Toplum polisliği başlığı altında açılan konuya 13 Temmuz 2007 tarihinde yazdığım mesajda şu satırlar yer almaktadır:
3. İkametgahıma en yakın KÜTÜPHANE ye gitmek ve gelmek asgari birbuçuk saatimi alıyor.
Ve KÜTÜPHANEde genellikle güncel olmayan eserler mevcut.
İkametgahıma en fazla 5 dakikalık mesafelerde 4 adet cami var.
Eğer camilerimizde güncel eserlerin bulunduğu KÜTÜPHANE özelliği kazandırılacak olursa güncel eserlerden yararlanılması
kolay olacaktır. Bir çok kişi süreli yayınları takip etmekte ve okuduktan atıl hale gelmektedir.
Bu süreli yayınlar camilerimizin kütüphanelerine konularak başkalarının faydalanması sağlanabilir.
16.11.2007 tarihli zaman gazetesinde yayınlanan haber :(Haberi
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] linkinden okuyabilirsiniz.)
Camii cemaati için kitap okuma saati Diyanet İşleri Başkanlığı, gençlere kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için önemli bir adım atıyor.
Diyanet, her camide bir kütüphane kuracak ve okuma odaları oluşturacak. Camiye gelen herkes kütüphaneden aldıkları kitapları camideki okuma odalarında okuyabilecek.
Kütüphanedeki kitaplar, yalnızca dinî içerikli olmayacak.
Edebi ve sosyal içerikli kitaplar da cemaatin istifadesine sunulacak. Kütüphanelere vatandaşlar da kitap bağışlayabilecek. Camilerdeki okuma salonlarından ve kütüphanelerden, imam ve müezzinler sorumlu olacak.
Diyanet, ayrıca personelinin bilgi düzeyini artırmaya yönelik bir kampanya başlatacak.
Bu amaçla temel eserler belirlenip, bunların bir program dahilinde okunması teşvik edilecek.
Öte yandan Diyanet İşleri Başkanlığı, yeni dönemde hizmet kalitesini artırmaya yönelik projeler hazırlıyor.
Din adamlarının yabancı dil öğrenmelerini sağlamak için dil kursları açılacak.
İsa Yazar, Ankara
Evlerimizde bulunan süreli/süresiz yayınları camii kütüphanelerine bağışlayabiliriz.
Artık kitap için daha az bütçe ayırabiliriz.