Maalesef ben de şahit oldum benzer durumlara. Sözde canlı ders yapıyor. Elinde tuttuğu kitabı, 'bakın çocuklar burada olduğu gibi...' diyerek ders işleyeni gördü bu gözler. Pdf kitaplar var, ekran paylaşımı yapmayı beceremeyen 'eğitimciler' oldukça, daha çok dövünürüz. Kendimizi geliştirmek için gayret etmeyince, başka ne olacak? (Eğitimhanemizin fedakar mensupları, sözüm meclisten dışarı.)
Hocam, teknolojiyi kullanmakta herkes aynı beceriye sahip değil. Benim görev yaptığım son okulda (10 yıl) akıllı tahta yoktu örneğin, onu bırakın kalemli bile değil hala tebeşirli tahta kullanıyorduk bir çok sınıfta.. Projeksiyon bile yoktu. Birdenbire EBA, zoom, kameralar, mikrofonlar girdi hayatımıza. Ben öteden beri pek beceremiyorum bu işleri, ve kötü hissediyorum kendimi. Herşeyin bu kadar ani değişmesi problem. Önce çevrimdışı ders yapabilseydim, prova yapabilseydim mesela öğrenebilirdim, ama canlı olarak öğrenmek zorunda kaldım. Mesele herşeyin çok ani olması.