Salavat için sonradan icat edilmiş demekle neyi kastettiniz bilmiyorum ama
birkaç örnek gerekliliğini gösterir sanırım:
(Allah ve melekleri, Nebiye salavat getiriyor, iman edenler, siz de salavat getirin.) [Ahzab 56]
(Şefaatime en layık olan, bana en çok salavat okuyandır.) [Tirmizi]
(Kıyamette bana en yakın olan, en çok salavat getirendir.) [Tirmizi]
(Dua perdelidir. Bana salavat getirilince, perdeler yırtılır, dua kabul olur.) [Taberani]
Her ibadetin değeri ve önemi kendine haizdir.
Birini diğerine tercih etmek yerine Rabbim bize her ibadeti az da olsa devamlı yapanlardan eylesin inşallah...
Sayın Hocam, salat'ın anlamı salavat değil, burada destektir. Allah niye salavat getirsin? "Allah ve melekleri peygambere destek oluyorlar. Ey iman edenler! Siz de peygambere destek olunuz, ona yürekten bağlılığınızı ifade ediniz." Dua perdeli değildir "Eğer kullarım sana beni sorarlarsa, şüphesiz ki ben onlara çok yakınım. Dua edenin duasına, her zaman karşılık veririm. Öyleyse kullarım da benim davetime uysunlar ve bana inansınlar ki, doğru yolu bulabilsinler." Bakara 186 Dua için birini aracı yapmak Kuran'a aykırıdır. Yazdığınız rivayetler, Peygamberimizin vefatından 200-300 yıl sonra derlenmiş-uydurulmuş kitaplarda yazar. Bu kitaplarda Peygamberimize her türlü hakaret vardır. (haşa-sapık, pedofili, bencil, korkak,...) Dinin sahibi tektir: Allah. Dinin kaynağı tektir: Kuran!
Salavat için sonradan icat edilmiş demekle neyi kastettiniz bilmiyorum ama
birkaç örnek gerekliliğini gösterir sanırım:
(Allah ve melekleri, Nebiye salavat getiriyor, iman edenler, siz de salavat getirin.) [Ahzab 56]
(Şefaatime en layık olan, bana en çok salavat okuyandır.) [Tirmizi]
(Kıyamette bana en yakın olan, en çok salavat getirendir.) [Tirmizi]
(Dua perdelidir. Bana salavat getirilince, perdeler yırtılır, dua kabul olur.) [Taberani]
Her ibadetin değeri ve önemi kendine haizdir.
Birini diğerine tercih etmek yerine Rabbim bize her ibadeti az da olsa devamlı yapanlardan eylesin inşallah...
Salavat diye bir ibadet yoktur. Allah "Çok salavat getiren , şu kelimeyi şu kadar okuyan cennete girer" dememiştir. Şefaat konusu da ayrı bir yanılgı. Kuran'da "Peygamberler hesap günü şefaat edecek" ayeti var mı? Aksine "Öyle bir günden sakının ki, kimse kimsenin yerine birşey ödeyemez, aracılık (şefaat) kabul edilmez, kimseden bir fidye alınmaz ve yardım da edilmez." Bakara 48 gibi onlarca ayet ile kendimizi kurtarmak için dünyada çalışmamız gerektiği anlatılmıştır. "Muhakkak ki tüm insanlar hüsrandadır. Ancak iman edip salih amel işleyenler ve birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler hariç" Asr Suresi İslam'ı Kuran'dan öğrenirsek tüm çelişkilerden kurtuluruz. Peygamber kendine ne yapılacağını bilmez ki bize "Şunu okursanız yeriniz garanti" desin. "De ki: Ben peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem. Ben sadece bana vahyedilene uyarım. Ben sadece apaçık bir uyarıcıyım." Ahkaf 9