İşte böyle yukarıdan inme herşeye eyvallah diyenler için biz hakkımızı hukukumuzu bilmiyoruz.
Zorunluymuşmuş... Nerede yazıyor kardeşim bu sınavda zorunlu görev alacaksın diye. Milli eğitim bana keyfi yaptırım uygulayamaz ki? Kaldı ki bana görev çıkardın tebliğ ettin mi? Zorunlu görev diyorsun benim haberim yok. Ya da tebliğ ettin ben tebellüğ etmedim. bana hangi dayanağa dayanarak dava açacak, soruşturma açtıracak, savunma yazdıracaksın. Sınav görevimi kabul ediyorum diye imza atmamışım, sene başında milli eğitimin yapacağı sınavlarda görev almak istemiyorum demişim. eee senin dayanağın hangisi?
Hakkını arayan öğretmen seviyesiz üslupsuz oluyor yüksek sesle söylerse sanırım. Saçmalığın dik alası işte bu baskıcı yaptırım.
Not: Okulumda "keyfi bir şekilde ben buna imza atmıyorum sınavı da kabul etmiyorum" diyen öğretmen arkadaştan görevi alındı. Hani şu zorunlu dediğiniz görev.
Tatil olayına girmeyin pek komik oluyor. Ben ilkokul öğretmeniyim. Sınav bizim öğrencilerimize bile yapılmıyor. Benim okulumu sen neden tatil ediyorsun ki? 8. senemi doldurdum meslekte ve sadece ayağa kalakamicak durumda oldugum için 3 gün rapor kullandım bu 8 senede.
Ben açık seçik amacımı söylerken altında birşeyler arayanlar en çok o açık kanalları kullananlar oluyor nedense.
Bu da benden size bir gönderme olsun. Üslubu düzgün öğretmenim.
bak ayrıntılı ayrıntılı yazıyorum:
'İşte böyle yukarıdan inme herşeye eyvallah diyenler için biz hakkımızı hukukumuzu bilmiyoruz.' gerçekten hiç birşey bilmiyorsun.
'Zorunluymuşmuş... Nerede yazıyor kardeşim bu sınavda zorunlu görev alacaksın diye. Milli eğitim bana keyfi yaptırım uygulayamaz ki?'
al bak burada yazıyor, zorunlu görev olduğu: İKY
Madde 64 (Değişik:RG-21/7/2012-28360)
Dersler ilkokullarda sınıf, ortaokul ve imam-hatip ortaokulunda alan öğretmenleri tarafından okutulur.
Öğretmenler, kendilerine verilen sınıfın veya şubenin derslerini, eğitim ve öğretim programında belirtilen esaslara göre plânlamak, okutmak, bunlarla ilgili uygulama ve deneyleri yapmak, ders dışında okulun eğitim ve öğretim ile yönetim işlerine etkin bir biçimde katılmak ve bu konularda kanun, yönetmelik ve emirlerde belirtilen görevleri yerine getirmekle yükümlüdürler.
'Kaldı ki bana görev çıkardın tebliğ ettin mi? Zorunlu görev diyorsun benim haberim yok. Ya da tebliğ ettin ben tebellüğ etmedim. bana hangi dayanağa dayanarak dava açacak, soruşturma açtıracak, savunma yazdıracaksın. Sınav görevimi kabul ediyorum diye imza atmamışım, sene başında milli eğitimin yapacağı sınavlarda görev almak istemiyorum demişim. eee senin dayanağın hangisi?'
bu cümlelere yalnızca el insaf diyorum. tebellüğ etmekten kaçınanlar için tutanak tutulur vs. vs. şöyle bir örnek vereyim: sen okulda nöbet tutuyor musun? sana nöbet gününü tebliğ ediyorlar mı? sen tebliğ belgesini yada duyuruyu imzalamayıp, nöbet görevini yerine getirmezsen, sana da soruşturma açsalar ne diyeceksin? 'ben imzalamadım ki' mi diyeceksin. bunda azıcık mantık var mı?
'Hakkını arayan öğretmen seviyesiz üslupsuz oluyor yüksek sesle söylerse sanırım. Saçmalığın dik alası işte bu baskıcı yaptırım.'
senin yanlış argümanlarla hak aramana seviyesiz uslüp diyen yok. önceki mesajında 'yalakalık' tan bahseden sensin. ben ondan bahsediyorum.
'Not: Okulumda "keyfi bir şekilde ben buna imza atmıyorum sınavı da kabul etmiyorum" diyen öğretmen arkadaştan görevi alındı. Hani şu zorunlu dediğiniz görev. '
o mantıkla: az önce bir araba kırmızı ışıkta geçti. hani şu geçmesi yasak olan. hatta trafik polisi gördü de bir şey demedi. o zaman kırmızı ışıkta durmak zorunlu değil. istisnalar kaide yi bozmaz. o, o ilçenin uygulaması. isterlerse görevi almaz o sınava da o öğretmeni sokarlardı.
'Tatil olayına girmeyin pek komik oluyor. Ben ilkokul öğretmeniyim. Sınav bizim öğrencilerimize bile yapılmıyor. Benim okulumu sen neden tatil ediyorsun ki? 8. senemi doldurdum meslekte ve sadece ayağa kalakamicak durumda oldugum için 3 gün rapor kullandım bu 8 senede.
Ben açık seçik amacımı söylerken altında birşeyler arayanlar en çok o açık kanalları kullananlar oluyor nedense.
Bu da benden size bir gönderme olsun. Üslubu düzgün öğretmenim.'
bu tutumun takdire şayan ama özetleyeyim: kendi okulundaki durumdan bir genelleme yaptım. isteğe bağlı olması halinde görev verebilecekleri öğretmen bulamayacaklarını yazdım.
sen mesajımı alıntı yaparak zorunlu bir sınav görevi veremeyeceklerini (bakınız yukarısı) hatta 'yalakalık' kelimesi kullanarak yazdın. vs. vs.
şimdi ilk cümlene dönüyorum: 'İşte böyle yukarıdan inme herşeye eyvallah diyenler için biz hakkımızı hukukumuzu bilmiyoruz'
Bilmemek ve bilmediğinin farkında olmağa cehl- basit denir, Bilmemek ve bilmediğinin farkında olmamağa Cehl-i mu'kab denir. bilmediği halde, kendini biliyor zannetme veya yanlış malumatını doğru kabul etme haline cehl-i mürekkep denir. bu benden size bir gönderme olsun eyvallah demeyen öğretmenim.