Doğrusu Olduğu İddia Edilen Davranışlar Hakkında

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
07 Oca 2016 18:22:53
Doğrusu olduğu iddia edilen davranışlar hakkında

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Son günlerde, sosyal paylaşım sitelerinde,  çocuk eğitimi ile ilgili aşağıdaki türden uyarılarla karşılaşıyorum.
  • "Yat uyu artık!" değil uyku saatimiz gelmiş sanırım.
  • "Yeterki ağlama!" değil; ağlaman fikrimi değiştirmeyecek sakinleştikten sonra seninle konuşabilirim.
  • "Arkadaşına vurma!" değil; arkadaşına vurman doğru değil. Çünkü canı yanabilir.
  • "Çabuk topla oyuncaklarını!" değil; önce arabalarını mı toplamak istersin legolarını mı?
  • "Ayağımın altında dolaşma!"değil bana yardım etmek ister misin?
  • "Dur ben yaparım." değil; denemek ister misin?
  • "Hayır, asla!" değil; yapmamalısın çünkü...
  • "İzin vermiyorum"  değil; bunu şu sebepten doğru bulmuyorum.
  • "Yapma düşersin" değil; dikkatli olursan başarabilirsin.
  • "Ne bileyim ben" değil; bilmiyorum ama öğrenip seninle paylaşacağım.
  • "Kalk şu televizyonun başından" değil; hadi birlikte oyun oynayalım.
  • "Yalan söyleme!" değil; doğruyu söyle...
  • "Bunu sen mi yaptın?" değil; bunu kimin yaptığı hakkında bir fikrin var mı?
  • "Hastayım rahat dur biraz." değil; biraz başım ağrıyor sessiz kalarak bana yardımcı olur musun?
  • "Alışverişte - Kendini parçalasan da onu almayacağım" değil; -Alışverişten önce- marketten sadece ekmek ve süt almaya yetecek paramız var, başka bir şey istemeyeceğine söz vermelisin.
  • "Onu kırarsan yenisini hiç almam." değil; bir süre yeni oyuncak alamayabiliriz, bu yüzden oyuncaklarını temiz ve düzenli tutarsan daha uzun süre kullanabilirsin.
  • "Seher teyzene hoş geldin desene" değil; misafire hoş geldin demeliyiz, hoş geldin Seher teyze..

"değil" kelimesinden sonra söylenilenleri yapınca nasıl bir sonuç elde edileceği umuluyor bilmiyorum.
Bununla birlikte ortaya çıkması muhtemel durumlar hakkında biraz mizah katılmış örnekler vererek konuyu tartışmaya açmak istiyorum.

  • Uyku saatimiz gelmiş sanırım. - Birazdan yatarım. (Birazdan -> asgari 2 saat sonra)
  • Ağlaman fikrimi değiştirmeyecek sakinleştikten sonra seninle konuşabilirim. - Ağlamaya tepinme de eklenir.
  • Arkadaşına vurman doğru değil. Çünkü canı yanabilir.  - Zaten canı yansın diye vuruyorum :)
  • Önce arabalarını mı toplamak istersin legolarını mı? - Sonra toplarım. (Sen toplayıncaya kadar dağınık durabilir. )
  • Bana yardım etmek ister misin? - Batuhan'la parka gidebilir miyiz? (Batuhan'la parka gitme izni almak için ayak altında dolaşıyorum.)
  • Denemek ister misin? - Sen yap.
  • Yapmamalısın çünkü... - Amma da saçmaladın.(Yetişkinlerin mantığı, çocuklar için saçmalıktır.)
  • Bunu şu sebepten doğru bulmuyorum. - Bence doğru... (Yetişkinlerin doğruları ile çocukların doğruları 180 derece farklıdır.)
  • Dikkatli olursan başarabilirsin. - Iıııııı.... (Ağlama sesi...) (Söyledikleriniz sonucu değiştirmez. Bir çocuk hiç bir zaman dikkatli olmaz )
  • Bilmiyorum ama öğrenip seninle paylaşacağım. - Hiç kusura bakmayın karizmamı çizdiremem. Ben herşeyi bilirim. :)
  • Hadi birlikte oyun oynayalım. - Sen git yaşıtlarınla oyna.(Bir çocuk neden ebeveynleriyle oynamak istesin ki...  )
  • Doğruyu söyle... - Doğruyu söyleyeyim de kulaklarımdan tavana as değil mi?
  • Bunu kimin yaptığı hakkında bir fikrin var mı? - Tabii ki, Furkan yaptı.
  • Biraz başım ağrıyor sessiz kalarak bana yardımcı olur musun? - Bilgisayarda sessizce oyun oynayabilir miyim?
  • -Alışverişten önce- marketten sadece ekmek ve süt almaya yetecek paramız var, başka bir şey istemeyeceğine söz vermelisin. - Söz veriyorum. (Alışverişte) - Anne şu şekerlemelerden de alalım. (Çocuklar verdikleri sözleri hiçbir zaman hatırlamazlar.)
  • Bir süre yeni oyuncak alamayabiliriz, bu yüzden oyuncaklarını temiz ve düzenli tutarsan daha uzun süre kullanabilirsin. - Anne oyuncağım kırıldı.
  • Misafire hoş geldin demeliyiz, hoş geldin Seher teyze.. - Anne beyaz kazağımı bulamıyorum.
 

Çocuklardan yetişkin gibi davranmasını bekleyemezsiniz.
Çocuk bencildir.
Her şeyi kendi tarafına yontmayı yetişkinlerden daha iyi bilir. Davranış düzeltmede sözlerin etkisi minimumdur.

Olumsuz davranışların ortaya çıkma nedenleri ve nasıl düzeltilebileceği hakkındaki düşüncelerimi paylaşmadan önce örneklendirdiğim durumlar hakkında forumdaşlarımın düşüncelerini öğrenmek isterim.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 08 Oca 2016 16:01:21
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Kıyametin kopmadığına şükretmek gerek, Egitimhane üyelerinin bile davranış değiştirme / kazandırma konusunda söyleyecek tek kelimeleri yok, avamın durumu kimbilir nicedir...

Biz üzerimize düşeni yapalım...  Gerisi Allah (c.c.) takdiri.

Çocuklarda olumsuz davranışlar görülmesinin ana sebebini anlamak için aşağıdaki hikaye yeterli olacaktır :

İstanbul’da mübarek bir zâtın küçük bir oğlu varmış. Dört beş yaşlarındaymış.
Tulumbacılar yangından dönerken o mübareğin evinin orda mola verirlermiş.
O çocukta elinde bir şiş, o tulumbacılar ne zaman orda mola verse, o şiş ile tulumbaları delermiş.
O zamanda tulumba kıymetli, tamiri masraflı olurmuş.
Fakat mübarek zatın çocuğu diye bir şey söylemek istemezlermiş.
Bir değil, beş değil; ne zaman orada mola verseler, tulumbaları çocuk deliyormuş.
Sonunda babasına söylemeye karar vermişler.
- Efendim vaziyet böyle böyle… Biz ne zaman burada mola versek, sizin çocuk bizim tulumbaları deliyor.
demişler.
Biz olsak ne yaparız?
Hemen çocuğu çağırıp, dört tane tokat vururuz değil mi? Terbiye ediyoruz ya… Niye deldin tulumbaları diye.
Mübarek, ‘Peki evladım ben gereğini yaparım.’ dedi.
Çocuğu çağırıp bir kelime konuşmadı, günlerce düşündü; ‘Acaba ben nasıl bir yanlış yaptım, haram işledim ki çocuğum bu hatayı işliyor?’
Arızayı nerden arıyor? Kendinde bir şey bulamadı. Kocasını böyle düşünceli görünce hanımı dedi ki;
- Efendi, sen günlerdir çok dalgınsın. Kafanı kurcalayan bir şey mi var?
- Hanım, vaziyet böyle böyle. Bu çocuk tulumbacılara zarar veriyor. Elinde bir şiş, tulumbaları deliyor. Ben düşündüm nefsimde bir hata bulamadım. Sen buna hamileyken bir haram işledin mi?
Kadının hemen jeton düşüyor.
- Bey, diyor, sorma ben ona hamileyken komşuya oturmaya gitmiştim. O da bana çay servisi yapıyordu. Tam mutfağa gittiğinde masanın üstünde limon vardı. Bende o şişle kazak örüyordum. Komşudan istemeye de utandım. O mutfağa gidince hemen limona şişi batırdım, biraz suyundan emdim.
diyor.
Bu kadarcık haram yani, habersiz içti ya. O limonun suyundan ne olacak? Bak çocuğun arızasına. O da şiş ile deliyor.
- Hemen git, komşuya helallik dile.
diyor. Kadın varıyor, diyor ki,
- Komşu ben bu çocuğa hamileyken senin bir limona şişi batırıp suyundan emdim; hakkını helal et.
Komşusu da
- Lafımı olur, helal olsun, keşke limonu isteseydin.
diyor. Bak hele… Hani on para bir şey ama beyaz sayfada bir nokta nasıl belli olur. Onlar temiz insan oldukları için arızayı hemen buluyorlar.
Ertesi gün, aynı çocuk elinde şiş orada oynuyor, tulumbacılar da tulumbaları koymuşlar oraya.
Çocuk tulumbalara dönüp bakmıyor bile!
Çocuğu çağırıp bir kelime konuşmadan davranış düzeltilmiştir..

***
Günümüzde haram - helal hudutlarına dikkat etmek çok zor. Ne kadar dikkat edersek edelim, bilmeden / farkında olmadan vs. yediğimize içtiğimize haram karışıyor.
Ondan sonra da çocuklarımızda ki olumsuz davranışlardan şikayetleniyoruz.

Yediklerimizdeki - içtiklerimizdeki helal miktar arttıkça çocuklarımızdaki olumsuz davranışlarda azalacaktır.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Oca 2016 16:43:37
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Çocuklarda olumsuz davranışlar görülmesinin sebeplerinden biri de toplulumuzda yaygın olan kınama hastalığıdır.

Bir hadisi şerifte şöyle buyrulmaktadır :

Kınamayınız, kınadığınız şey başınıza gelmedikçe ölmezsiniz.
(Tirmizi, Kıyamet, 53, no: 2507; Beyhaki, Şuabu'l-İman, 5/315, no: 2778; Bkz: Keşfu'l-Hafa, 2/265)

Herhangi bir kişide gördüğümüz olumsuz bir davranışı hemen kınıyoruz.
İlahi adalet gerçekleşiyor ve ( çoğunlukla ) evlatlarımızda o davranış ortaya çıkıyor.

Bu tür durumda davranışın düzelmesi için, helallik almak, tövbe etmek, kınama davranışını terk etmek gerekiyor.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 12 Oca 2016 16:46:46
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Alışverişlerde yaşanan istek krizlerinin çözümünde izlenilebilecek yöntem

Önereceğim yöntem sadece çocuklarla ilgili konularda değil her türlü sözlü tartışmalarda uygulanabilir ve olumlu sonuç verir.

Yöntem genel olarak "Dikkat dağıtma yöntemi" olarak bilinir.

Çocuk alışverişte ısrarlı bir istekte bulunmaya başladığında (tercihen karşısında çömelerek aynı boya gelinmelidir) çocuğa hatırlamakta zorlanacağı mevcut durum ile alakasız bir soru sorulur.
Örneğin,
- Sen 2 yaşındayken köye babannenlere gitmiştik hatırlıyor musun?
Çocuk hatırlamayacağı için, sanki hatırlamasına yardımcı olacakmış gibi ek bilgiler vermeye başlarsınız.
- Hani orda, Serkan diye bir çocuk vardı, koyunların sırtına binerdi... vs.
Bu arada bir bahane ile (alış veriş yapanlara yol açmak gibi vs.) bulunulan noktadan uzaklaşılır.
Çocuğun istediği şey hususunda dikkati dağıldıktan sonra alışverişe devam edilir.
Mümkünse bir kaç gün içinde çocuğun istediği şeyi almak uygun olur.
Burada önemli olan çocuk istediği için değil, siz istediğiniz için almış olmaktır.


Bu yöntem yetişkinler arasında yaşanan tartışmalarda da uygulanabilir, fakat biraz profesyonel olmak gerekir.
Yetişkin biri ile tartışıyorsanız ve tartışmadan VERİMLİ bir sonuç alamayacağınız için sonuçlandırmak istiyorsanız, aranızdaki fiziki mesafeyi azaltmaya çalışın ve vücudunuzun tam olarak muhatabınıza dönük ve tam karşısında olmasına özen gösterin.
Mümkün olduğunca gözlerine odaklanın. Muhatabınız gözlerini kaçırmaya, fiziki mesafeyi artırmaya çalışırsa üstünlüğü ele geçirmişsiniz demektir, sesinizi alçaltmanıza paralel olarak o da azaltacak ve tartışma sona erecektir.
Fiziki mesafe azaldığı halde  tartışma şiddetini muhafaza ediyorsa, dikkat dağıtmak için abartılı bir hareket yapabilirsiniz.
Örneğin, elinize aldığınız bir cismi (tava / kepçe vs.) diğer elinize vurmaya başlayabilirsiniz, dövüşmeye hazırlanıyormuşsunuz gibi kollarınızı sıvayabilirsiniz.
Cep telefonunuzdan size geri dönüş yapacak bir arkadaşınızı çaldırıp kapatabilirsiniz. Arkadaşınızın aramasını bahane edip, tartışmayı sonlandırabilirsiniz.
(Tüm arkadaşlarınız şiddetli bir tartışma yaşadığınızı bilir ve hiç bir arkadaşınız sizi aramaz :) Onlara aramaları için sinyal göndermeniz gerekir.)

Bir bahane ile pencere açmak, üzerinizdeki bir giysiyi çıkartmak vs. suretiyle dikkat dağıtmak tartışmanın şiddetini azaltmak / sonlandırmak için yeterli olabilmektedir.
Tartışmalarda önemli olan VERİMLİ bir sonuç alamayacağınız zamanın FARKINA VARABİLMEKTİR.
Örneğin : Her tartışmaya başladığınızda 5 dakikada bir kendinizi kontrol etmeyi alışkanlık edinin. Tartışma sonuç alınamayacak bir noktaya gidiyorsa dikkat dağıtmak için bir yöntem arayın.

Tatsız, tuzsuz bir hayat yaşamak istemiyorsanız, tartışmaktan kesinlikle kaçınmayın, tartışmayı yönetmesini (uygun zamanda sonlandırabilmeyi) öğrenin.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 02 Şub 2016 13:18:40
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Aşağıdaki fotoğraf mükemmel bir ebeveynin neler yapması / yapmaması konusunda bir fikir verebilir.

Çevrimdışı php_korsan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.107
  • 14.680
  • 13.107
  • 14.680
# 02 Şub 2016 13:37:18
Küçükken masada ekonomi konusuldugu icin öğretmen olmak üzere yetistirildim.Garantili meslek diye oldum.Oysa ki 37 yasimdan sonra sanatı sevdigimi farkettim.Küçükken kanatlarim kesilmiş.Şimdi Kanada electronic artsda yılda 150 bin dolar kazanip Hindistani gezebilirdim.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK