Çok eskilere gittim şimdi. Sırf ceketinin meşhur bir markaya ait oldugunu gosterebilmek için sık sık iç cebinden kalem çıkaran ve geri koyan arkadaşımı hatirlattin hocam.
adamın biri yeni bir saat ve bir ayakkabı almış...
arkadaşlarına gösterecek ya.. birşey anlatırken elini kolunu sallıyor ayağıyla sürekli yere vuruyormuş. ama bir allahın kulu da dikkat etmemiş..
en son dayanamamış bizimkisi...
"bana bak" demiş... "şu ayakkabıylan kafana bi vurrum, şu saatle iki saat baygın yatarsın"
aklıma geldi birden