1.e posta msn den daha mı ciddi bir karar alma mekanizması.
2.siz duygularınızı sadece yazarak mı anlatabiliyorsunuz
3.yazdıklarınızı söylemekte zorlanıyormusunuz
4.yazarken neden kalem kağıt kullanmıyorsunuz. sevgiliye yazılan e postayı mektuptan daha mı kıymetli ve özenli buluyorsunuz.
5.e pota özel bir mecra ise sizin için peki e-kart hakkında ne düşünüyorsunuz, duygularınızı anlatmakta kullanırmısınız. mesela bayramlarda aile ziyareti yerine e-kart atmak sizce uygunmu ? evlilik yıldönümünde kullanılabilirmi ya da.??
tüm bu soruları o paragraf için yazdım umarım cevaplarsınız.
Not: bence cevap vermek için zaman kazanmaya çalışmışsınız. böyle bi soruyu cevaplarken e posta yerine gidip gözlerine bakarak söylemek için ertelemeniz gerekmezmiydi cevabınızı...??
...
geri kalan yazı için ise bi anımı anlatacağım.
"git kendini çok sevdirmeden" diye bir kitap vardı bilir misiniz. sanırım tuna kiremitci ' nin ilk kitabıydı yada ilk kitaplarındandı.
ne kadar cezbedici bir kitap ismi değil mi?. alıp okumaktan başka bişey gecmiyor aklınızdan görünce. slogan gibi.hemencecik edinip bitirmek istemiştim. sonra okuyup bitirince demiştimki eee ne alaka yani başlık nereee içerik nere... yani hayal kırıklığı. zira aklımda tek kalış sebebide bu hayal kırıklığı olmuş kitabın.
niyeyse o geldi aklıma.
selamlar olsun buradan tuna kiretmitçi ye.
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.
Konuya gösterdiğiniz ilgiye teşekkür ederim.
1) E-posta veya MSN'yi karar alma mekanizması olarak görmüyorum. Her ikisinin farklı özellikleri vardır.
Kişisel olarak anlık haberleşme sistemlerini kullanmaktan hoşlanmıyorum. İnternet iletişimi için e-posta yöntemini kullanmayı TERCİH EDİYORUM.
2) Sadece duyguları değil düşüncelerimi de yazarak anlatmayı TERCİH EDERİM. Gençlik yıllarımda konuşarak anlatma yöntemini de başarıyla kullanıyordum, artık konuşma yöntemini TERCİH ETMİYORUM.
3) Son on yıldır konuşmanın ne büyük bir
afet olduğunun bilincine vardım. Yazmanın etkili olduğu, konuşmanın etkili olduğu durumlar vardır. Çok gerekmedikçe konuşmayı TERCİH ETMİYORUM. Az konuştuğum için, konuşmakta zorluk çektiğimi söyleyebilirim.
4) 21. yüzyılda yazı yazmak için kağıt, kalem kullanmayı
İLKELLİK olarak değerlendirdiğim için kağıt, kalem kullanmayı TERCİH ETMİYORUM.
Hiç bir zaman sevgilim olmadığı için, sevgiliye yazılan e-posta mı, mektup mu kıymetlidir, özenlidir hususunu hiç düşünmemiştim.
Yazılanların maddi özellliklerinin bir kıymeti olacağı kanaatinde değilim. Hangi yöntemle yazılırsa yazılsın
anlam kıymetinin aynı olacağı düşüncesindeyim.
5) Uygun bir e-kart bulursam veya hazırlayabilirsem, duygu ve düşüncelerimi açıklamakta kullanmaktan çekinmem.
2kelime.com adresindeki web sitemde duygu ve düşünceleri anlatmak için görsel malzeme kullanmaktayım.
Bayramlarda ziyaretleşme imkanı bulamıyorum. Kutlama için e-kart yöntemini kullanmıyorum. TERCİH ETMESEMDE telefon ile kutlama yöntemini kullanıyorum.
Bekar olduğum için evlilik yıl dönümlerinin nasıl kutlanabileceği veya kutlanıp, kutlanmaması gerektiği konusunda bir düşüncem yok.
İnsanların gözlerinin içine bakarak, ruhunu görebilmek, ne düşündüğünü, ne hissettiğini anlamak tasavvufta bir mertebedir.Şahsımın bu mertebe ile yakından uzaktan alakası yoktur.
Uzun yıllar bilgisayarlarla uğraşan kişilerde mantık kullanma yeteneği gelişir, duygularla hareket etme yeteneği körleşir.
Bir bilgisayarcının insanların gözlerinin içine bakarak etkili olması çok zordur.
Kişiler kabiliyetleri çerçevesinde hareket ederler.
Örnek verdiğim olaydaki şahıs ile ayrı şehirlerde ikamet etmekteydik ve yüz yüze görüşmemiz hemen hemen imkansızdı.
İçinde bulunulan şartları bilmeden, bir yargıya vardığınız için hatalı saptamalarınız mevcut.
Cümlelerin, soruların kişilerde uyandırdığı duygu ve düşünceler çok farklıdır.
Sizin için anlam ifade etmeyen bir cümle, bir soru bir başkası için ufuk açıcı olabilmektedir.
"Bir kitap okudum, hayatım değişti." cümlesi bir çok kişi için abartılı bir cümledir.
Bazı durumlarda bırakın bir kitabı, bir cümle bile insan hayatında köklü değişikliklere sebep olabilmektedir."Git kendini çok sevdirmeden" cümlesi sizin için çok güzel çağrışımlar yaptırıyor olabilir, fakat sadece bu isme dayanarak bir kitabı okuyacağımı sanmıyorum.
Benzer şekilde, mesajlarımda yer alan açıklamalarda sizin için tatmin edici olmamış olabilir. Zaten bunun (benim için) bir önemi yoktur.
Amacım, kişilerin kendilerine bazı sorular sormasını ve kendi cevaplarını düşünmesini sağlamaktır.
Bu şekilde kişi kendisini tanımaya başlayacak, amacının ne olduğunu anlayacaktır.Umarım cevaplarım tatmin edici olmuştur.