KAZLAR VE KAZ KAFALILAR
- Güz mevsiminde, yaban kazlarının güneye doğru hep V şeklinde uçtuklarını görmüşsünüz ve bunun nedenini merak etmişsinizdir. Araştırmacıların söylediklerine göre, bu V şeklinde uçuşun sırrı şuymuş: Her kuş kanatlarını çırptığında hemen arkasından gelen kuşun uçmasına yardımcı olacak bir hava dalgası üretiyormuş. Böylece, her kuş önünde kanat çırpan arkadaşının sayesinde daha az yorularak daha fazla mesafe kat edebiliyormuş. Araştırmacılara göre, V şeklinde uçan kuş sürüsü, her bir kuşun tek başına uçmasına kıyasla en az yüzde 71 daha fazla mesafe kat edebiliyorlarmış.
İnsanlarda da böyle değil mi? Aynı hedefe doğru yürüyen ve birliktelik duygusuna sahip insanlar, omuz omuza verdiklerinde amaçlarına çok daha rahat ve çabuk ulaşabiliyorlar.
- Ama kazların etkisi burada bitmiyor. Bir kaz V şeklinde uçuş grubundan ayrıldığında, bu şeklin sağladığı rahatlıktan anında mahrum kalıyor ve yalnız başına uçmanın çok daha zor olduğunu hissederek hemen sürüye katılıyormuş.
Eğer kazlar kadar aklımız varsa, bizimle aynı hedefe ulaşmaya çalışan insanlarla birlikte gayret göstermemiz gerekmez mi?
- Sürünün en önünde uçan reis kaz yorulduğunda, kanatlarını tersine çırpar ve başka bir kaz onun yerini alırmış.
Zor işlerde el ele verenlerin de tıpkı kazlar gibi nöbetleşe çalışmaları mantıklı değil mi?
- Arkadaki kazlar, zaman zaman öndekilere doğru ötüp hızlarını ayarlamaları uyarısında bulunurmuş.
- Ve nihayet, bir kaz hasta düşüp ya da avcıların kurşunuyla yaralanıp gruptan ayrıldığında, başka iki kaz yardım ve koruma eli uzatmak için o kazla birlikte gelirmiş. Hasta kaz iyileşinceye ya da ölünceye dek onun yanında kalır, ancak ondan sonra yollarına devam ederlermiş. Ya başka bir kaz grubuna katılır ya da kendi arkadaşlarına yetişirlermiş.
Yaban kazlarının bu yardımlaşmasını ve dayanışmasını gördükten sonra, yüksek hedeflere ulaşma yolunda bencilliğe ve sevgisizliğe düşüp, arkadaşlarıyla yardımlaşmayanlara, “kaz kafalı” tabiri bile çok sayılmaz mı? Ne dersiniz?
alıntı
