Eğitim Sistemi İktidarlara Göre Değişmeli Mi

Önce şunu düşünmeli;biz çocuklara hep özgür düşünceyi,hür iradeyi,demokrasiyi,eşitliği vs.öğretip duruyoruz da bu çocuklar büyüdüğünde bu haklara sahip olacak mı?Yada biz bu söylediklerimin hangisini her ortamda hiç çekinmeden söyleyebiliyor muyuz,ya da uygulayabiliyoruz.Biz de bir takım değerlerle işlendik büyüdük ama bu değerlerimize tamamen sahip çıkabiliyor muyuz?...

Oyuncak mı eğitim sistemi ki her iktidar değiştiğinde değişsin?

Eğitim sistemleri bilimsel ölçütler,zamanın ve ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda oluşturulur..Ve bu sistem kendini sürekli güncelleyen dinamik bir yapı olmalıdır.Ülkemizde "eğitim sistemi" siyasetçilerin yap-boz tarlası,kadrolaşmak için "dost-ahbaplara yer açma",karşıt görüşe" meydan okuma manevları ile sistem olmaktan çıkıp,oyuncağa dönüşmüş durumda..Nerdeyse yüzyıllık bir kurumuz,halen doğru dürüst bir eğitim politakımız yok..Bu her şeyin açıklaması aslında..Tek politika "politikasızlık"...Her gelen zihniyet yada iktidar bu politikasızlığa sadece yeni politikasızlıklar eklemiş..Eski tas,eski hamam misali..

her ideoloji başa geldiğinde, kendi düşüncelerine göre kadrolaşıyor ve ilk işi daha önce yapılanları silmek oluyor. össde kat sayı uygulamasına neden geçildiğini bilmeyen yok artık.sırf belli bir kısmın önüne geçmek için bütün meslek liseliler kurban edilmedi mi?oysa üç sistem mümkün olduğunca siyasetten uzak tutulmalı. biri eğitim,biri yargı, diğerini zaten biliyorsunuz.maalesef üçüne de siyaset bulaşmış.

bence eğitim seviyemizin bu kadar düşük olmasının sebebidir, her iktidarın eğitim sistemini değiştirmesi. bir hükümetin 5 yıl iktidar olarak kaldığı sürede sistem tam oturacakken yeni hükümetin sisteme el atması ve işgüzarlık yaparak yeni bir sistem kurmak istemesi bizim eğitim sistemimizin bu halde olmasının en önemli sebeplerinden biri bence.

oyuncak haline gelmiş görünüyor.

Oyuncak mı eğitim sistemi ki her iktidar değiştiğinde değişsin?

Milli bir politika geliştiremedikçe ,şahsi ihtiras ve iktidar mücadesi devam ettiği müddetçe ;
 bir film adıydı sanırım.
FİLLER TEPİŞİR ÇİMENLER EZİLİR....

Eğitim sektörü sağlık sektörü sağlam bir yapıya oturtulmadıkça ve her gelenin ben kendi dediğimi yaparım dediği yer oldukça gelişimden bahsedilemez diye düşünüyorumm

gelişmişlik ancak eğitimin ve sağlığın gelişmiş olduğu yerde söz konusudur

her başa geçen kendi düşündüğünü uygulamaya çalışıyor bu durumda bizi oldukça geriye götürüyor
 sonra bir de habire sistemi değiştirme çalışmaları var yahu kardeşim bize neden sorulmuyor biz bostan korkuluğumuyuz 5. yılımı dolduracağım ama en az 2-3 kere sistem değişti benim üni. gördüğüm yada söylenen sistemi uygulayamadım zaten (üni. eğitim de tartışılır hangimiz öğretmenliğe uygun ders aldık acaba!..)

başka şeylere gelince oluk gibi para dökülüyo ama eğitime gelince orda dur maaşınız bile fazla deniyo bunların üzerine zaten ben konuşcak laf bulamıyorum ...

sonumuz hayrolsun inşallah...

hep arayış psikolojisi  içindeyiz.durmadan iyisi aranıyor.şöyle olursa daha güzel olur.onlar çağı okuyamadı,biz daha iyi okuruz bu yüzden değiştirelim.avrupayı  batıyı yakalayalım diye durmadan herşey değiştiriliyor. Onu yakalamaya gerek yok.batı zaten bizi yakalamış, bırakmaya da niyeti yok.bizim gibisini nerde bulacak. her şey açık büfe.

EĞİTİM SİSTEMİNİN RAYINA OTURMASI VE SAĞLIKLI İŞLEMESİ İÇİN YAPILAMSI GEREKENLER:
     
1-Okullarımızın, eğitim -öğretimde lazım olan her türlü donanıma sahip olması lazım,                                                                               2-Siyasetin S'si bile müdahalede bulunmamalı,                                  3-Öğretmen yetiştiren fakültelerinin çağın gereklerine uygun bir şekilde yeniden yapılandırılması 
4-Milli Bakanlarının muhakkak öğretmen kökenli  olması, 
5-Caydırıcılık olması açısından okul girişlerinde güvenlik(özel güvenlik veya  polis) olması,
6-Okul müdürlüğü,müdür yardımcılığı,şube müdürlüğü,il ve ilçe Milli eğitim müdürlükleri sınavla fakat ÖSYM'nin yapacağı sınavla belirlensin. 
7-Müdür ve müdür yardımcısı olmak için en az  10 yıl şube müdürlüğü ve il-ilçe müdürlükleri için en az 15 çalışmış olma şartı getirilmeli. 
8- 40 yaşından sonra öğretmenlere  yıpranma tazminatı adı altında ek ödeme yapılmalı 
9-Bayan öğretmenlere 45 ,erkek öğretmenlere 50 Yaşında emekli olabilme imkanı verilmeli,isterlerse en fazla 3yıl daha çalışma müsadesi verilmeli.                                                                                               10-  Öğrenci disiplin cezaları biraz daha caydırıcı hale getirilmeli,           
11- Öğrenci affı kesinlikle yasaklanmalı,sınıf geçme sistemi gözden geçirilmeli,Hak eden sınıfı geçmeli ,hak etmeyen velisine dahi danışılmadan sınıfta bırakılmalı.
12-İlköğretimde mazeretsiz 30 gün okula gelmeyen sınıfta kalmalı.
13-Yeni göreve başlayan bir öğretmen en az 2000 TL (Dolar bazında) maaşla göreve başlamalı.
14- Öğretmen Evlerinde öğretmenlerin dışında kimse kalmamalı. 
15-Dershaneler derhal kapatılmalı.
16-Bedava Ders  Kitabı uygulamasına son verilerek,sadece fakir olduğu belgelenlere verilmeli, 
17-Her okula Öğretim yılı açılmadan  1 ay evvel en az dolar bazında 10.000 TL devlet tarafından nakit yardımı yapılmalı. 
18-  Öğretmenler  ne okula nede başka bir kişi yada kurum adına kesinlikle para toplama işleriyle muhatap edilmemeli, 
19-Öğrenciler ilgi ve yeteneklerine göre 8.sınıfta değil 4.-5. sınıfta yönlendirilmeli.Bu amaçla da ortaokul   ve liseler kurulmalı. 
20-  Okul müdürleri kesinlikle derse girmeyecek sadece okul yönetimiyle ilgilenecek.
21-Tüm okulllar depreme dayanıklı inşa edilmeli,   
22-Zayıf binalar derhal yıkılmalı                               
23-Bütün okullar doğal gazla yada kaloriferle ısıtılmalı         
24-Eğitim-Öğretimle ilgili   tüm kararlar    Ankara'da    masa başında değil tüm il,ilçe ve ve sendika temsilcilerinin fikri alınarak yapılmalı.   
25-Kara tahta ve tebeşir olayına son verilmeli  ,akıllı tahta  yada  en azından kalemle yazılan beyaz tahta kullanımına geçilmelidir.
26-  8 yıllık kesintisiz eğitime derhal son verilerek ortaokullar süratle lise bünyesine gönderilmeli yada ortaokullar  ayrı olmalı. 
27- Her okulda ihtiyaca  göre kadrolu hizmetli olmalı ,işini tüm uyarılara rağmen  savsaklayan hizmetliye de okul değiştirme ve maaşının 1/5 oranında ceza uygulanmalı. 
28- Her öğretmene en az bir yabancı dil öğrenme imkanı verilmeli. 
29-Okulların bilgisayar öğretmenleri kendi okulundaki öğretmenlere en azından işlerini görecek kadar bilgisayar kullanmayı öğretmeli(Halk Eğitim Aracılığı İle-Ücret Karşılığı) 
30-Öğretmenlere ,arkadaşlarına ve idarecilere kesici,delici,ateşli  silahlarla saldırıda bulunan öğrencinin derhal okulla ilişiği kesilmeli.
31-TSK VE EMNİYET teşkilatı hariç tüm memurlara toplu sözleşme ve grev hakkı verilmeli.
 32-  Yurt  dışına beyin göçünü engelleyecek çalışmalar başlatılmalı, 
33-Tüm memurlara konuşma ve basın hürriyeti tam manasıyla verilmeli, 
34-Eğitim fakültelerinin dışındaki fakültelerden bırakın kadrolu,sözleşmeli, ücretli öğretmen bile almayacaksın.
35-Bir öğretmen bir köy,kasaba,ilçe veya ilde aynı okulda 5 yıldan fazla çalışmamalı 5 yıl sonunda okulu değiştirme koşulu getirilmeli.                       
36-Öğretmenin özlük hakları Avrupa standartlarında olmalı fakat öğretmene ek iş ve ticaret yasağı getirilmeli. 
37-Bütün okullarda öğrencilerin başarısız oldukları derslerde haftanın 2 gününde bedava kurslar verilmeli. 
38-Okulların ihtiyacı olan her branştan öğretmen köy-kasaba-ilçe -il ,doğu batı ,kuzey ,güney  ayrımı yapmadan muhakkak  bulunmalı.     
39- Öğretmen kimliği ile ulaşım,konaklama,haberleşme hizmetlerinden yarı yarıya indirimli faydalanılmalı.
40-Okul kitapları öğretmenlerin görüşü alınarak hazırlanmalı.   
41-  İlköğretimde dersler ,6 dersten 5 derse düşürülmeli.
       
  Bu görüşler bana aittir.Katılabilirsiniz.Katılmayabilirsiniz

sistem yönetmelikler iktidarlara göre değil de seçimlere göre değişiyor asla ama asla bir düzen olmuyor sonra da neden acaba biz müreffeh ülke seviyelerine çıkamıyoruz diye soruyoruz kendimize bir taraf hep mutlu bir taraf hep mağdur ediliyor

hüseyin yeşilot hocam olması gerekenleri yazmışsın ama ülkemde olması gerekenleri yapacaklar işin vitrin kısmı ile uğraşıyorlar.

     Asla değişmemeli ancak bu demek değilki bulunacak yeni gelişmelerden nasibimizi almayalım. Her geçen gün yeni bir metod ortaya çıkıyor ve başarısını kanıtlıyor bunlardan bizler elbette yararlanmalıyız ancak yeni sistemlere geçmeden önce hizmet içi eğitimlerin gerçekten ciddi şekilde verilmesine gereken özen verilmeli öğretmenlerin gerçekten uygulanacak yeni sistemlere ciddi manada uyumları sağlanmalıdır. Dünyada yapılacak en büyük hata bizim eğitim sistemimiz bize yeterli diyerek yeniliklere kapıları kapatmaktır diye düşünenlerden biriyim ..

Eğitim sistemleri bilimsel ölçütler,zamanın ve ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda oluşturulur..Ve bu sistem kendini sürekli güncelleyen dinamik bir yapı olmalıdır.Ülkemizde "eğitim sistemi" siyasetçilerin yap-boz tarlası,kadrolaşmak için "dost-ahbaplara yer açma",karşıt görüşe" meydan okuma manevları ile sistem olmaktan çıkıp,oyuncağa dönüşmüş durumda..Nerdeyse yüzyıllık bir kurumuz,halen doğru dürüst bir eğitim politakımız yok..Bu her şeyin açıklaması aslında..Tek politika "politikasızlık"...Her gelen zihniyet yada iktidar bu politikasızlığa sadece yeni politikasızlıklar eklemiş..Eski tas,eski hamam misali..

Hocam eğitim sistemi derken yeni müfredattan mı bahsediyoruz, yoksa kadrolaşmadan mı.
Ben yeni müfredatı(ilköğretim kısmı) olumlu buluyorum,
Nedenlerim:
Yeni müfredatta öğrenciyi düşünmeye zorlayıcı etkinlikler var
  Proje ve performans ödevleri(ne kadar yüzde yüz öğrenci tarafından yapılmasada) çoğu öğrencimiz kütüphane yolunu öğrendi ve aksiklobedi karıştırıyor.
   Türkçe için "Hikaye Haritaları" sentez için çok güzel.
    vb.