Meteoroloji'den Kötü Haber

Çevrimdışı zelihagok

  • Uzman Üye
  • *****
  • 394
  • 13
  • 394
  • 13
15 Ağu 2007 14:36:32
Sonbahardaki yağışların, iç ve batı kesimlerde yaşanan ''hidrolojik kuraklığı'' ortadan kaldırma olasılığının düşük olduğu bildirildi.Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü, Ağustos-Eylül-Ekim aylarını kapsayan meteorolojik tahminler raporu hazırladı.

Rapora göre, ağustos ayında güney ve iç kesimlerin Basra alçak basıncının etkisinde kalacak olması nedeniyle sıcak ve kurak dönem
etkisini sürdürecek. Sıcaklık değerlerinin, ortalamaların 2-4 derece üzerinde seyredeceği ağustos ayında kuzey kesimlerde görülecek kısa süreli yağış geçişlerinin dışında önemli derecede yağış beklenmiyor.

Eylül-ekim aylarında ise yurdun kuzey ve iç kesimlerinde görülecek alçak basınç sistemleri ve cephesel geçişlere bağlı olarak özellikle kuzey ve iç kesimlerde mevsime uygun yağışların görüleceği tahmin ediliyor. Bu zaman periyodunda sıcaklık değerlerinin mevsim normallerinin 1-2 derece üzerinde seyretmesi bekleniyor.

Raporda, şu görüşlere yer verildi:''2007 Şubat-Mart döneminde yağış azlığına bağlı gelişen meteorolojik
kuraklığı, ilkbahar yağışlarının yetersizliği, oldukça kurak ve sıcak yaz şartları besledi. Bunun sonucunda başta Marmara, Ege ve İç Anadolu bölgeleri olmak üzere ülkemizin iç ve batı kesimlerinin 'hidrolojik kuraklık' aşamasına geldiği göz önüne alındığında mevsimsel şartlara bağlı görülebilecek sonbahar yağışlarının ülkemizin iç ve batı kesimlerinde yaşanan hidrolojik kuraklığı önümüzdeki 4-5 aylık süreçte ortadan kaldırması olasılığı düşüktür.''

Raporda, ''Yağış azlığı olarak tanımlanan 'Meteorolojik Kuraklık' yağışların artış göstereceği dönemlere bağlı olarak ortadan kalksa dahi baraj, göl, nehir havzalarındaki hidrolojik kuraklığın ortadan kalkması için daha uzun süreli yağışlı dönemlere ihtiyaç vardır'' denildi.

YAĞIŞ AZLIĞI

Raporda, Ekim 2006-Temmuz 2007 periyodunda alınan yağışlarla ilgili değerlendirmeye de yer verildi.

Türkiye genelinde yağışların toplam miktarında yüzde 16.8 azalma görüldüğü vurgulanan raporda, Ege bölgesinde yüzde 44, Marmara
bölgesinde yüzde 33, İç Anadolu bölgesinde yüzde 22 azalma olduğu kaydedildi.

Kentsel bazda ise aynı dönemde İzmir ve İstanbul yüzde 49, Ankara ise yüzde 35 oranında daha az yağış aldı.

Raporda, Türkiye'nin coğrafi konum itibariyle yarı-kurak iklim kuşağında olduğu ve topografyası gereği düzensiz yağış rejimine sahip olduğu anımsatılarak, ''Sürekli kuraklık riskine maruz kalan bir ülke özelliği göz önüne alınarak su tasarrufunun azami ölçüde sürdürülmesi, sektörel planlamaların mevcut analiz ve öngörüler doğrultusunda yapılması yararlı olacaktır'' denildi.

Çevrimdışı zelihagok

  • Uzman Üye
  • *****
  • 394
  • 13
  • 394
  • 13
# 15 Ağu 2007 14:38:33
artık geç sayılır aslında ama lütfen su konusunda çok dikkatli olalım ve olmayanlarıda elimizden geldiğince uyaralım...sonumuz hiç iyi değil bu gidişle :(

Çevrimdışı dehliz

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 7.715
  • 29.501
  • Müdür Yardımcısı
  • 7.715
  • 29.501
  • Müdür Yardımcısı
# 15 Ağu 2007 14:56:12
Su konusunu artık çok dikkatli irdelememiz gerekiyor.Yoksa sonumuz felakete doğru gidiyor.

Çevrimdışı nazende77

  • Uzman Üye
  • *****
  • 258
  • 416
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 258
  • 416
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 16 Ağu 2007 18:01:03
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün 31 Temmuz 2007 tarihli 2007 Kuraklık Değerlendirmesi raporu, Türkiye için iç karartıcı bir tablo çizdi:
* Ağustos ve eylülde ortalamalar civarında yağış alınabilse dahi yıllık yağış ortalamalarının altında kalınacak. Aslında bu durum Türkiye'de ilk defa olmuyor. 1973-74, 1988-89, 1993-94 ve 2001-02 tarım yıllarında da (ağustos-eylül) ortalamaların çok altında yağış görüldü. 1973, 1989, 1994 ve 2001 yağışları 2007'den bile azdı.
* Bu tarım yılında yağışlar normallere ve geçen yıla göre ciddi oranlarda azaldı. Azalma en çok Ege'de (yüzde 43) gerçekleşti.
* Batı ve iç kesimlerde kuraklığın şiddeti arttı. 2006 kasım ve aralık aylarını da kapsayan dokuz aylık periyotta 33 merkez çok şiddetli kuraklık yaşadı. Su kesintilerinin başladığı Ankara da bu merkezlerden. Ankara'ya içme suyu sağlayan barajların bulunduğu Kızılcahamam'da altı, dokuz ve 24 aylık periyotlarda çok şiddetli, 12 aylık periyotta ise şiddetli kuraklık oldu. Ankara'da 1956, 1977, 1978, 1994 ve 2003'te de çok şiddetli kuraklık yaşandı.
* İstanbul'da altı, dokuz ve 12 aylık periyotlarda çok şiddetli, 24 aylık periyotta orta derecede kuraklık oluştu. Yağışlar bu şekilde yetersiz devam ederse yer altı su kaynakları için de sıkıntı meydana gelebilecek. İstanbul'da 1957, 1961, 1989, 1990 ve 2001'de de çok şiddetli kuraklık olmuştu.
* Bu yıl özellikle kış mevsiminde kar yağışı olmaması nedeniyle su kaynakları yeterince beslenemedi, yüksek sıcaklıklara bağlı olarak aşırı buharlaşmanın yol açtığı su kaybı kuraklığın şiddetini ve etkilerini artırdı. Özellikle Ankara, Çankırı, İstanbul, Balıkesir, İzmir, Manisa, Muğla civarlarında kuraklık ciddi boyutlara ulaştı.
* 2007 yılında kuraklık sadece Türkiye'de değil Orta Akdeniz havzasında yer alan birçok Avrupa ülkesinde de etkili oldu. İtalya, Yunanistan, Macaristan, Romanya, Bulgaristan ve Türkiye'de sıcaklık değerleri normallerinin 8-10 derece üzerinde gerçekleşti, hatta Türkiye'nin batı bölgelerinde sıcaklık rekorları kırıldı.
* Dünyada önceki yıllarda da az yağış, sıcaklık artışı gibi koşullar yaşanmıştı. Ancak 2007 yılının özelliği, kar yağışında azalma, ilkbahar yağışlarının yetersiz oluşu ile sıcak ve kurak yaz şartları faktörlerinin tamamının aynı yıl içerisinde ve birbirini takip eden süreçlerde ortaya çıkmış olması.
* Bu yıla özgü iklimsel farklılıklar doğrudan küresel ısınmayla ilişkilendirilmese dahi uzun süreçte sıcak-kurak/aşırı yağışlı ve nemli dönemler bekleniyor.
* Türkiye, nasıl deprem riskiyle yaşamasını öğrenmek durumundaysa kuraklık riskiyle de yaşamasını öğrenmeli. Mevsimsel şartlara bağlı görülebilecek sonbahar yağışlarının iç ve batı kesimlerde yaşanan kuraklığı önümüzdeki dört-beş aylık süreçte ortadan kaldırması olasılığı düşük. Mevsimsel yağışların normaller civarında gerçekleşmesi kuraklık konusunda pozitif etki yaratsa bile olumlu etkilerinin görülmesi için daha uzun bir süreye ihtiyaç var.
* Ağustos, eylül ve ekimi kapsayan üç aylık hava tahmin raporuna göre, ağustosta güney ve iç kesimleri Basra alçak basıncının etkisinde kalacak. Bu nedenle sıcak ve kurak dönem etkisini sürdürecek. Sıcaklık değerleri genelde ortalamaların 2-4 derece üzerinde seyredecek. Kuzey kesimler de görülecek kısa süreli yağış geçişlerinin dışında önemli derecede yağış beklenmiyor.
* Eylül, ekim aylarında ise yurdun kuzey ve iç kesimlerde görülecek alçak basınç sistemleri ve cephesel geçişlere bağlı olarak
özellikle kuzey ve iç kesimlerde mevsime uygun yağışlar görülebilecek. Sıcaklık normallerin bir-iki derece üzerinde seyredecek.
* Sıcaklık değerleri ağustos ayı süresince kuzey kesimlerde 32-34, iç kesimlerde 34-37, güney kesimlerde ise 38-40 derecelerde seyredecek. Eylül-ekim döneminde ise kuzey kesimlerde nispeten serinleme görülse de sıcaklık değerleri ortalamaların bir-iki derece üzerinde seyredecek.

Çevrimdışı nazende77

  • Uzman Üye
  • *****
  • 258
  • 416
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 258
  • 416
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 16 Ağu 2007 18:08:02
Kızılırmak dere oldu
 

Susuzluk çeken Ankara'nın umudu Kızılırmak kuraklıktan mustarip. Sivas Kızıldağ'dan doğup Samsun Bafra'dan denize dökülen "Türkiye'nin en uzun ırmağı", pek çok bölgesinde ırmaktan çok dereyi andırıyor. 1.150 kilometre uzunluğundaki ırmağın Sivas Oğlakpınarı Gözlem İstasyonunda ölçülen debisi 10 metreküp/saniyeye düştü. 2000 yılından beri debisi sürekli düşen nehrin yıllık ortalama debisi 180 metreküp/saniyeydi.
 
 

Çevrimdışı zelihagok

  • Uzman Üye
  • *****
  • 394
  • 13
  • 394
  • 13
# 16 Ağu 2007 19:13:33
Ankara'nın susuzluk sorunu gerçekten çok kötü.Halam Ankarad'da ve durumun ne denli vahim olduğunu tv den izliyoruz.Fakat Melih Gökçek halk show yapıyor demiş nasıl kızdım anlatamam ya ne showu  bu adam görmüyor galiba halkın rezaletini.Kendinin sorunu yok tabi bir hafat kalsın bakalım o halkın evinde ne yapıcak

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK