Kılık Kıyafet Yönetmeliği Değişti...

Köyde tek öğretmenim.2-3 haftada bir traş olurum.Atandığım günden bu yana takım elbise giydiğim gün sayısı ya 1 ya 2'dir.Resmi kıyafete karşı olduğumdan değil.Sadece durumumun avantajlarını kullanıyorum.Dini siyasi sembol olmadığı sürece gerisi hikaye.

Bakış açınızı çok sıkıntılı buluyorum.Kendiniz için istediğiniz ve uyguladığınız bir özgürlüğü,tercihi başkası için reddetmeniz bakış açınızın boyutlarını gözler önüne seriyor.İnanmamak ta bir  bir tercih ve özgürlük alanı olduğu gibi inançta bir özgürlük ve tercih alanıdır.Kimse her hangi birine neden örtünmüyorsun,neden örtünüyorsun veya neden şu kıyafeti giymiyorsun yada giyiyorsun deme hakkına ve haddine sahip olmadığı gibi sadece şunu giyebilirsin gibi bir hakka ve hadde de sahip değildir.

Giyinme de bireysel bir tercih meselesidir.İnsanların giyimelerine karışmak onlara istekleri dışında tercihler sunmak,dayatmalarda bulunmak diktatörlerin yönettiği üçüncü dünya ülkelerinde ve demokrasi geçmişinde aşağılık cunta,darbe tecrübesi olan ülkemizde var maalesef..

İnsanları kılık kıyafetlerinden,düşüncelerinden dolayı şu veya bu diye kategorize etmekte bu kültürün eğitim felsefesiyle yetişen bireylerde doğal olarak ortaya çıkıyor.Terör,suçlar vb. sorunlar özgürlüklerin yaygınlaşmasından değil,kısıtlanmasından kaynaklanıyor.O yüzden evrensel hukuk normları,demokrasinin değerleri ve insaniyet duygusuna sahip olan herkes yasakların,dayatmaların,kısıtlamaların değil özgürlüklerin taraftarı olmalıdır.

Bakış açınızı çok sıkıntılı buluyorum.Kendiniz için istediğiniz ve uyguladığınız bir özgürlüğü,tercihi başkası için reddetmeniz bakış açınızın boyutlarını gözler önüne seriyor.İnanmamak ta bir  bir tercih ve özgürlük alanı olduğu gibi inançta bir özgürlük ve tercih alanıdır.Kimse her hangi birine neden örtünmüyorsun,neden örtünüyorsun veya neden şu kıyafeti giymiyorsun yada giyiyorsun deme hakkına ve haddine sahip olmadığı gibi sadece şunu giyebilirsin gibi bir hakka ve hadde de sahip değildir.

Giyinme de bireysel bir tercih meselesidir.İnsanların giyimelerine karışmak onlara istekleri dışında tercihler sunmak,dayatmalarda bulunmak diktatörlerin yönettiği üçüncü dünya ülkelerinde ve demokrasi geçmişinde aşağılık cunta,darbe tecrübesi olan ülkemizde var maalesef..

İnsanları kılık kıyafetlerinden,düşüncelerinden dolayı şu veya bu diye kategorize etmekte bu kültürün eğitim felsefesiyle yetişen bireylerde doğal olarak ortaya çıkıyor.Terör,suçlar vb. sorunlar özgürlüklerin yaygınlaşmasından değil,kısıtlanmasından kaynaklanıyor.O yüzden evrensel hukuk normları,demokrasinin değerleri ve insaniyet duygusuna sahip olan herkes yasakların,dayatmaların,kısıtlamaların değil özgürlüklerin taraftarı olmalıdır.

Öğretmenim yazınızın altına aynen imzamı atıyorum. Bu yoruma karşı daha ne denir ki? Gerçekten çok güzel özetlemişsiniz.

Bakış açınızı çok sıkıntılı buluyorum.Kendiniz için istediğiniz ve uyguladığınız bir özgürlüğü,tercihi başkası için reddetmeniz bakış açınızın boyutlarını gözler önüne seriyor.İnanmamak ta bir  bir tercih ve özgürlük alanı olduğu gibi inançta bir özgürlük ve tercih alanıdır.Kimse her hangi birine neden örtünmüyorsun,neden örtünüyorsun veya neden şu kıyafeti giymiyorsun yada giyiyorsun deme hakkına ve haddine sahip olmadığı gibi sadece şunu giyebilirsin gibi bir hakka ve hadde de sahip değildir.

Giyinme de bireysel bir tercih meselesidir.İnsanların giyimelerine karışmak onlara istekleri dışında tercihler sunmak,dayatmalarda bulunmak diktatörlerin yönettiği üçüncü dünya ülkelerinde ve demokrasi geçmişinde aşağılık cunta,darbe tecrübesi olan ülkemizde var maalesef..

İnsanları kılık kıyafetlerinden,düşüncelerinden dolayı şu veya bu diye kategorize etmekte bu kültürün eğitim felsefesiyle yetişen bireylerde doğal olarak ortaya çıkıyor.Terör,suçlar vb. sorunlar özgürlüklerin yaygınlaşmasından değil,kısıtlanmasından kaynaklanıyor.O yüzden evrensel hukuk normları,demokrasinin değerleri ve insaniyet duygusuna sahip olan herkes yasakların,dayatmaların,kısıtlamaların değil özgürlüklerin taraftarı olmalıdır.

Hocam söylediklerinize katılıyorum. Biz toplum olarak sembolik korkularla yetiştirildik. günümüz ise bu korku imparatorluklarının şekil değiştirmiş milenyum kılıfı geçirilmiş biçimini yaşıyoruz. Dini sembolün dahi ne demek olduğunu bilmeden sakalı başörtüsünü vs basit sembollerden sayma gayretindeyiz. ve en kötüsü ise kendi sahte özgürlüklerimizin bazı anlayışlar çerçevesinde kısıtlanacağından korkuyoruz. Oysa herkes minimum özgürlükten ziyade hakların özgür olması üzerine çaba gösterirse bencillikten uzaklaşıp evrenselleşen bir değere sahip olacaktır.

tebrik ederim, çok doğru yerlere temas eden cümleler, harfiyen katılıyorumm

Bir Allah'ın kulu da çıkıp dese ki öğretmenler de spor ayakkabı,eşofman,vb inancına uygun kıyafetle okula gelsin. Ama herkes popilist  yaklaşım  peşinde olunca böyle oluyor.Veli ve öğrenciye şirin görünmeye çalışanlar öğretmeni de insan yerine koysa keşke.Öğretmen boş oturup maaş alan kimse gözüyle görülmek yerine emekçi olarak görülse...Öğretmenin çalışma saatini diğer çalışanlarla kıyaslayıp eza cefa etmekten vazgeçilse...

Bakış açınızı çok sıkıntılı buluyorum.Kendiniz için istediğiniz ve uyguladığınız bir özgürlüğü,tercihi başkası için reddetmeniz bakış açınızın boyutlarını gözler önüne seriyor.İnanmamak ta bir  bir tercih ve özgürlük alanı olduğu gibi inançta bir özgürlük ve tercih alanıdır.Kimse her hangi birine neden örtünmüyorsun,neden örtünüyorsun veya neden şu kıyafeti giymiyorsun yada giyiyorsun deme hakkına ve haddine sahip olmadığı gibi sadece şunu giyebilirsin gibi bir hakka ve hadde de sahip değildir.

Giyinme de bireysel bir tercih meselesidir.İnsanların giyimelerine karışmak onlara istekleri dışında tercihler sunmak,dayatmalarda bulunmak diktatörlerin yönettiği üçüncü dünya ülkelerinde ve demokrasi geçmişinde aşağılık cunta,darbe tecrübesi olan ülkemizde var maalesef..

İnsanları kılık kıyafetlerinden,düşüncelerinden dolayı şu veya bu diye kategorize etmekte bu kültürün eğitim felsefesiyle yetişen bireylerde doğal olarak ortaya çıkıyor.Terör,suçlar vb. sorunlar özgürlüklerin yaygınlaşmasından değil,kısıtlanmasından kaynaklanıyor.O yüzden evrensel hukuk normları,demokrasinin değerleri ve insaniyet duygusuna sahip olan herkes yasakların,dayatmaların,kısıtlamaların değil özgürlüklerin taraftarı olmalıdır.

Öğretmenim ne güzel anlatmışsınız.ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM.Hem özgürkük diye çığlık atanlar başkalarının özgürlüğüne neden engel olmak isterler anlamıyorum ben.Bunlarla uğraşarak vakit kaybetmek yerine ülkemizin ciddi sorunlarıyla ilgilenseler ya.İnşallah herkes birgün doğruyu bulacaktır.