Bu da duygusal öğrenci cevabı.
Emirhan, sınıfımın en yaramazlarından biri. Bu aralar ödevlerini yapmadığı ve hikayesini okumadığı için teneffüse çıkmama cezası verdiğimden aramız da limoni. Ne zaman göz göze gelsek çatık kaşlarıyla karşılaşıyorum.
Cuma günü de sınıfımıza yeni öğretmen masası geldi. Ben de bilgisayarın ve projeksiyonun bağlantılarını yapmaya çalışıyorum. Kalorifer peteğiyle masanın arasında kablolarla çırpınırken çocukların "Öğretmenim!", "Öğretmenim!" seslerini duyuyorum ama bir dakika çocuklar, deyip işime devam ediyorum.
Çocukların ısrarıyla olduğum yerden kafamı kaldırıp arkaya doğru baktım. Bir de ne göreyim, Emirhan sınıf fırçasının tahtasını almış, başımda bekliyo. Ben yerdeyim, Emirhan tepemde.
-Napıyosun Emirhan?
-Korkmayın öğretmenim, ben sizi kurtarıcam.
Gülümsedim. Elindeki koca sopaya baktım.
-Valla Emirhan, ben şu an en çok senden korkuyorum, dedim.
Sınıf koptu zaten. Ama Emirhan inanılmaz ciddi. Zaten çok ciddi bir çocuktur.
-Yok öğretmenim, ben sizin hayatınızı kurtarıcam, elektrik var ya, dedi.
Dayanamadım, yerden kalktım. Elindeki sopaya dikkat ederek, kocaman sarıldım.
Sonraki dersin teneffüsünde de bu kadar yeter deyip, cezayı kaldırdım.