Öğretmen arkadaşlar çok şey düşünüp çok yere yetişmeye çalışıyorsunuz.
Rica ediyorum bunları bir müddet yapmayın.
Dersinizi anlatın evinize gidin. Üzerinize resmi vazife olmayan hiç bir şeyi yapmayalım bir müddet. Masa başında oturup mesaisinin çoğunu çay içerek dolduran çalışanlar bizim kadar eleştirilmiyor.
Biz resmi olarak tanımlı olmayan işleri yaptıkça asla değerimiz bilinmeyecek. Bizim ülkede işler böyle.
Hepinizden ricam mesleğimizin iş yükünü olabildiğince sadeleştirelim.
Yaka kartıymış, ödülmüş, pekiştireçmiş, resmi bayramlarda şaşalı gösterilermiş hiç uğraşmayalım. Üç beş şiir yeter öğretmene bu gözle bakanlara.
Suç biz öğretmenlerde. İyi niyetle ne yaptıysak üzerimize vazife olarak kaldı. Okulu temizle, boya, soba yak...
Diğer meslekler iş yerinde ellerini cebinden bile çıkarmıyor.
Hepsi de bizden değerli.
Cok haklisiniz hocam, ozellikle bu kaynak kitap konusunda o kadar arada kaliyoruz ki. Cocuklar icin alınsın istiyoruz, velilere pahali diye kitapciyla pazarlik yapiyoruz, idareciler sorusturma ile tehdit ediyor. Bir de üstüne bazen veli cimer e sikayet ediyor. Neden yapiyoruz bunu
Tahtaya yaz , çocuk bakarak yazsin, herkes mutlu