Ben de anlayamadım. Öyle ki en iyi ders dinleyen öğrenciler dahi ben ders anlatırken sıranın altından gizlice kitap okuduklarına şahit oldum.
Öğretmenim, bu kitaplar kolay okunur,olay örgüsü merak ettirmeye dönük kitaplardır,edebi bir lezzeti yoktur.Koca kitap, belli başlı kelime sayısı ile biter.Sırf bizim ülkemizde değil okuduğum kadarıyla diğer ülkelerde de bu tür kitaplara, plaj kitabı gözüyle bakılır.Yani anlık bir keyif verici ürün gibi görülür.Yeğenim Tess Gerritsen kitaplarının hastası,çocukken Saftirik hastası ergen olunca yine fabrika üretimi olan Tess Gerritsen hastasına dönüşüyor çocuklar.Bunlar, bellibaşlı ,artık kendini kabul ettirmiş yazarların söyleşilerinde yıllardır anlatılır,yazılır.Şöyle düşünün, çocuklar bir kap nohut yemeği ile bulgur pilavını mı iştahla yer yoksa hamburgeri mi?Ya da aburcuburu mu?
Çok sevmesi,ya da çok iştahla okuması ona fayda verir,her kesimden kabul görüyor bu yüzden kaliteli kitaplar,çocuklara farklı olana saygıyı öğretir,kelime dağarcığını zenginleştirir,hayal gücünü geliştirir diyebilir miyiz bilmem ki?Yasaklamak tabi kötü ama hepsini alıp da döne döne sadece bir tat almasına,hep aynı şeyi yemesineydi benim sözüm.Yüzdelik payı az olmalı diye düşünürüm.Anlatamadım ama internetten yazarların söyleşilerine bir göz atın,bazen çocuklara kitap seçimi ile ilgili sorular olur.