İl İçi Alan Değişikliği Sonuçlar

tekrar ikinci bir alan değişikliği yapılacak mı

BEN DAVAMI AÇTIM TOPLAMDA 218 TL MASRAF ÖDEDİM.ÖMER DİNÇER SAĞOLSUN!
DİLKEÇEM
İlk Derece Mahkemesi Olarak
(DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA)
Gönderilmek Üzere
Mersin İdare Mahkemesi Başkanlığına
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR
DAVACI :
T.C Kimlik No :
Adres :
DAVALI :Milli Eğitim Bakanlığı
Bakanlıklar/ANKARA
Tebliğ Tarihi :28.09.2012 (Yayım Tarihi)
DAVA KONUSU: Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun Başvuruda Bulunabilecekler başlıklı kısmının 2/1 maddesinin “Öğrenimleri birden fazla alana kaynaklık eden” ibaresinin, 2/2 maddesinin 1. Fıkrasındaki “sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendindeki “diplomalarında yazılı olan yan alana” ibaresinin ile 2/2 maddesindeki 2.fıkrasının “Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendinde yer alan “diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına” ibarelerinin, yürürlükteki mevzuata aykırılık teşkil ettiğinden yürütülmesinin durdurulması ve iptali taleplidir.
AÇIKLAMALAR:1.Dava konusu işlemin düzenlenmesine gerekçe olarak özellikle sınıf öğretmenliği branşında meydana gelen norm fazlası öğretmenlerin başka alanlara kaydırılarak eritilmesidir. Oysa böyle bir uygulama en başta 1739 sayılı Mili Eğitim Temel Kanununun 45.maddesinin 1. Fıkrasına aykırı bir uygulamadır. 1739 sayılı Mili Eğitim Temel Kanununda öğretmenlik mesleğinin tanımı şu şekilde yapılmaktadır. “Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Öğretmenler bu görevlerini Türk Milli Eğitiminin amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlüdürler. Öğretmenlik mesleğine hazırlık genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlanır.” denilmektedir. Bu tanıma göre bir edebiyat öğretmeninin mutlaka edebiyat üzerine özel ihtisas yapmış alan bilgisine,bir matematik öğretmeninin mutlaka matematik üzerine özel bir ihtisas yapmış alan bilgisine sahip olması gerekmektedir. İlköğretim ve ortaöğretim kademesi öğretmenlerinin yeterli olabilmesi için branşlar temelinde özel Alan Yeterlilikleriyle öğretmenliğe hazırlanmaktadırlar. Öğretmenlik mesleğinin niteliğinin yükseltilmesi, statüsünün yükseltilmesi öncellikle öğretmenlerin sahip olması gereken genel ve özel alan bilgisine sahip olmalarıyla mümkün olabilecektir.
2- Milli Eğitim Bakanlığının 10/09/2012 tarihine kadar yapmış olduğu öğretmen atamalarında yan alanı kabul etmemekte ve kaynak branşı esas kabul etmektedir. Şayet yan alan öğretmenin özel ihtisas yapmış olduğu alan olmuş olsaydı her yıl öğretmen kadrolarına yapılan ilk atama dönemlerinde yan alandan da öğretmen alımı olurdu. Oysa Son 3 yıllık ilk atama kılavuzlarını ve Talim Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli ve 80 No’lu Kararı (Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları Ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esaslar) incelendiğimizde atanmaya esas alan “Türkçe” ise kaynak yüksek öğretim programı “Türkçe Öğretmenliği” bölümünden; atanmaya esas alan “Matematik” ise kaynak yüksek öğretim programı “Matematik Öğretmenliği veya Matematik bölümünden; atanmaya esas alan “Tarih” ise kaynak yüksek öğretim programı “Tarih Öğretmenliği ve Tarih” bölümünden; atanmaya esas alan “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği” ise kaynak yüksek öğretim programı “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği veya Türk Dili ve Edebiyatı ” bölümünden mezun olma şartı aranır.
3- Bakanlık dava konusu olan işlemle branş dersleri üzerine yeterli akademik eğitim ve deneyimi olmayan sınıf öğretmenlerinin diplomalarında yan alanı Beden Eğitimi,Türk Dili, Sosyal Bilgiler,coğrafya,matematik,müzik,İngilizce,fen bilgisi ve başka branş dersler yazılan öğretmenlerin diplomada yazılı yan alanlara öğretmen olarak geçmelerine izin vermiştir.Yan alan öğretmenin özel ihtisas yaptığı alan olmadığını Bakanlık ve YÖK yetkilileri de kabul etmiş ve 2001 yılından sonra üniversitelerin sınıf öğretmenliği bölümlerinden mezun olan öğretmenlerin diplomalarında yan alan yazmayıp bu uygulamaya son vermiştir. Eğitim fakültelerinin öğretmenlik mezunlarının bulunmasında sıkıntı çekilen dönemlerde bile yapılan atamalara baktığımızda hiçbir atama döneminde özel ihtisas alanı sınıf öğretmenliği olan bir öğretmenin “Türkçe, matematik, sosyal bilgiler, Edebiyat fen Bilgisi” öğretmeni olarak atandığını görmüyoruz. Çünkü bir sınıf öğretmeninin özel ihtisas alanı ilkokul öğretmenliğidir. Almış olduğu pedagojik formasyon ve alan eğitimi bunu gerektiriyor. Hiçbir sınıf öğretmenliği mezunu, yüksek öğretimde okurken kendi alanları dışındaki diğer branş öğretmenlikleriyle ile ilgili ne bir formasyon ne de özel ihtisas gerektiren alan bilgisi eğitimi almış değildir. O halde bakanlığın dava konusu idari işlemle bir sınıf öğretmenini branş öğretmeni olarak ataması en başta Milli Eğitim Bakanlığının 1739 sayılı temel kanununa ve Talim Terbiye kurulunun 80 sayılı kararına aykırı bir işlemdir. Kanun öğretmenlik tanımında özel ihtisas gerektiren “ALAN BİLGİSİ” eğitimi almış olma koşulunu istiyor. Dava konusu İl içi alan değişikliği atama kılavuzu sayesinde Sınıf öğretmenleri hukuka aykırı bir şekilde Türkçe, edebiyat, lise matematik, ilköğretim(ortaokul) matematik, sosyal bilgiler, tarih, coğrafya, resim, müzik, beden eğitimi öğretmeni olma şansı elde etmişlerdir. Örnek verecek olursak: 81 ilimizden sadece Mersin ilinde yapılan bu alan değişikliği sonucunda: 63 sınıf öğretmeni Türkçe Öğretmenliğine;50 sınıf öğretmeni, sosyal bilgiler öğretmenliğine; 51 sınıf öğretmeni İlköğretim(ortaokul) matematik öğretmenliğine; 17 sınıf öğretmeni, İngilizce öğretmenliğine; 31 sınıf öğretmeni, Beden Eğitimi öğretmenliğine; 10 sınıf öğretmeni, müzik öğretmenliğine; 11 sınıf öğretmeni, Türk dili ve Edebiyatı öğretmenliği alanlarına geçiş yapmıştır. Bunu 81 ilimize yaydığımızda 30 bin üzerinde sınıf öğretmeni hukuka aykırı bir şekilde alan değişikliği yapmış bulunmaktadır. Bu hukuki ve pedagojik olarak doğru değildir.
4- 2012-2013 Eğitim Öğretim yılında Denizli ili Orhan Abalıoğlu Endüstri Meslek Lisesi’n de Türk dili ve Edebiyatı öğretmenliği mezunu 6 öğretmen ücret karşılığı derse girerken, alan değişikliği sonucunda 7 sınıf öğretmeni okula Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni kadrosuyla atanarak ücret karşılığı çalışan 6 kişilik Edebiyat öğretmenliği mezununun görevine son verilmiştir. Üniversite eğitimi süresince sınıf öğretmenliği üzerine ihtisas yapan, sınıf öğretmenliğinin alan eğitimini alan, edebiyat üzerine herhangi bir ek eğitim almayan bu sınıf öğretmenleri acaba hangi yeterlilikle lise öğrencilerine edebiyatı sevdirecek. Sınıf öğretmenliği mezunu öğretmenleri liselerde matematik, edebiyat dersine sokmak burada okuyan çocuklara yapılacak en büyük zulümdür. Bir neslin eğitim hayatını mahvetmekten başka bir şey değildir de nedir? Bu uygulama uzmanlık alanı ortopedi olan bir hekimi bir gecede kadın doğum uzmanı, beyin cerrahi uzmanı, nöroloji uzmanı, kardiyoloji uzmanı yapmak nasıl cinayet ise özel ihtisas alanı sınıf öğretmeni olan bir öğretmeni de liselerde matematik, edebiyat, tarih, coğrafya öğretmeni, yapmak eğitim sistemi açısından işlenmiş bir cinayettir.
5-Bakanlık dava konusu İl İçi Alan Değişikliği uygulamasıyla amacı dışına çıkarak norm kadro fazlası olan sınıf öğretmenlere alan değiştirmekle yetinmeyip tüm sınıf öğretmenlerine bu hakkı tanıyarak adeta sınıf öğretmenliği kadrosunda bir boşalmaya neden olmuş ve ilkokul 1,2,3 ve 4. Sınıfta okuyan yaklaşık 100 bine yakın öğrenciyi sınıf öğretmensiz bırakarak ilkokulları adeta bir “kaosa” sürüklemiştir. İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri bu açığı kapatmak için bu sefer sınıf öğretmenliği ile uzaktan yakından alakası olmayan başka başka bölüm mezunlarını sınıf öğretmeni olarak görevlendirme yoluna gitmişlerdir. Örneğin 2012-2013 Eğitim-öğretim yılında Şanlıurfa ili Haran İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 33 sınıf öğretmeni görevlendirmiş ve bunların hiçbiri sınıf öğretmenliği mezunu değildir. Kimi 2 yıllık tarla bitkileri mezunu,kimi maliye, kimi işletme,kimi mobilya dekorasyon mezunudur.Aynı şekilde Şanlıurfa ili Süruç ilçe Milli eğitim Müdürlüğü 49 öğretmen görevlendirmiş bunlardan 10’u bitki koruma,nakış işlemeciliği, mobilya dekorasyon ve tarla bitkileri mezunlarından oluşuyor.Bu uygulama hukuka aykırılığı yanında pedagojik açıdan da yanlış uygulamadır ki; bir yandan ortaokul ve liselerde ders verecek sınıf öğretmenliği mezunları, ihtisas sahibi “özel alan” bilgisine sahip olmadıkları ve branş öğretmenlerinin anlatması gerektiği dersleri anlatacaklar; öbür yandan ilkokullarda derse girecek olanlar, öğretmenlik mesleğiyle alakası olmayan kişilerden oluşacak. Böyle bir uygulama eğitim sistemimizin adeta intiharıdır.
7-Bakanlığın bu alan değişikliği uygulamasının yürütülmesinin durdurulmaması halinde ilerde telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğuracağı, Türk Eğitim Sistemini ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın geleceğini karartacağı eğitim sistemini kalitesizleştireceği kaçınılmaz olacaktır. Dünya üzerinde değişimin hızlı olduğu ve mesleklerin her bir alanı için özel ihtisas eğitimi alıp branşlaşmanın bu denli vazgeçilmez olduğu böyle bir dönemde, hangi veli çocuğunun matematik dersine alanı matematik olmayan bir sınıf öğretmeninin, edebiyat dersine alanı edebiyat olmayan bir sınıf öğretmeninin, tarih dersine alanı tarih olmayan bir sınıf öğretmenin girmesine rıza gösterebilir ki?En başta böyle bir uygulamaya ben vatandaş olarak rıza göstermiyorum ve hiçbir velinin buna rıza göstereceğine inanmıyorum.
8- Bakanlığın hukuksuz atama yaptığının bir delili de şu örnektir. 2000 yılında sosyal Bilgiler öğretmenliği bölümünden mezun bir öğretmen adayının diplomasında yan alan olarak Türkçe öğretmenliği yazmaktadır. Bu öğretmen 2001 yılında KPSS sınavına girmiş ve aldığı puanla Türkçe öğretmenliğine atanamamıştır. Eğer bakanlık bu öğretmen adayına Yan alanına atama şansı verseydi bu öğretmen adayı Türkçe öğretmenliğine atanabilecekti. Ama aynı bakanlık şu an MEB’de öğretmen olan sosyal bilgiler öğretmenine yan alanı “Türkçe” diye Türkçe öğretmenliğine geçme şansı vermektedir.(Mersin ilinde 3 Sosyal Bilgiler öğretmeni yan alan Türkçe diye Türkçe öğretmenliğine geçmiştir.) İlk atamada şans vermeyen bakanlık nedense öğretmen olduktan sonra bu şansı o öğretmene vermektedir. Bir yerde hukuka uyulmakta ama başka bir atamada bu hukuk çiğnenmektedir.
9- Davacı olarak öğretmenlerin mezun olduğu alanlarda görev yapmasını istiyorum. Fizik öğretmenliği mezununun sınıf öğretmenliğinden kendi mezun olduğu fizik öğretmenliği alanına geçmesine karşı değilim. Doğru olan da budur. Ancak sınıf öğretmenliği mezunu bir öğretmenin Türk dili ve edebiyatı, matematik, Türkçe, fizik, kimya, biyoloji,tarih ,coğrafya, öğretmenliği yapmasına dur demek gerekir. Zira her öğretmenin eğitim aldığı, uzmanlaştığı alanda öğretmenlik yapması eğitim açısından bir zorunluluktur.
10-Ben atanmayı bekleyen bir Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim. KPSS’de 79,80 puan alarak atanmayı kıl payı kaçırdım, 10 ve13 Eylül 2012 atamasında sonra önümde 900 kişi kalmıştır ,alınacak 900 civarı edebiyat öğretmeniyle atamam olacakken branşı edebiyat olmayan 1500 civarı sınıf öğretmeni edebiyat öğretmeni yapılmıştır hem de sadece bir günde, ben 4 yıllık lisans ,2 yıllık yüksek lisans eğitimimle beklerken 1500 kişi branşıma geçmiş ve mağduriyetime sebep olmuştur .Yıllardır ilkokul çağındaki çocuklara eğitim veren öğretmenlerin birden bire lisede edebiyat derslerine girmelerinin mantığı yoktur.Bakanlık bu yanlış uygulamayla branşımın ve birçok branşın açık ihtiyacını kapatmaya çalışmıştır.
10- Şimdi düşünelim MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖĞRETMENLERİNİN ATAMA VE YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ ‘nin Alan değişikliğine bağlı yer değiştirmeler başlıklı maddesindeki; “MADDE 44 – (1) Öğrenimine uygun alanı dışında bir başka alana atanan öğretmenler, mezuniyetleri itibarıyla atanabilecekleri alanlara alanlarının değiştirilmesini isteyebilirler.” bölümü bakanlığımızın bugünkü uygulamasının yanlış olduğunu göstermektedir. Çünkü alanında çalışan öğretmen alan değiştiremez. Aynı şekilde “asıl alanında” görev yapan bir öğretmenin “yan alanına” geçmesinin eğitim sistemimize faydadan çok zararı olacaktır.
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI İSTEMİMİZİN GEREKÇESİ: Dava konusu 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun ilgili maddelerinde ileri sürdüğüm hukuka aykırılıklar çok açıktır, ilk bakışta görülmektedir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 27.maddesi gereği dava konusu olan maddelerin öncelikli olarak yürütülmesinin durdurulması gerekli, Çünkü bu uygulama benim branşımın ihtiyaç sayısını azaltmaktadır, beni ve benim gibi atanmak için bekleyen yaklaşık 230 bin branş öğretmenini mağdur etmektedir hatta psikolojimizi bozmaktadır, bu düzenlemeyle ilerde yapılacak atamada, branş öğretmenlerinin hakları ellerinden alınmış olacak ki bu da davaya konu işlemin uygulanması halinde telafisi güç ve imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarını birlikte taşıdığından yürütmenin durdurulması kararı verilmesini istiyorum.
HUKUKİ SEBEPLER : Anayasa, İYUK, 1739 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Temel Kanunu , 657 Sayılı kanun ve sair mevzuat İdari Yargılama Usulü Kanunu, vs.
DELİLLER :
1-1739 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Temel Kanunu,
2-6 Mayıs 2010 tarih ve 27573 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer değiştirme Yönetmeliği
3-2012-2 Yılı ilk atama kılavuzu,
4-Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulunun 12.09.2012 tarih 5110 sayılı kurul mütalaası.
5-İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzu
6-Talim Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli 80 No’lu Karar “Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları Ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esaslar”
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah ettiğim nedenler ve yargılama sırasında mahkemenizce ortaya konacak gerekçelere bağlı olarak;
Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun Başvuruda Bulunabilecekler başlıklı kısmının 2/1 maddesinin “Öğrenimleri birden fazla alana kaynaklık eden” ibaresinin, 2/2 maddesinin 1. Fıkrasındaki “Sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendindeki “diplomalarında yazılı olan yan alana” ibaresinin, 2/2 maddesindeki 2.fıkrasının “Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendinde yer alan “diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına” ibareleri ile dava konusu kılavuzun maddelerine dayanılarak 28/09/2012 tarihinde yapılan 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği atamalarının yürütülmesinin durdurulması ve akabinde iptaline; yargılama giderlerinin davalı idare üzerine bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.12/10/2012
Davacı
EKLERİ:
2 Adet 2012 Yılı İl İçi Alan değişikliği Kılavuzu
2 Adet 2012-2 Öğretmenliğe Başvuru ve Atama Kılavuzu

2 gün önce bir dava daha açıldı ne kadar çok dava o kadar iptal edilme oranı demektir herkes göreve bu hukuksuzluğu sona erdirecek idealist insanlar gerekli

Sayın Hocam 15 yıllık sınıf öğretmeni, yan alanınız beden eğitimi ve sizde alan değişikliği için başvurmuşsunuz ve liseye beden eğitimi öğretmeni olarak tayininiz çıkmış. Bu bilgileri daha önce göndermiş olduğunuz mesajdan okudum ve aldım. Çok duyarlı hocam madem mahkemeye verecektiniz neden alan değişikliğine başvurdunuz birileri kafanıza silah dayayıp zorla başvuru yap demedi. Burada ve diğer forumlarda defalarca yazılıp çizildi branşa geçtiniz mi bir daha dönüşü yok denildi. Kılavuzda da açık açık belirtildi. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Çocuk oyuncağı değil bunlar. burada alanını değiştirip gayet başarılı ve mutlu bir şekilde mesleğini icra eden arkadaşlar çoğunlukta siz önce gidin yıllar önce branşı öğretmen olmayıp ta atanan arkadaşlar için de dava açın. (Gerçi bunlar için de yüzlerce dava açıldı ama sonuç elde var sıfır)

hocam klavuzda yurtdısından bahsetmıyor ama yaslar gergı belırtılmeyen sartlar lehte yorumlanır kaldı kı yurdısı gecıcı gorev ozluk haklarımız saklı kalmak kaydıyla bız burdayız...ben de yarın ılle temasa gecıcem paylasalım hocam

maavera hocam sız nerdesınız..hangı ulkede calısıyosunuz...hocam bu dedıgınızı bazı ıller basvuru alırken one surmus ama bızım basvuru alındı ve kararname cıktı bakanlık ıptal molmaz dıyor personel ıslerı....ıstersenız bır daha arayın

Bir ilçede çalışırken, yedinci sınıfları seviye guruplarına göre ayıralım, böylece iyi olan çocuklara daha iyi bir eğitim verebiliriz, böyle bir uygulama iyi mi olur, kötü mü olur, yapılsın mı yapılmasın mı diye tartışırken  bir bedenci arkadaş parmak kaldırdı ve; " Madem sınıfları ayıracaksınız, ama ben daha zayıf sınıftayken  müfettiş girerse ne yapacağım?" dedi. Tabi toplantıda herkes koptu
Hepimiz lisede okuduk, Allah aşkına kaç tane resimciniz size resim çizdi, yeteneğini gösteren bir şeyler yaptı? Sadece şunu çizin, bunu boyayın, dedikten sonra çalışmalarımıza baktı baktı ve notunu verdi gitti. Bunun için mi bize yeteneksiz sınıfcı diyorsunuz???
Benim resimde derecelerim de vardı, ama ben mecburiyetten şehrimde bulunan  eğitim fakültesini yazmak zorundaydım. Benim sınava girdiğim sene bir çok edebiyat öğretmenliğini kazanacak kadar puanım vardı, eşimin de öyleydi. Ama biz ikimiz de ailemize güvenemediğimizden, maddi durumlardan dolayı,okuyan abilerimizden dolayı bulunduğumuz şehirde okumak zorunda kaldık.

Edebiyat bölümü mezunu olup da ortaokul çocuklarının hatıra defterine yazı yazamayan arkadaşları da gördük biz.
Sizinkisi kibirlilikten başka birşey değil!!!
O beğenmediğiniz sınıfcılar denetmen olup derslerinize girince gıkınız çıkmaz ama değil mi?

BEN DAVAMI AÇTIM TOPLAMDA 218 TL MASRAF ÖDEDİM.ÖMER DİNÇER SAĞOLSUN!
DİLKEÇEM
İlk Derece Mahkemesi Olarak
(DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA)
Gönderilmek Üzere
Mersin İdare Mahkemesi Başkanlığına
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR
DAVACI :
T.C Kimlik No :
Adres :
DAVALI :Milli Eğitim Bakanlığı
Bakanlıklar/ANKARA
Tebliğ Tarihi :28.09.2012 (Yayım Tarihi)
DAVA KONUSU: Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun Başvuruda Bulunabilecekler başlıklı kısmının 2/1 maddesinin “Öğrenimleri birden fazla alana kaynaklık eden” ibaresinin, 2/2 maddesinin 1. Fıkrasındaki “sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendindeki “diplomalarında yazılı olan yan alana” ibaresinin ile 2/2 maddesindeki 2.fıkrasının “Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendinde yer alan “diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına” ibarelerinin, yürürlükteki mevzuata aykırılık teşkil ettiğinden yürütülmesinin durdurulması ve iptali taleplidir.
AÇIKLAMALAR:1.Dava konusu işlemin düzenlenmesine gerekçe olarak özellikle sınıf öğretmenliği branşında meydana gelen norm fazlası öğretmenlerin başka alanlara kaydırılarak eritilmesidir. Oysa böyle bir uygulama en başta 1739 sayılı Mili Eğitim Temel Kanununun 45.maddesinin 1. Fıkrasına aykırı bir uygulamadır. 1739 sayılı Mili Eğitim Temel Kanununda öğretmenlik mesleğinin tanımı şu şekilde yapılmaktadır. “Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Öğretmenler bu görevlerini Türk Milli Eğitiminin amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlüdürler. Öğretmenlik mesleğine hazırlık genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlanır.” denilmektedir. Bu tanıma göre bir edebiyat öğretmeninin mutlaka edebiyat üzerine özel ihtisas yapmış alan bilgisine,bir matematik öğretmeninin mutlaka matematik üzerine özel bir ihtisas yapmış alan bilgisine sahip olması gerekmektedir. İlköğretim ve ortaöğretim kademesi öğretmenlerinin yeterli olabilmesi için branşlar temelinde özel Alan Yeterlilikleriyle öğretmenliğe hazırlanmaktadırlar. Öğretmenlik mesleğinin niteliğinin yükseltilmesi, statüsünün yükseltilmesi öncellikle öğretmenlerin sahip olması gereken genel ve özel alan bilgisine sahip olmalarıyla mümkün olabilecektir.
2- Milli Eğitim Bakanlığının 10/09/2012 tarihine kadar yapmış olduğu öğretmen atamalarında yan alanı kabul etmemekte ve kaynak branşı esas kabul etmektedir. Şayet yan alan öğretmenin özel ihtisas yapmış olduğu alan olmuş olsaydı her yıl öğretmen kadrolarına yapılan ilk atama dönemlerinde yan alandan da öğretmen alımı olurdu. Oysa Son 3 yıllık ilk atama kılavuzlarını ve Talim Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli ve 80 No’lu Kararı (Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları Ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esaslar) incelendiğimizde atanmaya esas alan “Türkçe” ise kaynak yüksek öğretim programı “Türkçe Öğretmenliği” bölümünden; atanmaya esas alan “Matematik” ise kaynak yüksek öğretim programı “Matematik Öğretmenliği veya Matematik bölümünden; atanmaya esas alan “Tarih” ise kaynak yüksek öğretim programı “Tarih Öğretmenliği ve Tarih” bölümünden; atanmaya esas alan “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği” ise kaynak yüksek öğretim programı “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği veya Türk Dili ve Edebiyatı ” bölümünden mezun olma şartı aranır.
3- Bakanlık dava konusu olan işlemle branş dersleri üzerine yeterli akademik eğitim ve deneyimi olmayan sınıf öğretmenlerinin diplomalarında yan alanı Beden Eğitimi,Türk Dili, Sosyal Bilgiler,coğrafya,matematik,müzik,İngilizce,fen bilgisi ve başka branş dersler yazılan öğretmenlerin diplomada yazılı yan alanlara öğretmen olarak geçmelerine izin vermiştir.Yan alan öğretmenin özel ihtisas yaptığı alan olmadığını Bakanlık ve YÖK yetkilileri de kabul etmiş ve 2001 yılından sonra üniversitelerin sınıf öğretmenliği bölümlerinden mezun olan öğretmenlerin diplomalarında yan alan yazmayıp bu uygulamaya son vermiştir. Eğitim fakültelerinin öğretmenlik mezunlarının bulunmasında sıkıntı çekilen dönemlerde bile yapılan atamalara baktığımızda hiçbir atama döneminde özel ihtisas alanı sınıf öğretmenliği olan bir öğretmenin “Türkçe, matematik, sosyal bilgiler, Edebiyat fen Bilgisi” öğretmeni olarak atandığını görmüyoruz. Çünkü bir sınıf öğretmeninin özel ihtisas alanı ilkokul öğretmenliğidir. Almış olduğu pedagojik formasyon ve alan eğitimi bunu gerektiriyor. Hiçbir sınıf öğretmenliği mezunu, yüksek öğretimde okurken kendi alanları dışındaki diğer branş öğretmenlikleriyle ile ilgili ne bir formasyon ne de özel ihtisas gerektiren alan bilgisi eğitimi almış değildir. O halde bakanlığın dava konusu idari işlemle bir sınıf öğretmenini branş öğretmeni olarak ataması en başta Milli Eğitim Bakanlığının 1739 sayılı temel kanununa ve Talim Terbiye kurulunun 80 sayılı kararına aykırı bir işlemdir. Kanun öğretmenlik tanımında özel ihtisas gerektiren “ALAN BİLGİSİ” eğitimi almış olma koşulunu istiyor. Dava konusu İl içi alan değişikliği atama kılavuzu sayesinde Sınıf öğretmenleri hukuka aykırı bir şekilde Türkçe, edebiyat, lise matematik, ilköğretim(ortaokul) matematik, sosyal bilgiler, tarih, coğrafya, resim, müzik, beden eğitimi öğretmeni olma şansı elde etmişlerdir. Örnek verecek olursak: 81 ilimizden sadece Mersin ilinde yapılan bu alan değişikliği sonucunda: 63 sınıf öğretmeni Türkçe Öğretmenliğine;50 sınıf öğretmeni, sosyal bilgiler öğretmenliğine; 51 sınıf öğretmeni İlköğretim(ortaokul) matematik öğretmenliğine; 17 sınıf öğretmeni, İngilizce öğretmenliğine; 31 sınıf öğretmeni, Beden Eğitimi öğretmenliğine; 10 sınıf öğretmeni, müzik öğretmenliğine; 11 sınıf öğretmeni, Türk dili ve Edebiyatı öğretmenliği alanlarına geçiş yapmıştır. Bunu 81 ilimize yaydığımızda 30 bin üzerinde sınıf öğretmeni hukuka aykırı bir şekilde alan değişikliği yapmış bulunmaktadır. Bu hukuki ve pedagojik olarak doğru değildir.
4- 2012-2013 Eğitim Öğretim yılında Denizli ili Orhan Abalıoğlu Endüstri Meslek Lisesi’n de Türk dili ve Edebiyatı öğretmenliği mezunu 6 öğretmen ücret karşılığı derse girerken, alan değişikliği sonucunda 7 sınıf öğretmeni okula Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni kadrosuyla atanarak ücret karşılığı çalışan 6 kişilik Edebiyat öğretmenliği mezununun görevine son verilmiştir. Üniversite eğitimi süresince sınıf öğretmenliği üzerine ihtisas yapan, sınıf öğretmenliğinin alan eğitimini alan, edebiyat üzerine herhangi bir ek eğitim almayan bu sınıf öğretmenleri acaba hangi yeterlilikle lise öğrencilerine edebiyatı sevdirecek. Sınıf öğretmenliği mezunu öğretmenleri liselerde matematik, edebiyat dersine sokmak burada okuyan çocuklara yapılacak en büyük zulümdür. Bir neslin eğitim hayatını mahvetmekten başka bir şey değildir de nedir? Bu uygulama uzmanlık alanı ortopedi olan bir hekimi bir gecede kadın doğum uzmanı, beyin cerrahi uzmanı, nöroloji uzmanı, kardiyoloji uzmanı yapmak nasıl cinayet ise özel ihtisas alanı sınıf öğretmeni olan bir öğretmeni de liselerde matematik, edebiyat, tarih, coğrafya öğretmeni, yapmak eğitim sistemi açısından işlenmiş bir cinayettir.
5-Bakanlık dava konusu İl İçi Alan Değişikliği uygulamasıyla amacı dışına çıkarak norm kadro fazlası olan sınıf öğretmenlere alan değiştirmekle yetinmeyip tüm sınıf öğretmenlerine bu hakkı tanıyarak adeta sınıf öğretmenliği kadrosunda bir boşalmaya neden olmuş ve ilkokul 1,2,3 ve 4. Sınıfta okuyan yaklaşık 100 bine yakın öğrenciyi sınıf öğretmensiz bırakarak ilkokulları adeta bir “kaosa” sürüklemiştir. İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri bu açığı kapatmak için bu sefer sınıf öğretmenliği ile uzaktan yakından alakası olmayan başka başka bölüm mezunlarını sınıf öğretmeni olarak görevlendirme yoluna gitmişlerdir. Örneğin 2012-2013 Eğitim-öğretim yılında Şanlıurfa ili Haran İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 33 sınıf öğretmeni görevlendirmiş ve bunların hiçbiri sınıf öğretmenliği mezunu değildir. Kimi 2 yıllık tarla bitkileri mezunu,kimi maliye, kimi işletme,kimi mobilya dekorasyon mezunudur.Aynı şekilde Şanlıurfa ili Süruç ilçe Milli eğitim Müdürlüğü 49 öğretmen görevlendirmiş bunlardan 10’u bitki koruma,nakış işlemeciliği, mobilya dekorasyon ve tarla bitkileri mezunlarından oluşuyor.Bu uygulama hukuka aykırılığı yanında pedagojik açıdan da yanlış uygulamadır ki; bir yandan ortaokul ve liselerde ders verecek sınıf öğretmenliği mezunları, ihtisas sahibi “özel alan” bilgisine sahip olmadıkları ve branş öğretmenlerinin anlatması gerektiği dersleri anlatacaklar; öbür yandan ilkokullarda derse girecek olanlar, öğretmenlik mesleğiyle alakası olmayan kişilerden oluşacak. Böyle bir uygulama eğitim sistemimizin adeta intiharıdır.
7-Bakanlığın bu alan değişikliği uygulamasının yürütülmesinin durdurulmaması halinde ilerde telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğuracağı, Türk Eğitim Sistemini ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın geleceğini karartacağı eğitim sistemini kalitesizleştireceği kaçınılmaz olacaktır. Dünya üzerinde değişimin hızlı olduğu ve mesleklerin her bir alanı için özel ihtisas eğitimi alıp branşlaşmanın bu denli vazgeçilmez olduğu böyle bir dönemde, hangi veli çocuğunun matematik dersine alanı matematik olmayan bir sınıf öğretmeninin, edebiyat dersine alanı edebiyat olmayan bir sınıf öğretmeninin, tarih dersine alanı tarih olmayan bir sınıf öğretmenin girmesine rıza gösterebilir ki?En başta böyle bir uygulamaya ben vatandaş olarak rıza göstermiyorum ve hiçbir velinin buna rıza göstereceğine inanmıyorum.
8- Bakanlığın hukuksuz atama yaptığının bir delili de şu örnektir. 2000 yılında sosyal Bilgiler öğretmenliği bölümünden mezun bir öğretmen adayının diplomasında yan alan olarak Türkçe öğretmenliği yazmaktadır. Bu öğretmen 2001 yılında KPSS sınavına girmiş ve aldığı puanla Türkçe öğretmenliğine atanamamıştır. Eğer bakanlık bu öğretmen adayına Yan alanına atama şansı verseydi bu öğretmen adayı Türkçe öğretmenliğine atanabilecekti. Ama aynı bakanlık şu an MEB’de öğretmen olan sosyal bilgiler öğretmenine yan alanı “Türkçe” diye Türkçe öğretmenliğine geçme şansı vermektedir.(Mersin ilinde 3 Sosyal Bilgiler öğretmeni yan alan Türkçe diye Türkçe öğretmenliğine geçmiştir.) İlk atamada şans vermeyen bakanlık nedense öğretmen olduktan sonra bu şansı o öğretmene vermektedir. Bir yerde hukuka uyulmakta ama başka bir atamada bu hukuk çiğnenmektedir.
9- Davacı olarak öğretmenlerin mezun olduğu alanlarda görev yapmasını istiyorum. Fizik öğretmenliği mezununun sınıf öğretmenliğinden kendi mezun olduğu fizik öğretmenliği alanına geçmesine karşı değilim. Doğru olan da budur. Ancak sınıf öğretmenliği mezunu bir öğretmenin Türk dili ve edebiyatı, matematik, Türkçe, fizik, kimya, biyoloji,tarih ,coğrafya, öğretmenliği yapmasına dur demek gerekir. Zira her öğretmenin eğitim aldığı, uzmanlaştığı alanda öğretmenlik yapması eğitim açısından bir zorunluluktur.
10-Ben atanmayı bekleyen bir Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim. KPSS’de 79,80 puan alarak atanmayı kıl payı kaçırdım, 10 ve13 Eylül 2012 atamasında sonra önümde 900 kişi kalmıştır ,alınacak 900 civarı edebiyat öğretmeniyle atamam olacakken branşı edebiyat olmayan 1500 civarı sınıf öğretmeni edebiyat öğretmeni yapılmıştır hem de sadece bir günde, ben 4 yıllık lisans ,2 yıllık yüksek lisans eğitimimle beklerken 1500 kişi branşıma geçmiş ve mağduriyetime sebep olmuştur .Yıllardır ilkokul çağındaki çocuklara eğitim veren öğretmenlerin birden bire lisede edebiyat derslerine girmelerinin mantığı yoktur.Bakanlık bu yanlış uygulamayla branşımın ve birçok branşın açık ihtiyacını kapatmaya çalışmıştır.
10- Şimdi düşünelim MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖĞRETMENLERİNİN ATAMA VE YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ ‘nin Alan değişikliğine bağlı yer değiştirmeler başlıklı maddesindeki; “MADDE 44 – (1) Öğrenimine uygun alanı dışında bir başka alana atanan öğretmenler, mezuniyetleri itibarıyla atanabilecekleri alanlara alanlarının değiştirilmesini isteyebilirler.” bölümü bakanlığımızın bugünkü uygulamasının yanlış olduğunu göstermektedir. Çünkü alanında çalışan öğretmen alan değiştiremez. Aynı şekilde “asıl alanında” görev yapan bir öğretmenin “yan alanına” geçmesinin eğitim sistemimize faydadan çok zararı olacaktır.
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI İSTEMİMİZİN GEREKÇESİ: Dava konusu 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun ilgili maddelerinde ileri sürdüğüm hukuka aykırılıklar çok açıktır, ilk bakışta görülmektedir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 27.maddesi gereği dava konusu olan maddelerin öncelikli olarak yürütülmesinin durdurulması gerekli, Çünkü bu uygulama benim branşımın ihtiyaç sayısını azaltmaktadır, beni ve benim gibi atanmak için bekleyen yaklaşık 230 bin branş öğretmenini mağdur etmektedir hatta psikolojimizi bozmaktadır, bu düzenlemeyle ilerde yapılacak atamada, branş öğretmenlerinin hakları ellerinden alınmış olacak ki bu da davaya konu işlemin uygulanması halinde telafisi güç ve imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarını birlikte taşıdığından yürütmenin durdurulması kararı verilmesini istiyorum.
HUKUKİ SEBEPLER : Anayasa, İYUK, 1739 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Temel Kanunu , 657 Sayılı kanun ve sair mevzuat İdari Yargılama Usulü Kanunu, vs.
DELİLLER :
1-1739 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Temel Kanunu,
2-6 Mayıs 2010 tarih ve 27573 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer değiştirme Yönetmeliği
3-2012-2 Yılı ilk atama kılavuzu,
4-Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulunun 12.09.2012 tarih 5110 sayılı kurul mütalaası.
5-İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzu
6-Talim Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli 80 No’lu Karar “Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları Ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esaslar”
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah ettiğim nedenler ve yargılama sırasında mahkemenizce ortaya konacak gerekçelere bağlı olarak;
Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun Başvuruda Bulunabilecekler başlıklı kısmının 2/1 maddesinin “Öğrenimleri birden fazla alana kaynaklık eden” ibaresinin, 2/2 maddesinin 1. Fıkrasındaki “Sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendindeki “diplomalarında yazılı olan yan alana” ibaresinin, 2/2 maddesindeki 2.fıkrasının “Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendinde yer alan “diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına” ibareleri ile dava konusu kılavuzun maddelerine dayanılarak 28/09/2012 tarihinde yapılan 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği atamalarının yürütülmesinin durdurulması ve akabinde iptaline; yargılama giderlerinin davalı idare üzerine bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.12/10/2012
Davacı
EKLERİ:
2 Adet 2012 Yılı İl İçi Alan değişikliği Kılavuzu
2 Adet 2012-2 Öğretmenliğe Başvuru ve Atama Kılavuzu

2 gün önce bir dava daha açıldı ne kadar çok dava o kadar iptal edilme oranı demektir herkes göreve bu hukuksuzluğu sona erdirecek idealist insanlar gerekli

idealist insanlar gerekliymiş.kardeş sen hem başvuru yap hem ataman yapılsın.sonra beğenme.mahkemeye ver.utanmadan sonra de ki :idealist insanlar gerekli..kardeş  kusura bakmada bu toplumda senin gibilere utanmaz denir.madem neden alanını değiştirdin.ya da neden vazgeçtiyorsun .onları anlatta millet adam görsün.

Kibir ve kıskançlık...

Sayın Hocam 15 yıllık sınıf öğretmeni, yan alanınız beden eğitimi ve sizde alan değişikliği için başvurmuşsunuz ve liseye beden eğitimi öğretmeni olarak tayininiz çıkmış. Bu bilgileri daha önce göndermiş olduğunuz mesajdan okudum ve aldım. Çok duyarlı hocam madem mahkemeye verecektiniz neden alan değişikliğine başvurdunuz birileri kafanıza silah dayayıp zorla başvuru yap demedi. Burada ve diğer forumlarda defalarca yazılıp çizildi branşa geçtiniz mi bir daha dönüşü yok denildi. Kılavuzda da açık açık belirtildi. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Çocuk oyuncağı değil bunlar. burada alanını değiştirip gayet başarılı ve mutlu bir şekilde mesleğini icra eden arkadaşlar çoğunlukta siz önce gidin yıllar önce branşı öğretmen olmayıp ta atanan arkadaşlar için de dava açın. (Gerçi bunlar için de yüzlerce dava açıldı ama sonuç elde var sıfır)

Haklısınız hocam. Doğru söze ne denir? Sen paşa paşa alan değişikliğine başvur sonra da ben oynamıyorum deyip dava aç. Şaka gibi...

Dava açan arkadaşın  03 Eki 2012 14:31:50 tarihinde gönderdiği mesaj. pişman oldum geri döneyim diyor. yorumları sizlere bırakıyorum...

arkadaşlar ben 15 yıllık sınıf öğretmeniyim norm fazlası olmaktan korktugum için alan değişikliği için başvurdum beden eğitimi öğretmeni olarak liseye atamam yapıldı ancak ben pişman oldum ve iptali için bugun süreci başlattım. İlçe milli eğitime okulun üst yazısı ile başvurdum sendika başkanını da aradım bakanlıktan gelecek sonuca göre hareket edeceğim red cevabı gelirse sendika yolu ile iptal edilmesi için eskişehir bölge mahkemesine başvuracağım. Elimden geleni yapacağım tepkili olan branşçı arkadaşlarada sunu söylemek istiyorum bu alan değişikliğini mahkemeye versinler. Bu havaya konuşmaktan daha iyidir. Olmadı seneye alan değişikliği için yine başvuru alacaklarmış sınıf öğretmenleride bir sene sonunda alan değişikliğine tekrar geri başvurabileceklermiş.

maavera hocam sız nerdesınız..hangı ulkede calısıyosunuz...hocam bu dedıgınızı bazı ıller basvuru alırken one surmus ama bızım basvuru alındı ve kararname cıktı bakanlık ıptal molmaz dıyor personel ıslerı....ıstersenız bır daha arayın

 
Gofur hocam, Belcika'dayım. Bruksel Egitim Musavirliginden de durumum hakkında aynı cevabı aldım. Yani atama kararnamem cıkmışsa bu  hakkım saklıdır diye.. Ama il mem dekilerin kafası biraz karışık galiba ..  Ne  yapacakları konusunda kararsızlar anladıgım kadarıyla.  Kadrom istanbul il mem de su an. Tek yapacakları atamamın yapıldıgı okuldan kadromun tekrar il emrine alınması. Ama atama uzerinden 2 hafta gecmesine ragmen Mebbis modulunde bakanlık atama alanı bilgisinde henuz bir degisiklik yok. 
Yurtdışı gorevinde olup da benim gibi  alan degisikligine basvuran herhangi birine de ulaşamadım .  O yuzden emsal teşkil etmesi bakımından gelişmelerden birbirimizi haberdar edebilirsek iyi olur  diye  düşünüyorum gofur hocam. teşekkurler..

BEN DAVAMI AÇTIM TOPLAMDA 218 TL MASRAF ÖDEDİM.ÖMER DİNÇER SAĞOLSUN!
DİLKEÇEM
İlk Derece Mahkemesi Olarak
(DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA)
Gönderilmek Üzere
Mersin İdare Mahkemesi Başkanlığına
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR
DAVACI :
T.C Kimlik No :
Adres :
DAVALI :Milli Eğitim Bakanlığı
Bakanlıklar/ANKARA
Tebliğ Tarihi :28.09.2012 (Yayım Tarihi)
DAVA KONUSU: Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun Başvuruda Bulunabilecekler başlıklı kısmının 2/1 maddesinin “Öğrenimleri birden fazla alana kaynaklık eden” ibaresinin, 2/2 maddesinin 1. Fıkrasındaki “sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendindeki “diplomalarında yazılı olan yan alana” ibaresinin ile 2/2 maddesindeki 2.fıkrasının “Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendinde yer alan “diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına” ibarelerinin, yürürlükteki mevzuata aykırılık teşkil ettiğinden yürütülmesinin durdurulması ve iptali taleplidir.
AÇIKLAMALAR:1.Dava konusu işlemin düzenlenmesine gerekçe olarak özellikle sınıf öğretmenliği branşında meydana gelen norm fazlası öğretmenlerin başka alanlara kaydırılarak eritilmesidir. Oysa böyle bir uygulama en başta 1739 sayılı Mili Eğitim Temel Kanununun 45.maddesinin 1. Fıkrasına aykırı bir uygulamadır. 1739 sayılı Mili Eğitim Temel Kanununda öğretmenlik mesleğinin tanımı şu şekilde yapılmaktadır. “Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Öğretmenler bu görevlerini Türk Milli Eğitiminin amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlüdürler. Öğretmenlik mesleğine hazırlık genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlanır.” denilmektedir. Bu tanıma göre bir edebiyat öğretmeninin mutlaka edebiyat üzerine özel ihtisas yapmış alan bilgisine,bir matematik öğretmeninin mutlaka matematik üzerine özel bir ihtisas yapmış alan bilgisine sahip olması gerekmektedir. İlköğretim ve ortaöğretim kademesi öğretmenlerinin yeterli olabilmesi için branşlar temelinde özel Alan Yeterlilikleriyle öğretmenliğe hazırlanmaktadırlar. Öğretmenlik mesleğinin niteliğinin yükseltilmesi, statüsünün yükseltilmesi öncellikle öğretmenlerin sahip olması gereken genel ve özel alan bilgisine sahip olmalarıyla mümkün olabilecektir.
2- Milli Eğitim Bakanlığının 10/09/2012 tarihine kadar yapmış olduğu öğretmen atamalarında yan alanı kabul etmemekte ve kaynak branşı esas kabul etmektedir. Şayet yan alan öğretmenin özel ihtisas yapmış olduğu alan olmuş olsaydı her yıl öğretmen kadrolarına yapılan ilk atama dönemlerinde yan alandan da öğretmen alımı olurdu. Oysa Son 3 yıllık ilk atama kılavuzlarını ve Talim Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli ve 80 No’lu Kararı (Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları Ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esaslar) incelendiğimizde atanmaya esas alan “Türkçe” ise kaynak yüksek öğretim programı “Türkçe Öğretmenliği” bölümünden; atanmaya esas alan “Matematik” ise kaynak yüksek öğretim programı “Matematik Öğretmenliği veya Matematik bölümünden; atanmaya esas alan “Tarih” ise kaynak yüksek öğretim programı “Tarih Öğretmenliği ve Tarih” bölümünden; atanmaya esas alan “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği” ise kaynak yüksek öğretim programı “Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği veya Türk Dili ve Edebiyatı ” bölümünden mezun olma şartı aranır.
3- Bakanlık dava konusu olan işlemle branş dersleri üzerine yeterli akademik eğitim ve deneyimi olmayan sınıf öğretmenlerinin diplomalarında yan alanı Beden Eğitimi,Türk Dili, Sosyal Bilgiler,coğrafya,matematik,müzik,İngilizce,fen bilgisi ve başka branş dersler yazılan öğretmenlerin diplomada yazılı yan alanlara öğretmen olarak geçmelerine izin vermiştir.Yan alan öğretmenin özel ihtisas yaptığı alan olmadığını Bakanlık ve YÖK yetkilileri de kabul etmiş ve 2001 yılından sonra üniversitelerin sınıf öğretmenliği bölümlerinden mezun olan öğretmenlerin diplomalarında yan alan yazmayıp bu uygulamaya son vermiştir. Eğitim fakültelerinin öğretmenlik mezunlarının bulunmasında sıkıntı çekilen dönemlerde bile yapılan atamalara baktığımızda hiçbir atama döneminde özel ihtisas alanı sınıf öğretmenliği olan bir öğretmenin “Türkçe, matematik, sosyal bilgiler, Edebiyat fen Bilgisi” öğretmeni olarak atandığını görmüyoruz. Çünkü bir sınıf öğretmeninin özel ihtisas alanı ilkokul öğretmenliğidir. Almış olduğu pedagojik formasyon ve alan eğitimi bunu gerektiriyor. Hiçbir sınıf öğretmenliği mezunu, yüksek öğretimde okurken kendi alanları dışındaki diğer branş öğretmenlikleriyle ile ilgili ne bir formasyon ne de özel ihtisas gerektiren alan bilgisi eğitimi almış değildir. O halde bakanlığın dava konusu idari işlemle bir sınıf öğretmenini branş öğretmeni olarak ataması en başta Milli Eğitim Bakanlığının 1739 sayılı temel kanununa ve Talim Terbiye kurulunun 80 sayılı kararına aykırı bir işlemdir. Kanun öğretmenlik tanımında özel ihtisas gerektiren “ALAN BİLGİSİ” eğitimi almış olma koşulunu istiyor. Dava konusu İl içi alan değişikliği atama kılavuzu sayesinde Sınıf öğretmenleri hukuka aykırı bir şekilde Türkçe, edebiyat, lise matematik, ilköğretim(ortaokul) matematik, sosyal bilgiler, tarih, coğrafya, resim, müzik, beden eğitimi öğretmeni olma şansı elde etmişlerdir. Örnek verecek olursak: 81 ilimizden sadece Mersin ilinde yapılan bu alan değişikliği sonucunda: 63 sınıf öğretmeni Türkçe Öğretmenliğine;50 sınıf öğretmeni, sosyal bilgiler öğretmenliğine; 51 sınıf öğretmeni İlköğretim(ortaokul) matematik öğretmenliğine; 17 sınıf öğretmeni, İngilizce öğretmenliğine; 31 sınıf öğretmeni, Beden Eğitimi öğretmenliğine; 10 sınıf öğretmeni, müzik öğretmenliğine; 11 sınıf öğretmeni, Türk dili ve Edebiyatı öğretmenliği alanlarına geçiş yapmıştır. Bunu 81 ilimize yaydığımızda 30 bin üzerinde sınıf öğretmeni hukuka aykırı bir şekilde alan değişikliği yapmış bulunmaktadır. Bu hukuki ve pedagojik olarak doğru değildir.
4- 2012-2013 Eğitim Öğretim yılında Denizli ili Orhan Abalıoğlu Endüstri Meslek Lisesi’n de Türk dili ve Edebiyatı öğretmenliği mezunu 6 öğretmen ücret karşılığı derse girerken, alan değişikliği sonucunda 7 sınıf öğretmeni okula Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni kadrosuyla atanarak ücret karşılığı çalışan 6 kişilik Edebiyat öğretmenliği mezununun görevine son verilmiştir. Üniversite eğitimi süresince sınıf öğretmenliği üzerine ihtisas yapan, sınıf öğretmenliğinin alan eğitimini alan, edebiyat üzerine herhangi bir ek eğitim almayan bu sınıf öğretmenleri acaba hangi yeterlilikle lise öğrencilerine edebiyatı sevdirecek. Sınıf öğretmenliği mezunu öğretmenleri liselerde matematik, edebiyat dersine sokmak burada okuyan çocuklara yapılacak en büyük zulümdür. Bir neslin eğitim hayatını mahvetmekten başka bir şey değildir de nedir? Bu uygulama uzmanlık alanı ortopedi olan bir hekimi bir gecede kadın doğum uzmanı, beyin cerrahi uzmanı, nöroloji uzmanı, kardiyoloji uzmanı yapmak nasıl cinayet ise özel ihtisas alanı sınıf öğretmeni olan bir öğretmeni de liselerde matematik, edebiyat, tarih, coğrafya öğretmeni, yapmak eğitim sistemi açısından işlenmiş bir cinayettir.
5-Bakanlık dava konusu İl İçi Alan Değişikliği uygulamasıyla amacı dışına çıkarak norm kadro fazlası olan sınıf öğretmenlere alan değiştirmekle yetinmeyip tüm sınıf öğretmenlerine bu hakkı tanıyarak adeta sınıf öğretmenliği kadrosunda bir boşalmaya neden olmuş ve ilkokul 1,2,3 ve 4. Sınıfta okuyan yaklaşık 100 bine yakın öğrenciyi sınıf öğretmensiz bırakarak ilkokulları adeta bir “kaosa” sürüklemiştir. İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri bu açığı kapatmak için bu sefer sınıf öğretmenliği ile uzaktan yakından alakası olmayan başka başka bölüm mezunlarını sınıf öğretmeni olarak görevlendirme yoluna gitmişlerdir. Örneğin 2012-2013 Eğitim-öğretim yılında Şanlıurfa ili Haran İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 33 sınıf öğretmeni görevlendirmiş ve bunların hiçbiri sınıf öğretmenliği mezunu değildir. Kimi 2 yıllık tarla bitkileri mezunu,kimi maliye, kimi işletme,kimi mobilya dekorasyon mezunudur.Aynı şekilde Şanlıurfa ili Süruç ilçe Milli eğitim Müdürlüğü 49 öğretmen görevlendirmiş bunlardan 10’u bitki koruma,nakış işlemeciliği, mobilya dekorasyon ve tarla bitkileri mezunlarından oluşuyor.Bu uygulama hukuka aykırılığı yanında pedagojik açıdan da yanlış uygulamadır ki; bir yandan ortaokul ve liselerde ders verecek sınıf öğretmenliği mezunları, ihtisas sahibi “özel alan” bilgisine sahip olmadıkları ve branş öğretmenlerinin anlatması gerektiği dersleri anlatacaklar; öbür yandan ilkokullarda derse girecek olanlar, öğretmenlik mesleğiyle alakası olmayan kişilerden oluşacak. Böyle bir uygulama eğitim sistemimizin adeta intiharıdır.
7-Bakanlığın bu alan değişikliği uygulamasının yürütülmesinin durdurulmaması halinde ilerde telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğuracağı, Türk Eğitim Sistemini ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın geleceğini karartacağı eğitim sistemini kalitesizleştireceği kaçınılmaz olacaktır. Dünya üzerinde değişimin hızlı olduğu ve mesleklerin her bir alanı için özel ihtisas eğitimi alıp branşlaşmanın bu denli vazgeçilmez olduğu böyle bir dönemde, hangi veli çocuğunun matematik dersine alanı matematik olmayan bir sınıf öğretmeninin, edebiyat dersine alanı edebiyat olmayan bir sınıf öğretmeninin, tarih dersine alanı tarih olmayan bir sınıf öğretmenin girmesine rıza gösterebilir ki?En başta böyle bir uygulamaya ben vatandaş olarak rıza göstermiyorum ve hiçbir velinin buna rıza göstereceğine inanmıyorum.
8- Bakanlığın hukuksuz atama yaptığının bir delili de şu örnektir. 2000 yılında sosyal Bilgiler öğretmenliği bölümünden mezun bir öğretmen adayının diplomasında yan alan olarak Türkçe öğretmenliği yazmaktadır. Bu öğretmen 2001 yılında KPSS sınavına girmiş ve aldığı puanla Türkçe öğretmenliğine atanamamıştır. Eğer bakanlık bu öğretmen adayına Yan alanına atama şansı verseydi bu öğretmen adayı Türkçe öğretmenliğine atanabilecekti. Ama aynı bakanlık şu an MEB’de öğretmen olan sosyal bilgiler öğretmenine yan alanı “Türkçe” diye Türkçe öğretmenliğine geçme şansı vermektedir.(Mersin ilinde 3 Sosyal Bilgiler öğretmeni yan alan Türkçe diye Türkçe öğretmenliğine geçmiştir.) İlk atamada şans vermeyen bakanlık nedense öğretmen olduktan sonra bu şansı o öğretmene vermektedir. Bir yerde hukuka uyulmakta ama başka bir atamada bu hukuk çiğnenmektedir.
9- Davacı olarak öğretmenlerin mezun olduğu alanlarda görev yapmasını istiyorum. Fizik öğretmenliği mezununun sınıf öğretmenliğinden kendi mezun olduğu fizik öğretmenliği alanına geçmesine karşı değilim. Doğru olan da budur. Ancak sınıf öğretmenliği mezunu bir öğretmenin Türk dili ve edebiyatı, matematik, Türkçe, fizik, kimya, biyoloji,tarih ,coğrafya, öğretmenliği yapmasına dur demek gerekir. Zira her öğretmenin eğitim aldığı, uzmanlaştığı alanda öğretmenlik yapması eğitim açısından bir zorunluluktur.
10-Ben atanmayı bekleyen bir Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniyim. KPSS’de 79,80 puan alarak atanmayı kıl payı kaçırdım, 10 ve13 Eylül 2012 atamasında sonra önümde 900 kişi kalmıştır ,alınacak 900 civarı edebiyat öğretmeniyle atamam olacakken branşı edebiyat olmayan 1500 civarı sınıf öğretmeni edebiyat öğretmeni yapılmıştır hem de sadece bir günde, ben 4 yıllık lisans ,2 yıllık yüksek lisans eğitimimle beklerken 1500 kişi branşıma geçmiş ve mağduriyetime sebep olmuştur .Yıllardır ilkokul çağındaki çocuklara eğitim veren öğretmenlerin birden bire lisede edebiyat derslerine girmelerinin mantığı yoktur.Bakanlık bu yanlış uygulamayla branşımın ve birçok branşın açık ihtiyacını kapatmaya çalışmıştır.
10- Şimdi düşünelim MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖĞRETMENLERİNİN ATAMA VE YER DEĞİŞTİRME YÖNETMELİĞİ ‘nin Alan değişikliğine bağlı yer değiştirmeler başlıklı maddesindeki; “MADDE 44 – (1) Öğrenimine uygun alanı dışında bir başka alana atanan öğretmenler, mezuniyetleri itibarıyla atanabilecekleri alanlara alanlarının değiştirilmesini isteyebilirler.” bölümü bakanlığımızın bugünkü uygulamasının yanlış olduğunu göstermektedir. Çünkü alanında çalışan öğretmen alan değiştiremez. Aynı şekilde “asıl alanında” görev yapan bir öğretmenin “yan alanına” geçmesinin eğitim sistemimize faydadan çok zararı olacaktır.
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI İSTEMİMİZİN GEREKÇESİ: Dava konusu 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun ilgili maddelerinde ileri sürdüğüm hukuka aykırılıklar çok açıktır, ilk bakışta görülmektedir. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 27.maddesi gereği dava konusu olan maddelerin öncelikli olarak yürütülmesinin durdurulması gerekli, Çünkü bu uygulama benim branşımın ihtiyaç sayısını azaltmaktadır, beni ve benim gibi atanmak için bekleyen yaklaşık 230 bin branş öğretmenini mağdur etmektedir hatta psikolojimizi bozmaktadır, bu düzenlemeyle ilerde yapılacak atamada, branş öğretmenlerinin hakları ellerinden alınmış olacak ki bu da davaya konu işlemin uygulanması halinde telafisi güç ve imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarını birlikte taşıdığından yürütmenin durdurulması kararı verilmesini istiyorum.
HUKUKİ SEBEPLER : Anayasa, İYUK, 1739 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Temel Kanunu , 657 Sayılı kanun ve sair mevzuat İdari Yargılama Usulü Kanunu, vs.
DELİLLER :
1-1739 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Temel Kanunu,
2-6 Mayıs 2010 tarih ve 27573 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer değiştirme Yönetmeliği
3-2012-2 Yılı ilk atama kılavuzu,
4-Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulunun 12.09.2012 tarih 5110 sayılı kurul mütalaası.
5-İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzu
6-Talim Terbiye Kurulunun 07/07/2009 tarihli 80 No’lu Karar “Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumlarına Öğretmen Olarak Atanacakların Atamalarına Esas Olan Alanlar İle Mezun Oldukları Yükseköğretim Programları Ve Aylık Karşılığı Okutacakları Derslere İlişkin Esaslar”
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah ettiğim nedenler ve yargılama sırasında mahkemenizce ortaya konacak gerekçelere bağlı olarak;
Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünün 21/09/2012 tarihli 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği Kılavuzunun Başvuruda Bulunabilecekler başlıklı kısmının 2/1 maddesinin “Öğrenimleri birden fazla alana kaynaklık eden” ibaresinin, 2/2 maddesinin 1. Fıkrasındaki “Sınıf öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendindeki “diplomalarında yazılı olan yan alana” ibaresinin, 2/2 maddesindeki 2.fıkrasının “Diğer alan öğretmenleri aşağıdaki öncelik sırasına göre” başlığı altındaki (a) bendinde yer alan “diplomalarında yazılı olan yan alana ya da aylık karşılığı okutabilecekleri dersin alanına” ibareleri ile dava konusu kılavuzun maddelerine dayanılarak 28/09/2012 tarihinde yapılan 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Alan Değişikliği atamalarının yürütülmesinin durdurulması ve akabinde iptaline; yargılama giderlerinin davalı idare üzerine bırakılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.12/10/2012
Davacı
EKLERİ:
2 Adet 2012 Yılı İl İçi Alan değişikliği Kılavuzu
2 Adet 2012-2 Öğretmenliğe Başvuru ve Atama Kılavuzu

2 gün önce bir dava daha açıldı ne kadar çok dava o kadar iptal edilme oranı demektir herkes göreve bu hukuksuzluğu sona erdirecek idealist insanlar gerekli

sonucu size şimdiden söyleyim iptal etmezler

alan deiştirip başka ilçeye geçen arkadaşlar ekdersiniz yattımı bize yatırmamışlar bu nedir anlamadım böyle şey olur mu diğer öğretmenlere yatırmışlar hayret bişi yaaa

2012 yılında bugüne kadar özür grubu atamalarına yönelik; İller arası özür grubu atamaları/ alan değişikliği atamaları büyük oranda gerçekleştirdirildi. Fakat bu gruba il içi eş/sağlık özrü gurubu dâhil edilmedi. Bu atamalardan sonra da tüm öğretmenler (eş/sağlık özrü olmayanlar dâhil) için normal il içi alan değişikliği yapıldı. Bunda da il içi özür grubunun sayısal olarak şansı pek kalmadı/olmadı (Zihinsel Engelli -Teknoloji Tasarım alanlarına kontenjan kalmadığı için) ve bu nedenle il içi özür grubunun atama/alan değişikliği yapılamadı. Diğer yöntemlerden Becayiş açıldı, fakat  bu uygulamada  da il içi özür grubuna şans verilmedi, talepleri alınmadı.
Milli Eğitim Bakanının açıklamalarında yapılacağını söylediği il içi özür grubuna yönelik MEB sitesinde maalesef hiç bir açıklama bulunmamaktadır. Gerçekten merakla ve sabırsızlıkla beklediğimiz il içi özür grubu atamaları/alan değişikliği ne zaman yapılacak? Ayrıca Bakanın söylediği diğer yöntemler (alan değişikliği/becayiş vb.) il içi özür grubu için ne zaman başlayacak?

danıştayın sanki başka işi yok hiç bir şey olmaz arkadaşlar güle güle işinize bakın....