Hayırlı günler arkadaslar. Ben farklı bir konuyu dile getireceğim. Sınavsız atanan son öğretmen grubundayım. Eylül 1999. Hepimizin türlü türlü sıkıntıları var. Bunları paylaşıyoruz. Ama ya atanamayanlar. Empati kurmamız gerekmez mi?
Yıllar önce izlediğim bir haber beni çoķ etkilemişti. Sanırım 6, 7 yıl oldu.
Atamanın yapıldığı salonda sevinenler, üzülenler, çığlık atanlar. Bunlar akşam haberlere çıkar. Bir muhabir bir erkek öğretmen adayına mikrofon uzatıp sonucu sormuştu. O da nasip değilmiş. Başka sefere inşallah demişti.
Ama ardından : "13. YILIMDA DA ATANAMADIM."
dedi ve gözyaşları gözlerinden boncuk boncuk döküldü.
O nedenle benim düşüncem şudur ki:
Şükretmek lazım.
Herkese hayırlı cumalar dilerim.
Öğretmenim annem öğretmen okulu mezunu.O zaman 20 yılda emekli olunuyordu.37 yaşında emekli oldu.Geçen gün sohbet ediyorduk.Dedi ki:
-O zaman da maddi sıkıntıları olanlar vardı.Ama kimse yaşı dolduğu halde çalışmayı düşünmedi.Herkes emekli oluyordu.
Ben emekli olmayı 5 yıl önceden kafama koymuştum.Gitmeli ki gelenlere yer açılsın.
Emekli olmayanları da yargılamak haddim değil.Devir değişti,öncelikler ihtiyaçlar değişti.
Sadece emekli olursam evde ne yaparım zihniyetinde olup çalışan arkadaşlarım var,onlar bana bencil gibi geliyor.