İhtiyacın Yoksa Harcama! Tüketme! Alma!

Öðretmenim, inþallah en kýsa sürede kendinizi frenlersiniz.
Yoksa ay sonu gelmez olur...

İnsallah ama zor gibi görünüyor

Kredi kartı olduğu sürece çoğunluk olarak tüketimde olacak.Kredi kartı kapitalist düzenin bir tuzağıdır.Üretmeden tüket.Sonra nasıl ödersen öde!

Ben de 10 senedir düzenli kullanıyorum.Zamanında ödüyorum.Her sene anlaşma yaptığımda kartımdan aidat almıyorlar.Gçen sefer babam fenalaştı acilen özel hastaneye götürdüm.Ev kredisi ödüyorum bütçemi ona göre dengelemişim.Hesapta olmayan birşeydi.Orada tedavi oldu ilaçları aldık kredi kartı ile ödedim.Cepte kart sıcak paradan daha iyi.Ayrıca bir kredi kullanmamışsanız ve kredi kartı kullanmamışsanız ileride lazım olduğunda banka size kredi vermekte temkinli davranıyor.

memuriyet hayatım boyunca bir tane bile kredi kartım olmadı kullanmadım aklımı seveyim.herşeyim peş para oldu.cebimde param varsa alıyorum yoksa almıyorum bu kadar basit.Bir de faiziyle uğraşıp bankaları mı kazandırıcam?

Başlığı görünce Camii yaptıran bir zâtın hikayesi aklıma geldi.
SANKİ YEDİM CAMİİ
Osmanlı dönemine ait, 17.yüzyılda yapılan bu caminin ilginç bir hikayesi var.
Anlatılanlara göre Keçecizâde Hayreettin Efendi (ya da Adanalı Şakir Efendi), İstanbul’da orta halli bir esnaftır. Hayrettin Efendi Osmanlı padişahlarının yaptırdığı Selâtin camilere bakıp imrenir. Tevbe suresinin 8. ayetinden de etkilenir.
Ayette ”Allah’ın mescidlerini ancak Allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı gereği üzere kılan, zekâtı veren ve Allah’dan başka kimseden korkmayanlar îmar eder. İşte bunların doğru yolda olup, başarıya ulaşacakları umulur” buyrulmakta, mescidlerin îmar ve inşâsına dikkat çekilmekte, bu işleri yapacakların özellikleri anlatılmaktadır.
Hayrettin Efendi bir camii yapmayı diler. Bunun için de 20 yıl boyunca para biriktirir.20 yıl boyunca canı bir şey çekince, canı bir şey yemek içmek isteyince onlara vereceği parayı “Sanki yedim” diyerek “Var say ki yedin” diyerek bir kenarda biriktirir. Sonunda biriktirdiği bu paralarla bu güzel camiyi yaptırır, adına da “Sanki Yedim mescidi” der.
Hele insan, arzu ve isteklerinden, nefsin taleplerinden vaz geçip, tasarruf yapabiliyorsa, tutumlu davranabiliyorsa elde etmeyeceği zenginlik kalmıyor.

Ben de 10 senedir düzenli kullanıyorum.Zamanında ödüyorum.Her sene anlaşma yaptığımda kartımdan aidat almıyorlar.Gçen sefer babam fenalaştı acilen özel hastaneye götürdüm.Ev kredisi ödüyorum bütçemi ona göre dengelemişim.Hesapta olmayan birşeydi.Orada tedavi oldu ilaçları aldık kredi kartı ile ödedim.Cepte kart sıcak paradan daha iyi.Ayrıca bir kredi kullanmamışsanız ve kredi kartı kullanmamışsanız ileride lazım olduğunda banka size kredi vermekte temkinli davranıyor.

   Çoğunluk bu bilince sahip değil öğretmenim.Bende bilinci kullanıyorum.İnanın asgari ücrete sahip bir yakınıma bankanın biri istemediğ halde 15bin limitli kart göndermişti.Zaten bankalar düzenli ödeyen müşterileri sevmiyor.Onların hesabı asgariyi ödesin süreklü tüketsin.Bankaya faiz ödesin.

Üzerimde hiç nakit taşımam. Her şeyi kredi kartıyla öderim. Olabildiğince taksitten uzak dururum. Kartın asgarisini ödemem borcun tamamını öderim. Otomatik ödemelerimin neredeyse tamamı kredi kartından kesiliyor. Hiçbir bankaya da kuruş faiz yedirmedim.
Kredi katı kullanmasını bilene bir avantajdır, sınırını bileceksin. Aksi durumda kredi kartı kullanmayı bilmiyorsan kullanmayacaksın.

Bizim de bir tane kredi kartımız var. Ev harcamalarımızi kartla yapıyoruz ve ay sonunda tamamı otomatik ödeniyor. Fatualarımız da otomatik kesiliyor. Kullanmasını bilirsen kredi kartı büyük kolaylık.