Geçenlerde bir idareci geldi seyahat izni için.Kurumumu sordu.Meb dedim.Bana ilk söylediği söz.Hocam vicdanını rahatlatmak için mi görev aldın?dedi.Ben de yok hocam devletim yardım istedi koştum geldim diyince,bana öğretmenlere ek ders yazarken vicdanım sızlıyor diyince kafamın tası attı.Hocam dedim senin görevin kanunları uygulamak.Kanun koyucu ek ders ver diyorsa vereceksin,kes diyorsa keseceksin.Kanun değiştirmek senin elinde değil diyince ters ters baktı.
Evet bu işi çok iyi yapan arkadaşlar var.Tebrik ederim.Ama yapamayan arkadaşları hedef tahtası haline getirmek çok yanlış.Teknik altyapı,ailelerin durumları vb durumları göz önüne almadan vur abalıya mantığı yanlış.Bu bir süreç meselesi.Süreç sonunda aynı paydaşlar yine yan yana ,yüz yüze geleceğiz.Onun için söylenen sözler yapıcı olmalı,kırıcı değil.Ben yaptımda falanca niye yapamıyor ters bir mantık.Herkesin elinden geleni yapar veya yapmaya çalışır.Öğretmeni hedef tahtası haline getiren zihniyetin kendini sorgulaması eğitimin geleceği için elzemdir.Okul zamanlarında öğrencisi için türlü fedakarlık yapan öğretmenlerin bu emeklerini unutmak tamamen emek inkarıdır.
Biraz uzun yazdım.Kusura bakmayın.Hepinize hayırlı,huzurlu,mutlu bayramlar dilerim.
Kaleminize sağlık hepimizin düşüncelerini anlatmışsınız.
Ben yıllarca öğle arası okuyamayan ,geri kalan öğrenciyle ilgilendim. Bi idareci çıkıp teşekkür etmedi. Yanlış anlamayın beklediğimden değil. Ben mutlu olduğum için yardım ettim öğrencilerime. Ama ne zaman iyep başladı. Para var ya işin içinde başladılar takibe.Kendisi okulu beklemek yerine erkenden çıkıp giderken...
Genelleme yapmak istemiyorum gelecekte idarecilik düşüncem de var.Ama bu süreçte mobbing çok yaptılar.Kendileri belki okulu beklerken bizim evde olmamız zorlarına gitti...