ARKADAŞLAR ÖZÜR dilerim.
Acil işim ve uykum vardı. Hızlıca mesaj yazdım hatta işimi bitiremedim. Şimdi yine işe bakacakken mesaj gelmiş. İnşallah mesajdan sonra işi de bitiririm
Acele ve dalgınlıktan sanırım kendimi ifade edemedim.
Bir de kendi yaşadıklarımı yazmam uygun olmayacağı için ifade değiştirmeye çalışmış olabilirim.
Kısacası şunu demek istiyordum:
- Seminer alan herkese görev çıkmayabilir.
- Görev parasına değecek iş değil. Bence bir vatan görevi.
- İlgilenebilecekler, kuyumcu titizliğinde kitapları inceleyebilecekler görev alsa keşke...
- Hem görev alıp hem para alıp hem de bu kadar nasıl inceleyelim diyen, ben o hatayı gördüm ama yazmadım diyen meslektaşlarımdan, koca kitapta 6 hata ile gelen arkadaşlarımdan çtürü utandım. Lütfen yapmayınız.
- Yayınevleri aynı hataları düzeltmeden kitabı yeniden gönderebiliyor. O kadar pişkin olabilirler, dikkatli inceleyelim.
- 1 ay kadar inceleme süresi veriliyor. İnternetten inceleyip internete sisteme not alıyorsunuz. Sayfa sayfa zaman zaman işlenebiliyor.
- Başkan dahil kim hangi panele girecek kimse bilmiyor. Bu güzel. Devlet millet açısından...
- Ankaraya gittiğinizde izinli sayılıyorsunuz.
- Yol parası ve masraf sizden. Öğle yemeği oradan.
- Tecrübeye değer, vefaya değer, para için uğraşılmaz. (Somut değerlendirmedir, parasına emek vermek isteyen de olabilir, o bakımdan)
- Akşam erken saate dönüş bileti alanlar oluyordu. Biletimiz var diyorlardı. Arkadaşlar o iş o gün bitecek. Erken de bitebilir geç de ... O gün bitmek zorunda. Bitinceye kadar toplantı devam dediler. Saat sınırı yok. (Diye biliyorum)
-Puanlamada çok da cömert olmamalı. Çünkü az bir tolerans bile kitabı geçiriyor. Devletimizin az daha katılaştırması gerek. Çok esnek bence. Biz bir keresinde hatalarına rağmen kitabı zor bıraktık az daha geçecekti. Bilimsel hatalar olmasına rağmen. Yayınevinin pişkinlikle tekrar düzeltmeden göndermiş olmasına rağmen.