Genel Sohbet Günlüğü 2017 - 2018

Çevrimdışı farumir

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.448
  • 4.011
  • Okul Müdürü
  • 1.448
  • 4.011
  • Okul Müdürü
# 19 Oca 2017 07:59:14
İyi sabahlar arkadaşlar.

Çevrimdışı dilek0127

  • Uzman Üye
  • *****
  • 6.150
  • 34.930
  • 6.150
  • 34.930
# 19 Oca 2017 08:02:38
Günaydın günümüz aydın ve mutlu olsun.

Çevrimdışı ugurlucky

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 12.957
  • 33.470
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.957
  • 33.470
  • Müdür Yardımcısı
# 19 Oca 2017 08:15:40
Günaydın arkadaşlar

Çevrimdışı eessrraa

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.908
  • 46.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 5.908
  • 46.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 08:17:37
   günümüz aydınlık olsun.. yaşasınn perşembe.. :)

Çevrimdışı mahmutkara2142

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.472
  • 5.286
  • Müdür Yetkili
  • 1.472
  • 5.286
  • Müdür Yetkili
# 19 Oca 2017 08:22:48
Günaydın

Çevrimdışı sanalizasyon

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.265
  • 17.223
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.265
  • 17.223
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 08:28:25
Günaydın
okulda internet yok
48 saat içinde sorun çözülecek diyor
48 saat sonra okulda interneti kim kullanacaksa artık :)

Çevrimdışı gokdeniz1966

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.731
  • 51.784
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.731
  • 51.784
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 08:42:55
Günaydın

Çevrimdışı HASAN YİĞİT

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 08:48:01
Merhaba arkadaşlar.Tam tatile girerken bir müfredat telaşı aldı gidiyor.

Çevrimdışı tülün1

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.294
  • 14.563
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.294
  • 14.563
  • Müdür Yardımcısı
# 19 Oca 2017 08:49:39
Günaydın

Çevrimdışı kartanesi41

  • B Grubu
  • 499
  • 4.460
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 499
  • 4.460
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 09:02:06
günaydın arkadaşlar..

Çevrimdışı Gurisima

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.451
  • 121.812
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.451
  • 121.812
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 09:16:39
Günaydın arkadaşlar,
Derste olanlara iyi dersler, nöbeti olanlara Allah kolaylık versin...

Çevrimdışı özzzzz

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.478
  • 24.749
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.478
  • 24.749
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 09:16:51
GÜNAYDIN HANE HALKI...

Çocuğu birinci sınıfa başlamış bir anne-baba çaresizlik içinde yanıma gelmişti. Çaresizliklerinin sebebi; 19 kişilik sınıfta 18 kişi okuma yazmayı öğrenmiş, bir tek kendi kızları kalmış okumaya geçemeyen.

Çalmadıkları kapı kalmamış, kimi “Disleksi var galiba çocuğunuzda” demiş. Kimi “Beyindeki kimyasal denge bozukluğundan” bahsetmiş. Bütün bunlarla yetinmeyen anne, gittiği yerlerden birinde “Kızınıza kötü cinler musallat olmuş” diye duyunca film kopmuş…

Kocaman değil, henüz 6 yaşında bir kız çocuğunun okul hayatında başına gelenlerden bahsediyorum… Göz ucu ile şöyle bir baktım; utangaçtı… Bilirim ki kız çocukları bu yaşta böylesi utangaç olurlardı, sorun yoktu benim için.

Adını sormak istedim, annesinin arkasına saklandı. Babası kolundan tutup saklandığı yerden çıkartırken “Amca adını soruyor, söylesene adını hadi…” demesi çocuğun içinde bulunduğu durumu özetlemeye yetti.

“Üzgünüm çocuklar sizler adına” demek geldi içimden, söyleyemedim…
 “Siz dışarıda bekleyin isterseniz?” diye anne-babayı dışarıya davet ettim.

Çocuk öylece kalakaldı oturduğu koltukta… Kaygılı idi. Başına ne geleceğini bilememenin, ama kendinden büyük birisine de itaat etmesi gerektiğinin çelişkisi okunuyordu vücut dilinden.
 Kendimi tanıttım.

Güzel resim yapabildiğimden bahsettim. İsterse birlikte resim yapabileceğimizi söyledim. “Hı hı” diye başını salladı ürkekçe… Diz çökerek oturduk yere, sehpanın üzerine koyduğum kâğıda boya kalemleri ile ev yapmaya başladık…

Ben, yazı da yazabildiğimi söyledim. Çocuk, “Ben de yazıyorum ama biraz yavaş” dedi. “Olsun” dedim, “Ben de önceden yavaş yazıyordum. Hem yavaş yazınca bazen daha güzel oluyor” deyince gözlerime baktı, rahatladı. Sonra kaşlarını çatıp “Ama öğretmenim dedi ki hızlı yazmalıymışım. Hem ödevimi yavaş yapınca annem kızıyor.” derken, ülkemiz çocuklarının eğitim dramını anlatıyordu aslında…
 

 
İkimiz de önümüze yeni bir kâğıt aldık… Oturduğumuz yerde, benim söylediğim harfleri birlikte yazmaya başladık.

Küçücük parmakları ile nasıl da samimi çabalıyordu, içim burkuldu…

Üç-beş harfi yazdıktan sonra “Ben yazı da okuyabiliyorum” dedim.

Çocuk beni duymazdan geldi. Kalemle çizgi çizmeye devam etti. İncinmişliği vardı belli ki…

“Hatta ben, bu harfin hangi harf olduğunu bilebilirim” deyince başını kaldırdı, “Ben de bilirim, o A” dedi. Cesaret kazanmıştı. Çünkü kendini zorlamayan, ona uyum sağlayan bir yetişkin vardı yanında.

“Peki, bu hangi harf?” diye sordum, onu da bildi, diğerini de… “Hadi bu harfleri yan yana okuyalım dedim”, yavaş yavaş da olsa okudu.

“Ne güzel okuyorsun” dedim. Çocuk: “Ama annem sıkılıyor ben okurken. Babama diyor ki gel şu çocuğu sen okut, yoksa ben çıldıracağım.”

Dakikalarca gözlemledim, ne “disleksi” idi problemin adı, ne de “cin çarpması”. Aklı başında, narin bir kız çocuğu ve ona hitap edemeyen yetişkinlerin çatışması vardı ortada; “beklenti çatışması”… Çocuk, kendi biyolojik ritmi ile “edinerek öğrenmeye” çabalarken, anne-babanın bu hızı yavaş bulup hızlandırma gayreti, çocuğu sersemleştirmişti.

Çocuğu dışarı alıp anne-babayı yeniden davet ettim. Dikkat ettim ki anne babanın da biyolojik ritmi oldukça bozuk. Baba beni dinler iken ayaklarını sallayıp duruyor, anne konuşurken hızlı hızlı ve yutarak konuşuyordu…

Hâlbuki edinerek öğrenmenin en temel ilkesi; eğiticinin “sekine” halinde bir biyolojik ritme sahip olmasıdır.

“Aktif bir pasiflik”, eğiticinin en üstün özelliğidir.

Konuşurken, inci tanesi gibi kelimeleri tek tek çıkarmak… Yürürken, yavaş ve sükunet içinde yürümek… Göz göze gelindiğinde, gözlerle çocuğun gözlerine dokunacak kadar sakin bakmak, edinerek öğrenmenin olmazsa olmaz prensipleridir.

Kalıcı öğrenmenin önündeki en büyük engel; çocuğu hızlandırmaktır; “Hadi, hadi… Çabuk, çabuk… Herkes yaptı bir sen kaldın” gibi baskılar çocuğu psikolojik olarak gerdiği gibi, bilginin içselleşmesinin önünü de kapatır.

Çocuğa iyilik yapmak isteyen eğiticiler, onun biyolojik ritmine saygı duymalı. Belki kendilerinin bozulmuş olan biyolojik ritimlerini de “sekine” haline çevirerek çocuğun karşısına çıkmalıdır. Bu bir lüks değil, çocuk hakkıdır.

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.783
  • 227.253
  • 28.783
  • 227.253
# 19 Oca 2017 09:36:28
Soğuk nöbet  yerinden selamlar.

Çevrimdışı FATMA1F

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 533
  • 2.759
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 533
  • 2.759
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 09:45:53
Hayırlı Sabahlar Öğretmenlerim
Hani Deriz Ya İdareci Olmak Başka Yönetici Olmak Başka
Özzzz Öğretmenimin Değindiği Nokta Tam Da Bu Öğretmen Olmak Başka Rehber Olmak Başka.veli Olmak Başka Anne Baba Olmak Başka.gerçek Rehber Öğretmen Ve Anne Babalarla Karşılaşmak Dileği İle Gününüz Aydın Olsun

Çevrimdışı stargate

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.136
  • 3.997
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.136
  • 3.997
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 19 Oca 2017 10:03:47
herkese güzel bir gün dileğiyle

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK