Mesleğe Başladıktan Sonra Öğrenip Ustalaştığınız Zanaat Dalları !!!

Okul kantini sayesinde ticareti öğrendim. Emekli olunca ne yaparım diye bir derdim yok artık.

Soba yakma ve lastik çizme ile kaymadan dağdan inme.

 öğretmenlik bana kendimi öğretti.
Dağ köylerinde odun kırmayı .yibolarda öğrenci yıkamayı ,saç temizlemeyi ,dikiş dikmeyi ,Merkezde velilerle savaşmayı .zümrelerle başa çıkmayı.ali cengiz oyunlarını.Karlı köy yollarında yürürken kaymamak için ayakkabının üzerine çorap giymeyi .....Son zamanlarda da yatağından kalkıp birden bire sendika deiştirenlerle  başa çıkmayı pardon başa çıkamamayı.....

Okul panolarının montajı ve fayansçılık en son öğrendiklerimden

iyi bir tiyatrocu olurdum herhalde

Tiyatrocu oldum

Soba yakmayı öğrencilerimden öğrendim.

Word ve excell de usta oldum

Ben soba yakmayı kaşlarının Üçte birini, saçlarımında Önünü yaktıktan sonra öğrendim

foseptik çukurunun içine girip,dirseğinize kadar naylonla kaplayıp pislikleri temizlemek

O kadar çok alanda ustalaşıyor ki insan,  saymakla bitmez herhalde.  Sipsivri sarkıtları yangın köşesinde bulunan kanca ile yere düşürmek büyük ustalık mesela. Yapmayanlar basit sanmasınlar lütfen. Kapanan bahçeyi kürekle açmak, tıkanan soba borularını temizlemek,....
arkadaşlarım biti sirkeyi bilmiyorlardı.farenin gezdiği yerlerde bıraktığı pislikleri suda eriyen ilaç sanan arkadaşlarım oldu. Farede yakaladık, bitte tespit ettik. Neyseki ben biliyordum hepsini.
Fare yakalayışımız ustaca olmasa da sürdüğümüz yapıştırıcıya kendimiz yapışsakta 4.gunun sabahında başarmıştık. Birde fareye üzülmeseydik iyiydi, duygusallığın fazlası zarar 
Soba yakmak..... yakılamayan sobanın verdiği zararı pencereleri açarak ödemek, benzini çok döküp sobayı patlatmak..... şarteli metalle kaldırmaya çalışan arkadaşı son anda yakalayıp kurşun kalem tutuşturmak eline... eğitim zaiyatı olmaktan kıl payı kurtulduğumuz anlar... bunlardan kurtulmakta başarıdır ustalaşmaktır sonuçta

hocam yalnız kurşun kalem tahta ama içindeki kömür elektriği çok iyi iletir:) isterseniz çakmak manyetörü ile kalemin bir ucundan elektrik verip diğer ucuna elinizi tutun elektriği ilettiğini göreceksiniz. biz küçükken gece basmalı kalem uçlarını minik parçalara ayırır birer milim arayla şekiller çizerdik 100 küsür uç olurdu en uca elimizi tutar manyetöre basar ve mini çıngı şöleni yaşardık çocukluk işte müdür yetkiliyken kapı cam su borusu foseptik çatı baca elektrik tamiratı çok yaptım. üstelik bacamın kargalar tarafından kapatılmaması için kargalarla hergün savaş yaptım. fareye gelince dağ başında beni terketmeyen tek canlıydı. anasını öldürsen kardeşi kardeşini yakalasan kuzeni kaynı torunu derken 2 sene evden atamadım

sonuç mu  hemen söyleyim. fareler lojmanda kalmaya devam etti benim tayinim çıktı.

İnsanlar ile uğraşma, sineye çekme,falan filan inter milan

Bir de siz köyün "Her şeyi bilen adamı" olarak görülüyorsunuz. Uzmanı olmasanız da teklif edilen ve bilmediğinizde yadırganan durumlar vardı. Bunlardan bazıları ;

Hocam Cuma namazlarını siz kıldırsanız ,

Hocam traktörle çift sürebilir misiniz? (Köye alınan ilk traktör ama doğru dürüst kullanabilen yok)

Hocam şu uydu antenini bi ayarlasak.

Hocam sizde cep telefonu vardır, İstanbul'u bi arasak

vs. Çalıştığım köy abartısız söylüyorum medeniyetin 30-40 yıl gerisinden geliyordu. Okuluma yakın şırıl şırıl akan bir su vardı ve kesildi. Elimde kazma kürek 1 hafta gidip geldim suyu onarmaya. Kış kıyamet suyun kaynağından köye kadar onlarca yeri kazarak tıkanan yeri bulup açtım. Tek artısı bol oksijeniydi ama hakketen zor yıllardı.

birleştirilmiş sınıf okyuyorsanız yalnzlığa alışmayı da öğreniyorsuuz