Ben tek maaşım ayağımı yorganima göre uzatiyorum. Güzel de geciniyorum kredi borcu falan filan hikaye lüks yaşamak istoyorsunuz sonra da taksit odeyemiyoruz diyorsunuz. Sobalı evde duruyorum dolmuşla okula gidiyorum. Broadway a biniyorum. Kirada kaliyorum. Ek ders verilmezse verilmesin ne bu ek dersler mi geçiniyoruz. Lüks araba 2 ev almak istiyorsunuz o yüzden bu laflar hala 37 ekran TV kullanıyorum
Şaka olmalı bu. Kendi şartlarınızla konuşup herkesi lüks arayışı içinde olmakla suçlamak...
Hocam başlayayım anlatmaya. 3 Yıl önce evlendim ama aile desteği olmadan ve yine sizin gibi tek tabanca. Birikmiş olmadığı için evlendik krediyle.
Eeeee borca evlenmeseydin derseniz artık karta kaçacaktık ya hani ondan diyeyim. Krediyle evlenince ek derse yaşamaya başladık. Dönmeyince mecburen gene kredi ve sonra çocuk oldu bir daha kredi.
Şimdi ne mi oluyor? Merak etmezsiniz ama söyleyeyim. Krediler yüzünden maaştan bir lira dahi cebime girmiyor. Giren son bir 120 lira kadarı da gitti vergi dilimin. Şimdi ek ders almadığım her ay borca yaşamaya devam ediyorum. Zaten öyle bir lüks içinde yaşıyorum ki sormayın gitsin.
Özetle ek dersi tabi ki isteyeceğiz bu bizim hakkımız. Ama sizin gibi ihtiyacı olmayan arkadaşlarıma da önerim mümkünse bir insana el atın da o da az evine ekmek götürsün. Hoş verseler almam demezsiniz ya neyse.
Not: Lütfen kendi şartlarınıza bakarak insanları karalayan ve özellikle öğretmenlik mesleği erbabını kötüleyen bir söyleme girmeyin. Çünkü siz de bizden birisiniz...
Bugünümüze de şükür vesselam!