ben anlatayım.
)
çocuklarla aram iyidir ve her zaman rahatça şaka yaparlar. fakat itiraf etmeliyim ki bazen olayı abartıyorlar.
köyde çalıştığım zaman sınıf defterimin arasına ölü yılan koymuşlardı.
)
neyse ki defterin şişkin oluşunu fark ettim de kapağını yavaşça açtım yoksa
))
küçük sınıfların tek bildiği şaka sıraların altına saklanmak zaten. bazen buna benim masamın altına saklanmak eklenebiliyor.
bir keresinde öğretmen masasını ters çevirip üzerine örtüyü örtmüşlerdi. çantamı koyunca
) itiraf etmeliyim güzel bir şakaydı
)
en çok yaptıklarından biri de düşmüş numarası... ağlayan arada gülen şebekler
) ama bir keresinde camdan düşmüş numarası yaptılar. sınıfa girdim hepsi camda.. inanmasam da korkumdan baktım
ama bir gün de ben onlara yaptım
) gün boyunca bi ton şakaya maruz kaldığım bir gündü. karşı sınıftaki arkadaşla anlaştık çünkü o da artık bu işe bir çözüm bulalım diyordu.
sınıfa girdim çok sinirlenmiş gibi yeter dedim bırakıyorum sizi... o sinirle çıktım gittim arkadaş da sınıfından çıktı. 5 dakika sonra o benim sınıfa girdi, ben onun sınıfına girdim.
girdim arkadaşın sınıfına... sinirli sinirli kitabı aç defteri aç sen oku hayır beğenmedim sen oku bu ne biçim yazı bu nasıl defter tüm sınıfı fırçaladım
) arkadaş da benimkilere aynısını yapmış ama benimkiler feryat figan edince şakayı bitirdik.
)
bir gittim bütün sınıf ağlıyor.
)))
şakaydı dedim 1 nisannnnnnnnnnn
)
ŞAKADAN ANLAMIYORSAN ŞAKA YAPMAYACAKSIN. hayat felsefem budur...
pazartesi den korkuyorum
ben de bir şeyler düşünmeliyim. çünkü eski öğrencilerim kesin bir işler çevirir.
)
dün bir kaç tanesi bana küsmüştü acaba hazırlık mı yapıyorlar
)) şimdi aklıma geldi
) eyvah eyvahhh
