Bunu Da Yaptılar Öğretmene Ya Yazıklar Olsun.

BEN YORUMSUZ VERİYORUM,BULUNDUĞUM DÜNYA GÖRÜŞÜ FARKLIDIR BELKİ AMA BU ÖĞRETMENE BUNU YAPAN ZİHNİYETLERİN AMACINI BİLİYORUM.YAZIKLAR OLSUN.ALLAH BİZE SABIR VE GÜÇ VERSİN.
ATATÜRK TİŞÖRTÜ CEZASI!       
Isparta'da bir beden eğitimi öğretmeni öğrencilerine üzerinde Atatürk resmi bulunan tişört giydirdiği ve Cumhuriyet mitinglerine katıldığı gerekçesiyle maaş kesme cezasına çarptırıldı.

Isparta İl Milli Eğitim Müdürü Tacettin Yılmaz'ın bir ilköğretim okulu beden eğitimi öğretmeni Halil İbrahim Özçimen'e öğrencilerine üzerinde Atatürk resmi bulunan tişört giydirdiği gerekçesiyle maaş kesme cezasına çarptırıldığına dair yazı gönderdiği bildirildi.

Alınan bilgiye göre, Tacettin Yılmaz, 19 Kasım 2007 tarihinde Halil İbrahim Özçimen'e gönderdiği yazıda, öğretmen hakkında yapılan soruşturmaya ilişkin raporun ve öğretmenin savunmasının incelendiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı: ''Okul idaresinin haberi olmadan il dışına çıkarak, 13 Mayıs 2007 Pazar günü İzmir'de yapılan Cumhuriyet mitingine katıldığınız, okul idaresinin karşı çıkmasına ve yapılan uyarıyı hiçe sayarak, İzmir'den getirdiğiniz ön yüzünde 'Atatürk', arka yüzünde 'Cumhuriyete sahip çık' yazılı 12 tişörtten 11 tanesinin üzerindeki yazının kapatılarak, okulda kutlanan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarında spor kulübü öğrencilerine giydirdiğiniz sübut bulunmuştur. Bu nedenle 675 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereğince tevhiden 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile tecziye edildiniz.''

ÖĞRETMENİN SAVUNMASI

Öğretmen Halil İbrahim Özçimen, müfettişlere verdiği yazılı savunmasında, İzmir'deki Cumhuriyet mitingine mesai saati dışında ve devlet memuru sıfatıyla değil, Cumhuriyet'in tüm değerlerine sahip çıkmak isteyen bir vatandaş olarak katıldığını bildirdi. Özçimen savunmasında, Cumhuriyet mitinglerine binlerce kamu çalışanının katıldığına değinerek, bu mitinge katılmaktan onur duyduğunu ifade etti. Özçimen savunmasında şu ifadelere de yer verdi:

''Mustafa Kemal Atatürk'ün bütün ilkelerine, Cumhuriyet'e, laikliğe ve bu ülkenin bütünlüğüne karşı yapılmış bütün saldırılarda buna benzer tepkiler vermeye devam edeceğim. İzmir'den getirmiş olduğum 'Atam izindeyiz', 'Atatürk ve Cumhuriyetine sahip çık' yazılı olduğu 12 tişörtü öğrencilerime büyük bir onurla giydirdim. Çünkü ben bir Atatürkçüyüm. Çünkü ben bir Cumhuriyet çocuğuyum ve Anayasamızın bana vermiş olduğu Cumhuriyet'i, Atatürkçülüğü öğretme tavrını 19 Mayıs'ta gerçekleştirmiş oldum.''

İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ'NÜN AÇIKLAMASI

Milli Eğitim Müdürü Tacettin Yılmaz ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, Halil İbrahim Özçimen'in öğrenciler arasında ayrım yaptığını, öğrenciler ve idare karşısında yanlı davrandığını, okul müdürünün yazılı teklifi üzerine müfettiş görevlendirdiğini, müfettiş raporu ve savunma doğrultusunda öğretmene ceza verildiğini söyledi. Soruşturma ve cezanın tebliğ edildiği yazının içeriğini tam olarak hatırlayamadığını anlatan Yılmaz, cezanın öğretmenin il dışına izinsiz çıkmasından ötürü verilmiş olabileceğini bildirdi.
 

inanmıyorum ya şok olmuş durumdayım o mitinglere ben de katıldım olmaz böle birşey ya yazıklar olsun ... bir öğretmene yapılabilecek en son şey bu olsa gerekir bunu da yaptılar ya artık başka birşey demiyorum ben arkadaşlar...

ben bu haberi ilk duyduğumda tam olarak anlayamadığım için Atatürk'e karşı çıkmış o yüzden ceza almış zannetmiştim.ama yanılmışım hem de ne yanılma!!!oysa ki tam tersiymiş olay.öğretmenimiz Atatürk 'ü çok sevdiği ve Cumhuriyete sahip çıktığı için ceza almış.bizler ne yapsak suç olur hale geldi artık.öyle bir meslek grubu haline getirdiler ki ne yapsan yanlış,ne yapsan suç oldu.adım atsan suç yani.sindirmeye çalışıyorlar hepimizi,susturmaya çalışıyorlar.ne kadar rezil ne kadar ayıplanacak bir durum.öğretmen aydın görüşlü,ileri görüşlü olmalı,değerlerimize sahip çıkmalı deniyor ama sahip çıkmaya çalıştığında da böyle oluyor.ne yapmalıyız şaşırdım gerçekten.

ama yazıklar olsun........................ .......

Yazıklar olsun diyorum.Başka da birşey demiyorum.
Ne zaman bazı beyinler ağlarını temizlerse o zaman bazı şeyler yola girer.Umarım...

Arkadaşlar herşey tamam da nedeni ne olursa olsun il dışına izinsiz çıkmanın bir bedeli vardır. Ben de istemediğim birçok şeyi kurallar gereği yapıyorum. Herkes kuralları kendine göre yorumlarsa işin içinden çıkamayız. Uygulamadaki eksikliklerin giderilmesi için hukuki mücadele verilir o ayrı. 

‘TISöRTLERIN PARASINI OKULDAN ALMAYA ÇALISTI’

Özçimen'in Izmir'den getirdigi 12 tisörtün parasini okul aile birliginden almaya çalistigi için ve müdürün izni olmadan ögrencilere giydirdigi için cezalandirildigi savunulan açiklamada söyle denildi:

“Halil Ibrahim Özçimen 13 Mayis'ta Izmir'de katildigi mitingden getirdigi 12 adet tisörtü okul müdürünün izni olmadan ögrencilere giydirdigi, izin verilmemesine ragmen tisörtlerin parasini Okul Aile Birligi'nden almaya çalistigi; bu nedenle hakkinda 657 Sayili Devlet Memurlari Kanunu’nun 125/B-(a) (Kurumlarca belirlenen usul ve esaslarin yerine getirilmesinde kusurlu davranmak) maddesi kapsaminda islem yapilmistir. Okulda isleyen bir sistem oldugu, Ilkögretim Kurumlari Yönetmeligi'nin 60. maddesinde okul müdürlerinin görev taniminin yapildigi, okuldaki tüm isleyis ve uygulamalardan okul müdürünün birinci dereceden sorumlu oldugu, okul müdürünün izni olmadan yaptigi fevri hareketlerle okul müdürünü ögretmenler önünde rencide ettigi, okuldaki tüm ögretmenlerin Atatürkçü ve Cumhuriyet ilkelerine bagli kisiler oldugu, bu konunun tartisilamayacagi kamuoyuna duyurulur.''(alıntıdır)

Bu milleti Atatürkten uzaklaştırmaya çalışanlara ve onu bir öcümüş gibi göstermeye çalışanlara yazıklar olsun.Atatürk'e ve Cumhuriyete sahip çıkmak suçsa , evet ben suçluyum.

yazıklar olsun ne denilebilir ki...

Kurallara uymayı farklı algılıyoruz galiba şule 27 hocam.İl dışına herkes izinsiz çıkmasına karşın neden onlara suç duyurusunda bulunulmuyor öyleyse...
Atatürkçü olmanın , cumhuriyete sahip çıkmanın hiçbir zaman bir  bedeli olamaz.
Kimse Atatürk'ü sevmek zorunda değil  ;ama
Her ne görüşten olursanız olun,lütfen şunu kabul edin ki bugün sahip olduklarımızın  birçoğunu Atatürk' e borçluyuz.
Bu ülke Kurtuluş Savaşında kutuplara bölünerek kazanılmadı.Tek vücut ,tek ruh duygusu.Her ne kadar da Ülkenin toprakları karış karış yabancıya satılsa da bu günlere nasıl gelindiği ve cumhuriyetin değerlerini korumayı görev bilelim.Yoksa mezardaki şehitlerimizin kemikleri sızlayacaktır.

yazıklar olsun. böyle yaparak insanları küstürüyoruz. onları kazanmak yerine böyle davranarak. meslekten soğutuyoruz..

         Dün şiddetle karşı çıkmıştım bu yapılanlara....Yazık demiştim bu ziyniyete sahip insanlara...Akşam  düşündüm de sakin kafayla,  şu geldi aklıma......

         Hatırlarsınız...Bazı balonların üzerinde bayrak var... Bu balonların yerlerde durması ve balonlara tekme atılması sebebiyle, bu kişiler hakkında soruşturma açılmıştı....Sanırım buda böyle birşey olmalı....  Atatürk tişörtlerinin eğitim öğretim sırasında çıkarılıp oraya buraya atılma ihtimali var... Cezayı verenler acaba benim düşündüğümü düşündü de mi verdiler diye düşündüm şimdi....

         Gerçi şimdi altta okudum ki , tişörtlerin parası okul aile birliğinden alınmak istendi falan diyor....Olabilir....Ama ilk gelen tebligatta okul aile birliğinden hiç söz edilmemişti...Buda nerden çıktı şimdi....

         Ama yinede ceza verenlerin yaptığı çok ayıp.....İdari işlere birşey diyemem, herkes sorumluluğunu bilmeli.....

Çok mu iyi görüyorum, ya da gördüğümü mü sanıyorum,anlayamadım!

Hep değerlerimizle bölünüyoruz gibi geliyor bana. Ya da ustalıkla bölüyorlar bizi.

Dikkat edin Atatürk ilkelerine.

Milliyetçilik-Devrimcilik.

İkisi de Atatürk ilkelerinde var ve milliyetçilere faşist denmiş, devrimcilere kominist.
Halbu ki ikisi de değerimiz.
Yıllarca gençler, Atatürk ilkesi olduğunu umursamadan birbirlerini yemişler.

Laiklik-Dindarlık.

İnanın bunun altından da bir şey çıkacak zamanla.Ve yine birliğimizi, bütünlüğümüzü zedeleyecek durumlar oluşacak.

Türkiye 'yi bir kutuplaşmaya daha götürmeye çalışıyor insanlar.Kimisi biliyor.Kimisi bilmeden alet oluyor.

İşin garip tarafı, hep hassas noktalarımızı kullanarak, değerlerimizi silah yaparak bölüyorlar bizi.


Zamanında Alevi-Sünni,Kürt-Türk senaryoları da uygulanmaya çalışıldı ve bu ülke çok zarar gördü.Halklar birbirlerine düşman oldular.
Al sana Halkçılık ilken denir gibi.

Biz değerlerimizi iyi anlamalıyız, irdelemeyiz ki, bu tür çetrefilli konularda uyanık olmalıyız.

Sanki , yurdum insanını bir şeylerle meşgul etmek gerektiğine inanan ve bu arada sessizce işlerini yürütmek isteyen bir zümre varmış gibi geliyor bana.

Şu veya bu demiyorum.
(Lütfen yanlış anlamayın.Sadece fikrimi yazdım)

yazıklar olsun ne denilebilir ki...

Kurallara uymayı farklı algılıyoruz galiba şule 27 hocam.İl dışına herkes izinsiz çıkmasına karşın neden onlara suç duyurusunda bulunulmuyor öyleyse...
Atatürkçü olmanın , cumhuriyete sahip çıkmanın hiçbir zaman bir  bedeli olamaz.
Kimse Atatürk'ü sevmek zorunda değil  ;ama
Her ne görüşten olursanız olun,lütfen şunu kabul edin ki bugün sahip olduklarımızın  birçoğunu Atatürk' e borçluyuz.
Bu ülke Kurtuluş Savaşında kutuplara bölünerek kazanılmadı.Tek vücut ,tek ruh duygusu.Her ne kadar da Ülkenin toprakları karış karış yabancıya satılsa da bu günlere nasıl gelindiği ve cumhuriyetin değerlerini korumayı görev bilelim.Yoksa mezardaki şehitlerimizin kemikleri sızlayacaktır.

Atatürk aleyhinde ne bir söz söylerim ne de tasvip ederim. Atatürk Cumhuriyetimizi ne bir kesime ne de bir partiye emanet etti. İnsanları ikiye bölmek bu değil mi? Mitinge niye katıldı demiyorum. Madem bu kadar aydın, kurallara da uyması gerekmiyor mu? İl dışına çıktığı tespit edilen herkes hakkında gerekenler yapılıyor. Buna şahit oldum. İl dışına her çıkışımda izin alıyorum. Hocam da Atatürkçü olduğu için değil izin almadığı için ceza aldı.Saptırmayalım lütfen.  O zaman bu mitinge katılanlara trafik cezası da kesilmeseydi? Demişsiniz ya hiçbir bedeli olamaz diye...

dem 77 HOCAM BU YORUM SİZE AİT DEĞİL Mİ?

"Kurallar kişilere indirgenemez.Bir kural varsa herkes ona uymak zorundadır arkadaşlar.Biz Üniversitedeyken bu yasak başladı.Bu kez hocalarımız açık olanlara cephe almaya başladı.Herşey yerinde olmalı.Kimsenin annelerimizin baş örtüsüne bişey dediği falan yok.Sadece kamusal alandaki bir düzenleme.Lütfen biraz makul olun.Kapalı olup da okulda başını açan insanlara karşı bir haksızlık değil mi bu.Kapalının biri çok mutaassıp kafasını açmıyor,diğeri kurala uymak için açıyor.Açan kişi kendini acaba rahatsız hissetmez mi?Kurallar bütün insanlar içindir.Biri açsın diğeri kapatsın gibi bir saçmalık olabilir mi?O zaman Neden diğer kapalılar açıyor  başlarını..."

Demek ki kuralları uygulamayı farklı algılamıyoruz.(!)

Devletçiyim desem Atatürk ilkesine sahip çıkmış  olurum.

Ama bu devlet yalakası ya da derin devletten derler.

Peki bu ilkeleri kim sömürüp de basına malzeme yapıyor.Basın da atlıyor üzerine. İnsanlar aman şu bu demiyeyim, sonra bana şucusun bucusun derler diye korkularından ses çıkartamıyorlar.

Halbuki söyleyecekleri bu ülkenin değerleri.

Aynı dinimiz, milliyetimiz, kültürümüz gibi.

İşte burada basının rolünü çok iyi kavramak lazım.
Neden yıpratma merakı içindeler acaba.

Bir ankette, en güvenilen topluluk öğretmenler olarak gösterildi.
Ama peşinden öğretmenlere saldırılar ve geçende birinin yaptığı gibi aşağılayıcı yazılar çıkmaya başladı.
Çünkü öğretmeni sindirmek, onun şevkini kırmak, moralini bozmak,içinde bulunduğu zor koşullardan dolayı üzerine eklenince,ülke eğitiminin ve ülke çocuğunun biliçlenmesinin önüne geçecektir.

Hiç bilgili, bilinçli ve değerleri olan bir ülke sömürülebilir mi?

Ama insanları değerlerinden uzaklaştırırsanız, korkarlarsa bir zaman sonra istediğiniz gibi elinizi kolunuzu sallayarak işinizi görürsünüz.

Şunu da unutmayalım, bu ülke üzerinde sadece Amerika'nın, İsrail'in,İngiltere'nin değil,Rusya'nın da oyunları var ve kesinlikle Cumhuriyet kurulduğundan beri Rusya oyunlarından vazgeçmiş değil.

şule27 hocam güzel tespit.Teşekkürler...