldı ne birahane. Ailesi dağıldı.”

“Biz 5 kardeş, beşimizin Keçiören de taksi durağında birer taksisi var. Hepimizin birer ailesi, çoluk çocuğu, hepimizin birer dairesi var."

"Geçenlerde büyük ağabeyimiz bizi topladı ve dedi ki :

- "Asıl mirası bizim baba bırakmış."

"Hepimiz ağladık. 5 kardeş taksiciliğe başladığımızdan beri, taksimetrenin yazmadığı 10 krş’u evimize sokmadık. Her şeyimiz var Allah'a şükür."

Çok duygulandım, veda ettim. Tam ineceğim:

- "Dur ağabey, asıl bomba şimdi!"

- "Nedir bomban?"

- "Nerede oturuyoruz biliyor musun? O iki kardeşin oturduğu 5 katlı apartmanı biz aldık. 5 kardeş orada oturuyoruz."

Evladınıza ne araba bırakırsınız, ne ev, ne de başka bir miras. Evlada sadece değer kavramları bırakırsınız. Bakın iki baba da evlatlarına değer kavramları bırakmışlar.

Bir Babanın En Güzel Mirası AHLAK'tır...


Babamın söylediklerinin ne kadar iyi şeyler olduğunu öğrendim...
Babamın kıymetini daha iyi anladım,Allah onu başımızdan eksik etmesin...

Çevrimdışı çatalca

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 101
  • 146
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 101
  • 146
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 15 Eki 2011 19:06:58
ahmet şerif izgören gerçekten muhteşem bir insan... çok faydalı tespitleri var

Çevrimdışı mavi ada ılgını

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.970
  • 8.709
  • 1.970
  • 8.709
# 15 Eki 2011 22:14:32
bazı idarecilere hiç güvenilmemesi gerektiğini öğrendim öfke doluyum ama sabrediyorum

Çevrimdışı f.c.k

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 258
  • 309
  • 258
  • 309
# 16 Eki 2011 01:16:15
Kimseden hiçbir şey ama hiçbir şey beklememeyi öğrendim...

Çevrimdışı mahmud

  • Uzman Üye
  • *****
  • 312
  • 796
  • 312
  • 796
# 16 Eki 2011 13:08:09
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Kimseden hiçbir şey ama hiçbir şey beklememeyi öğrendim...

Beklenti ne kadarsa hayal kırıklığı o kadar fazla oluyor.

Çevrimdışı thefalcon

  • Uzman Üye
  • *****
  • 260
  • 1.109
  • 260
  • 1.109
# 18 Eki 2011 23:36:32
Eşimden sorumlu muyum?

Günümüzün en büyük sorunlarından biridir karı-kocanın dindarlık ortak paydasında buluşamamaları. Birçok nedeni var bunun.

Birincisi dindarlık algısı. Karı kocanın evlenmeden önce sahip olduğu farklı bilgi birikimleri, farklı dini ve kültürel çevrede yetişmiş olmaları en önde gelen sebeplerden biri. Bu durum, ister istemez hayat stili ve dünya görüşüne yansıyor. Dolayısıyla din algısındaki bu farklılık, dindarlığa yani dini değerleri kabul ve tatbikte kendini gösteriyor. Birisinin dini dediğine diğeri kültürel diyor; birisinin günah dediğine diğeri sevap demese de en azından günah değil diyor ve zamanla bu farklılıklar çatışmaya dönüşüyor. İkinci sebep; evlilik sonrası eşlerden birinin dindar bir çizgiye kayması. Bu aşamada en çok duyduğumuz "Benim evlendiğim adam/kadın bu değil!" sözleri oluyor. Haksız mı bunu diyen? Elbette değil. Pekala problem ne o zaman? Çiftin Müslüman olduğu bu yapıda varsın eşlerden biri diğerine nisbetle daha dindar bir hayat sürsün! Hayır, öyle olmuyor ve öyle düşünülmüyor. Çünkü ya dindarlığı tercih eden eş, eşine baskı yapıyor ya da yerinde sabit kalan eş, dindar eşinin hiçbir baskısına maruz kalmamasına rağmen o ölçüde dindar olamadığı için eziklik hissi duyuyor, psikolojik açıdan bambaşka bir kulvarda kendisini buluyor. Daha başka sebepler de sıralanabilir. Gelelim dindar eşin sorusuna: "Eşimi seviyorum, mutluyum, çocuklarım var, boşanmayı hiç düşünmedim ve düşünmüyorum ama eşimin dinimize göre caiz olmayan şu şu davranışlarından dolayı hem rahatsızım hem de ahirette sorumlu olacağımı söylüyorlar. Doğru mu?"

İki ayrı açıdan bakılarak cevap geliştirilebilir bu soruya. Birincisi; eşler tabii ki birbirlerinin yaptıklarından dolayı hem birbirlerine hem aile fertlerine hem topluma hem de Allah'a karşı sorumludur. Bu sorumluluk dini, hukuki ve ahlaki kaidelerle kayıt altına alınmıştır. Efendimiz'in (sas) "Hepiniz bir çobansınız." teşbihi ile belirttiği hadiste "Hepiniz güttüğünüzden mesulsünüz." beyanı, bu tesbiti temellendiren dini bir delildir. Anne-babanın çocuğuna, çocuğun anne-babasına karşı sorumluluklarının anlatıldığı nice ayet ve hadisler vardır. Bu zaviyeden bakınca sorunun cevabı net: sorumlusunuz. İkincisi ise -ki sorumlusunuz beyanının ölçü ve sınırını belirtmektedir- insanların din seçiminden dindarlık seviyesine kadar özgürlükleri, ferdi tercihlerinin nerede durduğunun bilinmesidir. Herkesin bildiği gibi Müslüman bir ailede doğmuş ve anne-babanın, çevrenin, eğitimin destekleri ile Müslüman olmuş olabiliriz. Ama dini tercihte esas olan özgür iradedir. İnsan akıl-baliğ olduktan sonra kendi din tercihini kendi özgür iradesi ile yapacak ve yaptığı bu tercihin neticesini hem dünyevî hem de uhrevi olarak görecektir. Burada pozisyona göre değişen sorumluluklara sahip kişilere düşen görev, onun özgür iradesini elinden almaksızın, baskı ve zorlama yapmaksızın hak ve hakikatin tercümanlığını yapmaktan ibarettir. Çünkü baskı ve zorlama "dinde zorlama yoktur" ayeti ile yasak olduğu gibi, aynı zamanda zorlama, münafık üretmekten başka bir işe yaramaz. Sorumlu kişiler peygamberlerin tebliğ misyonu ile neredeyse bire bir örtüşen bu keyfiyete göre amel etmek mecburiyetindedirler. Karı koca örneklemesinde eşin söylenenleri kabullenmemesi, kendi doğrularında sabit kadem kalması eğer ortak paydaların azalmasına ve geçimsizliğe sebebiyet veriyorsa o zaman boşanma dahil başka alternatifler müzakere masasına konulur. Diyeceğiniz sadece bundan ibaret mi diyebilirsiniz? Hayır; dua derim. Muzdarip bir sine ile, girmiş olduğunuz hak ve hakikat yolunda sevdiğiniz, mutluyum ve boşanmak istemiyorum dediğiniz eşiniz için yana-yakıla ısrarla dua etmenizi öneririm.
Unutmayın "Kalbler Allah'ın elindedir. İstediği yöne cevirir" ve Allah muzdarip sinelerin duasını her daim kabul eder.

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 19 Eki 2011 23:06:41
Bir şeylerin değişmesi için önce kendimizin değişmesi gerektiğini öğrendim.

Çevrimdışı aslı_80

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
# 21 Eki 2011 14:11:22
Bazıları konuşur,bazıları yapar.

Çevrimdışı tuaana

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.852
  • 3.979
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.852
  • 3.979
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 21 Eki 2011 23:56:05
çok fazla evham yaptığımı öğrendim

Çevrimdışı zynpm

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 208
  • 373
  • 208
  • 373
# 22 Eki 2011 02:29:51
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Toplantıya gideceğim. Baktım geç kalma ihtimalim var, bindim bir taksiye, muh...abbetçi bir arkadaş. O anlatıyor ben dinliyorum.

bir kız çocuğu olarak hiç kimseyi ama kimseyi babam kadar Çok sevemem...   :(

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.396
  • 11.766
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.396
  • 11.766
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 22 Eki 2011 16:58:41
insan 70 yaşına da gelse anne kokusunu unutamıyormuş...

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 16 Kas 2011 20:47:16
Publisher programını kullanmayı öğrendim.
dolayısıyla teknolojinin hızına erişmenin artık zorlaşacağını da ...

Çevrimdışı özis35

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 247
  • 345
  • 247
  • 345
# 17 Kas 2011 10:01:15
çok yorgun olduğumu

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK