İlginç Olmayan Şey Yoktur, Siz Nelerle İlgileniyorsunuz?

Çok yerinde ve güzel bir soru...

soru cok ama cok guzel ve de yerinde de, muhatabindan insanlari aşağılayıcı ozlu soz yerine mantikli cevap gelseymis daha bir guzel olacakmis.
Aa" insan"larla ugrastim sanirim  ama bu ayni zamanda bir "olay"da.genis dusunmek lazim "fikir"beyan ederken.

egede tabir vardır kısa kes Aydın havası olsun diye sözün özü buda ,lginç olabilir. çok bilen çok yanılırmış derler

soru cok ama cok guzel ve de yerinde de, muhatabindan insanlari aşağılayıcı ozlu soz yerine mantikli cevap gelseymis daha bir guzel olacakmis.

Aynen hocam.

soru cok ama cok guzel ve de yerinde de, muhatabindan insanlari aşağılayıcı ozlu soz yerine mantikli cevap gelseymis daha bir guzel olacakmis.
Aa" insan"larla ugrastim sanirim  ama bu ayni zamanda bir "olay"da.genis dusunmek lazim "fikir"beyan ederken.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Eleştiri ile ilgili şu özelliklere dikkatinizi çekmek istiyorum.

1. Kendinize güveniniz arttıkça eleştiriler sizi daha az rahatsız eder.
2. Zaten kendinizden emin değilseniz eleştirileri daha da sert algılarsınız.

Yıllardır "kişilerin değil, fikirlerin tartışılması" gerektiğine vurgu yapan mesajlar yazıyorum.
Egitimhane'ye yazılan mesajlara dikkat edilirse halen yaygın olarak kişiler tartışılmaktadır. (Egitimhane dışında bir SUÇLU arayışını dile getiren mesajlar.)
Egitimhane üyelerinin sorumluluklarını SORGULAYAN kaç mesaj gösterebilirsiniz?

Egitimhane üyelerinin sorumluluklarının FARKINA varabilmesi için HATIRLATMA AMAÇLI alıntıladığım bir özlü sözü AŞAĞILAMA olarak ALGILAMAK ne kadar doğru olur?
Bu durumu eleştiriyi olduğundan daha sert olarak algılamak olarak tanımlayamayız mı?

Hassas olduğum bazı konularda (özellikle kim olduğum, ne iş yaptığım gibi konularda sorulan imalı sorulara) aşırı TEPKİ gösteriyor olabilirim.
Sorunun sorulma amacı ima edilmeyip, açıkca belirtilebilirse tepki göstermeden cevap vermem mümkün olur.
 
Fikirler, insan ve olaylarla ilgili olabilir. Bu noktada daha önce yaptığım şu alıntıyı tekrar yazma ihtiyacı hissediyorum:

Bir hekim hastaya değil hastalığa düşman olur ve hastalığı yok etmeye çalışır. İnsanın da karşı tarafın kişiliğine değil, onun kötü alışkanlıklarına düşman olması gerekir.

Hastalık hakkında bir şeyler söyleniyorsa bu fikirdir.
Kişisel olarak, hastalar hakkında konuşmaktan azami derecede kaçınıyorum.

Hasan öğretmenim sizin şahsıznızla ilgilense zaten açıp bakardı sizin lüzumunuzu sormuş .

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Açıklamanızı anlayamadım.
Egitimhane için gerekli olup olmadığım mı sorulmuş?

Eğer sorulan bu ise şu atasözünü hatırlatmak gereği duyuyorum :

- Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler.
Anlamı:
"Ortamda tecrübeli veya ehil insanlar bulunmadığında, tecrübesiz veya toy insanlara hak ettiğinin üstünde önem gösterilir" anlamında bir söz.

Egitimhane forumunda eğitime hakkettiği değerin verilmediğine inanıyorum.
Bu konuda söz söylemesi gerekenler susunca iş bizim gibi "Abdurrahman Çelebi" lere kalıyor.

Abdurrahman çelebiler keçiliğini bilip her dala uzanmasa koyunlar daha iyi otlarlar bulundukları ortamda...   en ilginç şey bu olsa gerek...

Bir konu baslıgımız vardı. Narsist misiniz diye. Konu icerigi pek uyusmus.  Fikirlerin tartisilmasini bahseden bir kisinin baskalarinin beyin capi ile ilgilenmesi manidar degil mi.  Kisilere daha saygılı ve olculu yaklasirsaniz fikirlerin tartisildigini gorursunuz.

Sizin duyarli olup asiri tepki verdiginiz konularla bizimkiler ozdeslesmis. Biraz empati biraz sempati lutfen...

eyüp öğretmenim ayni düşüncedeyiz.yazilanlari okuyunca narsisizm geldi aklima benimde. bu cok ilginc iste....

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Açıklamanızı anlayamadım.
Egitimhane için gerekli olup olmadığım mı sorulmuş?

Eğer sorulan bu ise şu atasözünü hatırlatmak gereği duyuyorum :

- Koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler.
Anlamı:
"Ortamda tecrübeli veya ehil insanlar bulunmadığında, tecrübesiz veya toy insanlara hak ettiğinin üstünde önem gösterilir" anlamında bir söz.

Egitimhane forumunda eğitime hakkettiği değerin verilmediğine inanıyorum.
Bu konuda söz söylemesi gerekenler susunca iş bizim gibi "Abdurrahman Çelebi" lere kalıyor.

Yani diyorsunuz ki eğitimhanede eğitime değer vermeyi ben sağlarım Eğer ki öyle diyorsanız ben de size haaadi ordan derim kusura bakmayın . Hakikaten bu kadar seveniniz ( !) varken burda sürekli yazmak nasıl bir duygu ?

turgutkuzanı burda istemeyenler diye bir başlık açsak inanın sizin yazılarınıza katılımdan çok daha fazla katılım olur o yüzden ısrar etmeyin sevimsiz oluyorsunuz sizin zaten fikir paylaştığınız siteler vardır boşverin burayı gereksiz işlerle uğraşmayın biz eğitimimizi gayet güzel yaparız .Siz de ne işiniz varsa onu yapın lütfen sırf sizin yüzünüzden burdan soğudum ya !!!

Egitimhane üyelerinin sorumluluklarının FARKINA varabilmesi için HATIRLATMA AMAÇLI alıntıladığım....

konu sahibi, bu sitede uyeler sorumluluklarinin farkinda.actiginiz konular sorumluluk alanimizin disinda oldugundan FARKİNA varamamaniz normal...

Bir konu baslıgımız vardı. Narsist misiniz diye. Konu icerigi pek uyusmus.  Fikirlerin tartisilmasini bahseden bir kisinin baskalarinin beyin capi ile ilgilenmesi manidar degil mi.  Kisilere daha saygılı ve olculu yaklasirsaniz fikirlerin tartisildigini gorursunuz.

Sizin duyarli olup asiri tepki verdiginiz konularla bizimkiler ozdeslesmis. Biraz empati biraz sempati lutfen...

çapsız bir beyne sahip olduğumdan orta noktayı bir türlü bulamıyorum

Yukarıda arkadaşlar gerekeni yazmışlar ellerine sağlık.
 Görülüyor ki sayın turgutkuzan bu konunuz da diğerleri gibi ilgi çekmemiştir.Akıl hocası konumunda olmak da antipatik oluyor.

turgutkuzanı burda istemeyenler diye bir başlık açsak inanın sizin yazılarınıza katılımdan çok daha fazla katılım olur o yüzden ısrar etmeyin sevimsiz oluyorsunuz

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Ah! Keşke!
Site yönetiminden çok rica ediyorum "turgutkuzanı burda istemeyenler" şeklinde açılan bir konu olursa lütfen silmeyin. Bu durum beni hiç rahatsız etmez.
Egitimhane üyelerinin fikirlerden çok kişileri tartıştığına dair bir kanıt daha gösterebilme imkanımı elimden almamanınız için size yalvarıyorum.

Yani diyorsunuz ki eğitimhanede eğitime değer vermeyi ben sağlarım Eğer ki öyle diyorsanız ben de size haaadi ordan derim kusura bakmayın .

Kullandığım cümle şu şekildedir:

Egitimhane forumunda eğitime hakkettiği değerin verilmediğine inanıyorum.

Bu düşünceme katılmıyor olabilirsiniz. Egitimhane forumunda egitim ile ilgili (açtığım konular hariç olmak üzere) açılmış konuların listesini mesaj olarak yayınlayarak düşüncemde haksız olduğumu kanıtlayabilirsiniz.
Hiç bir kanıt sunmadan "haaadi ordan" demek inandırıcı olmaktan uzaktır.

biz eğitimimizi gayet güzel yaparız .

Sizden ricam yaptığınız o güzel eğitimi bizimle de paylaşmanız ve eksikliklerimizi gidermenizdir.

Siz de ne işiniz varsa onu yapın lütfen   

Ne iş yaptığımı daha iyi anlatabilmek için bir menkıbe paylaşmak istiyorum.

Allah (c.c.) ne ile meşgul?

Allah (c.c.) a inanmayan bir "Dehri" Rumeli den gelip yaptığı münazarada hepsini yendi.
Yalnız İmam-ı Azamın hocası Hammad kalmıştı.
Hammad ise yenilirsem dine zarar gelir, bu fesat dünyaya yayılır diye korkuyordu.
İmam-ı Azam ise henüz çocuk idi.
Üstadı ile toplantının yapılacağı camiye gittiler.
Daha çocuk olan imam inkarcı Dehrinin karşısına çıktı.
Dehri konuşmağa başladı:
- Var olan şeyin, başlangıcı ve sonu olmamak olur mu?
- Sayıları bilir misin?
- Elbette bilirim.
- Birden önce hangi sayı vardır?
- Birden önce birşey yoktur.
- Mecazi (bir) sayısından önce bir şey olmayınca, hakiki bir olandan önce nasıl bir şey olabilir?
Dehri bu cevap karşısında şaşırdı şöyle bir soru sordu:
- Her şeyin bir ciheti bulunur. Dediğin hakiki birin yüzü hangi taraftadır?
Mumu yakınca ışığı hangi tarafta görünür?
Her taraftan görünür?
- Mecazi olan bir ışığın hali böyle olunca, ebedi olup, eni boyu olmayan göklerin ve yerlerin nuru olanın hali nasıl olur?
Dehri yeni bir soru sordu:
- Her var olanın muhakkak bir yeri vardır.
Hakiki var dediğinin yeri neresidir?
Ebu Hanife biraz süt getirdikten sonra şu soruyu sordu:
- Bu sütte yağ var mıdır?
- Vardır.
- Yağ bu sütün neresindedir?
- Hiç bir yerine mahsus değildir.
- Yok olan bir varlığın hali böyle olursa, göklerin ve yerlerin yaratıcısı daimi ve ebedi olanın hali niçin böyle olmasın?
Dehri bir soru daha sordu:
- Şimdi o ne iş yapmakla meşguldür?
- Sen bana bütün sorularını minberden sordun şimdi bir kerecikte sen oradan inip, benim yerime gel ben minbere çıkayım,sana oradan cevap vereyim.
Dehri minberden indi. Ebu Hanife çıkıp şöyle konuştu:
- Minberde senin gibi Allahuteala (c.c.) yı YARATIKLARA benzeten bir müşebbih olunca onu yere indirir, benim gibi Allahuteala (c.c.) yı her bakımdan bir ve tek bilen bir muvahhid olunca onu minbere yükseltir.
Şimdi onun işi bu idi.
Sonra sure-i Rahman ın 28-29.ayeti kerimelerini okudu.
Bunun üzerine mel un Dehri söyleyecek söz bulamadı, yenildi ve kahroldu.

O halde Rabb’ınızın hangi nimetlerini yalanlarsınız? (28)
Göklerdeki ve yerdeki kimseler hep ondan ister. O, HER GÜN BİR İŞTEDİR (tecellidedir). (29)

Rabbimin beni görevlendirdiği işle uğraşıyorum.

Egitimhane üyelerinin sorumluluklarının FARKINA varabilmesi için HATIRLATMA AMAÇLI alıntıladığım....

konu sahibi, bu sitede uyeler sorumluluklarinin farkinda.actiginiz konular sorumluluk alanimizin disinda oldugundan FARKİNA varamamaniz normal...

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Açtığım konular içinde egitimhane üyelerinin sorumluluk alanına girmeyenlere örnek verebilir misiniz?

çapsız bir beyne sahip olduğumdan orta noktayı bir türlü bulamıyorum

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Forumda açmış olduğunuz konuları alt alta yazmanız probleminizi çözmenize yardımcı olabilir.