İbretlik Olaylar

değerli öğretmenlerim, bazılarımızın başında eminim ibretlik ders alınması gereken olaylar geçmiştir. benim en çok merak ettiğim sınıfta sıra dışı öğrencilerinizle nasıl başa çıkıp sınıfa hakim olduğunuz veya yaşadığınız ilginç sorunlara bulduğunuz çözümler. burda yaşadığınız ilginç ibretlik olayları paylaşırsanız sevinirim.
saygılarımla

değerli öğretmenlerim, bazılarımızın başında eminim ibretlik ders alınması gereken olaylar geçmiştir. benim en çok merak ettiğim sınıfta sıra dışı öğrencilerinizle nasıl başa çıkıp sınıfa hakim olduğunuz veya yaşadığınız ilginç sorunlara bulduğunuz çözümler. burda yaşadığınız ilginç ibretlik olayları paylaşırsanız sevinirim.
saygılarımla

Belki size yanlış gelebilir ama staj yaptığım okulda yıllar önce tecrübeli bir öğretmenin anlattıklarını uyguladım;
 2.kademenin en haşarı sınıfıydı.Sınıfa girdim,en öndeki öğrenci ile enarkada oturan öğrenciyi suçu var yok tatlı şekilde uyardım.Hafifçe yanaklarını okşadım.
Etkili olmuşki benim derste hiçbir problem olmazdı.

cok basit yaaa cok sevdiğim bir hocam vıar bizim derslerimize girmedi ama genellikle onun derslerine fırsat oldukca katılırdım. Sizlerde blirsiniz ''Üstün DÖKMEN'' onun trt1 deki programlarını izlemeye özen gösterirseniz inan ki sorun adı verdiğiniz ilişkiler kendiliğinden cözülecektır. Haaa unutmadan soyleyim Üstun DÖKMEN hocamız öğrencilere sen değil de ''ben'' dilini kullanırsanız basarıya daha kolay ulasacağımızı sık sık tekrar ederdi.Ve bunda da cok haklı olduğunu ben kendimden biliyorum.

Sorun yaşadığım öğrenciyi yanıma çağırır ve birebir konuşurum. Ona yaptığı yanlışların herkesi ve beni üzdüğünü anlatırım. Genellikle bu yönemle sonuca ulaşıyorum.

Genellikle en haylaz öğrencime istese ne kadar efendi ve çalışkn olabileceğini söylerim.
Tahtaya kaldırırım ve basit bir soru sorarım.Defterine yıldız atarım.Onu ödüllendirdiğimi ve çalışkan olduğunu düşündüğümü sanarak beni kırmamaya çalışır.
Siz de deneyin çok başarılı olursunuz.

öğrencilerime hep''bunu senden beklemezdim'' diyorum ve inanın öğrenciler yaptıklarını bir daha yapmıyorlar...

öğrencilerin en uslanmazı ile konuşunca bir daha yapmamak için neredeyse yemin edecekler ama bunları arada bir yakın bulunup elektrik vermek gerekiyor (  Tabiki  gözle...) ..

Beklediklerinin tam tersini yapmayı denediniz mi?

Öğrencilere derste yapmaları için ödev veriyordum. Birkaç öğrenci kendi yapmayıp ya kitaptan kopya çekiyordu ya da diğer öğrencilere bakıyordu. Hele biri....

Defalarca uyarmama, tatlı tatlı nasihatlar çekmeme rağmen yine bunu yapıyordu. Anladım ki benim onu uyarmam onun için gurur kaynağı olmuş: "Öğretmen beni uyarsa bile ben bildiğimi okuyorum. Ben güçlüyüm. Ben önemliyim."

Baktım olmuyor tam tersini yapmaya başladım.

Kitaplarınızı okuyun diyorum. Öğrencim okumuyor. Ona oku demeyip "Kitabını kapat. Sen okuma." demeye başladım.

Ödev kağıdı verdiğimde öğrenci yapmazdı. Ben yap demedim. Tam tersi kağıdını elinden alıp masanın üstüne koydum. Bir süre sonra baktım ki öğrenci kendisine bakmadığım zamanlar kağıdı masanın üstünden alıp yapmaya devam ediyor.

"Aaaaa yakıştı mı size!" demeyin. Bu yöntem ile bu öğrenci üstünde ciddi başarı sağladım.

hocam güzel bi uygulama denemiştim bikaç defa.
böyle orjinal yöntemleri uygulamak lazım

Beni çok kızdıran öğrencime küsüyorum ve sorularına cevap vermiyorum,o yokmuş gibi davranıyor,yaptıklarına tepki vermiyorum.Birsüre sonra yaptığı yanlışı anlayıp özürdiliyor ve barışıyoruz.Genelde öğrencilerimi öperek ödüllendirdiğim için yaramazları öpmediğim zamanda düzeliyorlar.

Bir gün sınıf zıvanadan çıktı. Dövmüyorum ya!

Karıştı da karıştı. En son hoşunuza gidiyormu diye sordum. Hayır öğretmenim dediler. Ama 10 dakika sonra aynen devam.Susun derim yok. Ayıp oluyor derim yok. O ona , o ona .
Küçüklerle ders işliyorum, ödev verdiğim halde büyükler.Büyükler ile ders işliyorum, ders verdiğim halde küçükler.

Müdür odasına gittim. Okulun malzemelerinin içinden keseri aldım.Sapını çıkarttım.
Getirdim , sapı öğretmen masasının üzerine koydum.

Başladım dersi olan sınıfla ders işlemeye.

Ne döverim dedim ne bir şey. Mübarek cennetten mi çıkmış. Görüntüsü bile yetti.

Akşam tekrar yerine taktım. O gün, bu gün Allahıma binlerce şükürler olsun.

Bazen sorarım:"Ya siz eskiden ödevli derslerde yaramazlık yapardınız. Şimdi neden yapmıyorsunuz?

Cevap:"Sizin üzülmenizi istemiyoruz öğretmenim"

Ben de içimden:"Dobiiii dobiiiii"

hocam tebrik ederim güzel bir yöntem

çok çaresiz kaldığım bir olayı anlatayım size.görevimin ilk yılı.güneydoğuda ilçeye 1,5 saat uzaklıkta bir köyde göreve başladım.ilk defa geliyodum güneydoğuya.çok yabancı gelmişti ilk zamanlar ama alışmıştım.neyse ki çocuklar ve köylüler beni çok seviyodu.ama bir öğrencim vardı.hem çok çalışkan hem de çok çabuk küsen bir öğrencim.şeyhin oğluydu ve kendini herkesten üstün görüyodu.bir gün sınıf arkadaşını döverken gördüm ve yanıma çağırdım gelmedi.gelmediği gibi kaçtı ve eline taş alıp atmaya başladı.tarlalara kaçtı gitti.tabi köyün içinde peşinden koşamazdım.bayanım ve tuhaf karşılanırdı.hem üstüne gidersem daha çok hırçınlaşacağını düşündüm.sınıfa girdim.derse devam ettim.sonra pencere taşlanmaya başladı.tabi bu arada çocuk kürtçe konuşuyodu.ama ben ne dediğini anlamıyodum.diğer çocuklar söyledi bana küfrediyormuş.ne olduğunu anlayamadım.çok ağlamıştım.müdür yetkili öğretmene gitmiştim ağlayarak.müdür yetkili öğretmen de bişey yapamadı.çünkü ona da küfretmiş.ailesine gitti öğretmen arkadaş.ailesi de bişey demedi olanlara çocuktur yapar dedi.ama ben o kadar üzülmüştüm ki.ben taa nerelerden kalkıp onlar için geleyim,binbir türlü sıkıntıya katlanayım ve böyle olsun.hiç unutamayacağım bir olay bu...sonra çocukla derste hiç konuşmadım ve ona hiç söz hakkı vermedim.2 gün sonra ağlayarak geldi özür diledi bir daha da yapmadı öyle bişey..ama çok üzülmüştüm çok.

 Göreve ilk başladığım yıllar karsın bir köyünde okul boyuyorum.Okulun duvarına fırçayla boya sürüyorum.Bu sırada arkamda bir öğrencim var bana yardım ediyor.Fırçayı ileri geri sürerken fırçanın sapı geri çekerken arkamdaki öğrencimin tam gözünün altına elmacık kemiğine geldi.Ama korkudan yüreğim ağzıma geldi.Azcık daha yukarı gelse çocuğun gözüne batacak belki de kör olacak.O günden sonra okul işlerinde hep temkinli olmuş ve çocukları işimden mümkün olduğunca uzak tutmuşumdur..

erdemc28 hocam başınıza gelen olayın bi benzeri geçen hafta benimle yanımdaki öğretmen arkadaşın başına geldi.
malum kış
havalar buz gibi. bizde depodaki bikaç kütüğü kırıp yakmak istedik.
kesecek malzeme olmadığından. ihata duvarına dikip büyük bi taşla kırıp sobada yakacaz.
ders bitmiş hava kararmış.
kırdığımız bi odun parçasından fırlayan parça. 20 metre uzaktaki bi öğrencimin gözünün altına değdi.
ikimiz donduk kaldık.
gittiğimizde gözüyle arasında sadece 2 cm olduğunu gördük.
sonra pansuman yapıp eve yolladık.
verilmiş sadakamız varmış.